Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2016/931 E. 2018/14968 K. 28.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/931
KARAR NO : 2018/14968
KARAR TARİHİ : 28.11.2018

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAHPU İPTALİ VE TESCİL -ALACAK

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil- alacak davası sonunda, yerel mahkemece davanın açılmamış sayılmasına ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi …’nün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

-KARAR-

Davacılar, mirasbırakan babaları …’in bankadan temin ettiği kredi ile davaya konu …, …., …. Köyü, 122 ada 21 parsel sayılı taşınmazı satın aldığı halde, muvazaalı olarak davalı ikinci eşi adına tescil ettirdiğini, davalının da bu taşınmazı daha sonra dava dışı…. isimli kişiye sattığını, son temlikin muvazaalı olup olmadığını bilmedikleri için tapu iptal ve tescil istemediklerini ileri sürüp taşınmazın gerçek değeri üzerinden miras paylarına karşılık olarak şimdilik 15.000.-TL’nin 16.12.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi istekli eldeki davayı açmışlar, son celse davacılar vekili; davayı ıslah ettiklerini, muris muvazaası sebebi ile tapu iptal ve tescile, mümkün olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini istediklerini bildirmiştir.
Davalı, davanın reddin savunmuştur.
… 2. Asliye Hukuk Mahkemesince davanın muris muvazaası sebebi ile tapu iptal ve tescil olarak ıslah edildiği, çekişme konusu taşınmazın …’da bulunduğu, taşınmazın aynına yönelik davada yetkili olmadığı gerekçesi ile mahkemenin görevsizliğine, HMK’nın 20. maddesindeki yasal şartlar yerine getirildiğinde dosyanın görevli ve yetkili … Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine ilişkin karar, Dairece “…”Somut olayda, mahkemece, kısa kararda; ”Mahkememizin görevsizliğine” şeklinde hüküm kurulduğu halde, gerekçeli kararda “Taşınmazın … ilçesinde bulunduğu, davanın gayrimenkulün aynına ilişkin olduğu, mahkememizin yetkili olmadığı, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinin yetkili olduğu anlaşıldığından mahkememizin yetkisizliğine” şeklinde gerekçe yazılarak yukarıda açıklanan ilke ve yasa hükümleri gözardı edilmek suretiyle tefhim olunan hükme aykırı gerekçeli karar yazılması doğru değildir…” gerekçesiyle bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde mahkemenin yetkisizliğine ilişkin kararın 10.02.2015 tarihinde kesinleştiği, süresinde gönderme talebinde bulunulmadığı gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Bilindiği üzere, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 20. maddesi hükmü gereğince; taraflardan birinin yetkisizlik kararının kesinleştiği tarihten itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkemeye başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerekir. Hemen belirtmek gerekir ki; bu süre hak düşürücü nitelikte olup mahkemece re’sen gözetilir.
Somut olayda, … 2. Asliye Hukuk Hukuk Mahkemesince verilen yetkisizlik kararının 10.02.2015 tarihinde kesinleştiği, 06.01.2015 havale tarihli dilekçe ile davacılar vekilinin dosyanın … Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesini talep ettiği anlaşılmaktadır.
Hal böyle olunca, davacıların HMK 20. maddesi kapsamında müracaatının bulunduğu, talebin kararın kesinleşmesinden önce olmasının önem arz etmediği gözetilerek işin esasının incelenmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir.
Davacıların temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK’un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 28/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.