YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/4434
KARAR NO : 2019/589
KARAR TARİHİ : 04.02.2019
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi …’un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve miras payı oranında tescil isteğine ilişkindir.
Davacılar, mirasbırakan babaları …’ün maliki olduğu 2536,1168,1459 ve 1460 parsel sayılı taşınmazlarını davalı oğlu …’e satış suretiyle temlik ettiğini, temliklerin mirasçılardan mal kaçırmak amaçlı, bedelsiz ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.
Davalı, dava konusu taşınmazları bedeli karşılığı satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, temliklerin muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden, 1931 doğumlu mirasbırakan …’ün 22.08.2008 tarihinde ölümü ile davacı kızları …. ile davalı oğlu…’nin mirasçı olarak kaldıkları, mirasbırakanın dava konusu 2536 parsel sayılı taşınmazının tamamı ile 1460,1459,1168 parsel sayılı taşınmazlardaki 41/72’şer payını 20.09.1996 tarihinde davalı …’ye satış suretiyle devrettiği anlaşılmaktadır.
Davalının tanıklarını süresinde bildirmediği gibi duruşmada da hazır etmediği, toplanan delillere göre anılan temliklerin muvazaalı olduğu saptanarak yazılı olduğu şekilde davanın kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalının bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine.
Davalının öteki temyiz itirazlarına gelince;
Dava konusu 1460,1459 ve 1168 parsel sayılı taşınmazlardaki 41/72 ‘şer payın mirasbırakan tarafından temlik edildiği halde, tümü yönünden iptal tescil hükmü kurulması doğru olmadığı gibi, dava konusu taşınmazların 2014 yılında 3402 sayılı Yasa’nın 22/a maddesi uyarınca yapılan yenileme çalışmaları ile 2536 sayılı parselin 311 ada 1 parsel, 1168 sayılı parselin 343 ada 11 parsel, 1459 sayılı parselin 262 ada 5 parsel,1460 sayılı parselin 362 ada 6 sayılı parsel olduğu, 2536,1168,1459,1460 sayılı parsellerin kayıtlarının kapatıldığı anlaşılmaktadır.Bu durumda yeni oluşan parsel numaraları üzerinden hüküm kurulması gerektiği halde, yenileme çalışması ile kaydı kapatılan parseller üzerinden hüküm kurulması da isabetli olmamıştır.
Öte yandan, harç kamu düzeni ile ilgili olup temyiz edenin sıfatına bakılmaksızın re’sen gözetilmesi gereken hususlardandır. Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı pay oranında açılan davalarda dava değerinin, temlik edilen taşınmazda davacıların miras paylarına karşılık gelen değer olduğu gözetilerek, bu değer üzerinden harç ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmektedir.
Somut olayda, çekişme konusu taşınmazların dava tarihi itibariyle ve davalıya temlik edilen pay oranları gözetilerek davacıların miras paylarının üzerinden nisbi karar ve ilâm harcına hükmedilmesi gerekirken, dava konusu taşınmazların keşif tarihi itibari ile belirlenen ve taşınmazların tamamının değeri üzerinden nisbi karar ve ilâm harcına hükmedilmesi doğru olmamıştır.
Ayrıca davacılar tarafından, başlangıçta 12.000,00 TL olarak gösterilen dava değeri üzerinden nisbi peşin harç yatırıldığına ve keşfen belirlenen değerden davacıların paylarına isabet eden dava değeri üzerinden harç ikmali yapılmadığına göre, dava değerinin harcı yatırılan 12.000-TL olduğu gözetilerek, bu miktar üzerinden davacılar yararına nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, dava konusu taşınmazların keşfen belirlenen ve harcı tamamlanmayan toplam değeri üzerinden fazla vekalet ücreti takdir edilmesi de hatalıdır.
Bunun yanında; davacılar tarafından miras payları oranında iptal ve tescile hükmedilmesi talep edilmesine rağmen mahkemece, mirasbırakan … mirasçıları adına hisseleri oranında tescile karar verilmesi de isabetsizdir.
Davalının bu yönlere değinen temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK’un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 04.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.