Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2016/1892 E. 2018/15161 K. 03.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/1892
KARAR NO : 2018/15161
KARAR TARİHİ : 03.12.2018

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ TESCİL

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi …’ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

-KARAR-

Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacı, miras bırakanlar … ve …’ nin maliki oldukları 868 parsel sayılı taşınmazı davalılara satış suretiyle temlik ettiklerini, yapılan işlemin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı bedelsiz ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek miras payı oranında tapu iptal ve tescile karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, davacı ile anlaşarak davacının miras meselesini hallettiklerini, davacının miras hissesine düşen miktara tekabül etmek üzere 2173 parsel sayılı taşınmazı aldığını, dava konusu taşınmazı satın aldıklarını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, miras bırakanlar ile davalı arasında yapılan sözleşmenin muvazaa nedeniyle batıl olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Çekişme konusu taşınmazın tarafların murisi … ve … adına 1/2’şer paylı olarak kayıtlı iken 27.02.1998 tarihinde davalı …’a satış suretiyle temlik edildiği, Murat tarafından da 15.03.2013 tarihinde eşi Sahre’ye devredildiği davanın ilk el Murat aleyhine açıldığı bilahare kayıt maliki …’ün davaya dahil edildiği kayden sabittir.
Bilindiği üzere; tapu iptal tescil davaları kayıt maliki ya da malikleri aleyhine açılır.
Öte yandan usul hukukumuzda dahili dava şeklinde bir müessese bulunmayıp, bir kimseye dahili dava yoluyla taraf sıfatı verilmesi mümkün değildir. Islah suretiyle dahi tarafın değiştirilemeyeceği genel usul kuralıdır.

Somut olayda davaya dahil edilen Sahre dava tarihi itibariyle kayıt maliki olup, hakkında usulüne uygun bir dava açılmamıştır.
Hal böyle olunca, davalı … hakkındaki davanın sıfat yokluğundan reddedilmesi, Sahre bakımından ise taraf sıfatı kazanmadığı gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Davalıların yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulüyle, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK’un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 03.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.