Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2016/17733 E. 2019/4976 K. 02.10.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/17733
KARAR NO : 2019/4976
KARAR TARİHİ : 02.10.2019

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasında görülen tapu iptal ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar, davalı …, …, …, …, …, …, …, … ve … tarafından duruşma istemli; davalı …, … ve … tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 24.09.2019 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılar … v.d. vekili Avukat …, davalılar … v.d. vekilleri Avukat …, Avukat … geldiler, davetiye tebliğine rağmen temyiz eden davalı … vekili Avukat v.d. gelmedi, yokluklarında duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

-KARAR-

Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tenkis isteklerine ilişkindir.
Davacılar, mirasbırakanları İbrahim …’ın ilk eşinden olma çocukları ve torunları olduklarını, mirasbırakanın maliki olduğu yirmi sekiz parça taşınmazı mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olarak satış suretiyle, ikinci eşinden olma çocukları ve torunlarına devrettiğini ileri sürerek, davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile veraset ilamındaki payları oranında adlarına tesciline, olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini istemişler, yargılama sırasında 1124, 1186, 695, 375, 407 ve 2310 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davalarından feragat etmişlerdir.
Yargılama sırasında miraçılardan … ve … davacılar yanında davaya katılma isteminde bulunmuşlardır.
Davalılar, taşınmazların büyük kısmının miras bırakandan temlik alınmadığını ve temliklerin bedel karşılığında olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, 207 parsel sayılı taşınmaz ve feragat edilen taşınmazlar yönünden davanın reddine, diğer taşınmazlar yönünden ise tapu iptali ve tescil isteminin kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden, miras bırakan …’ın 28/02/1997 yılında ölümü ile geriye ilk eşinden olma çocukları ve torunlarından davacılar ile ikinci eşi Sadıka Kaz’dan olma çocukları ve torunlarından davalıların kaldığı, miras bırakanın kadastro tespitinden önce hükmen adına tescil edilen dava konusu taşınmazları davalılara temlik ettiği, taşınmazların kadastro uygulamasına tabi olduktan sonra imar ve ifraz işlemlerine tabi tutulduğu ve halen davalılar adına kayıtlı oldukları kayden sabittir.
Tüm dosya içeriğinden, dava konusu 742 parsel sayılı taşınmaz dışındaki taşınmazlar yönünden, muvazaa iddiasının kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, davalıların bu yöne değinen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine.
Davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava konusu edilen 742 parsel sayılı taşınmaz, evveliyatında miras bırakan adına tapulu iken, bu kişi tarafından 08/11/1954 tarihinde ölünceye kadar bakım akdi ile eşi Sadıka Kaz’a devredildiği, miras bırakan tarafından kendisine bakılmadığına yönelik bir iddiada bulunulmamış olmasının yanında; miras bırakanın mal kaçırma kastının ispatlanamadığı da gözetilerek anılan taşınmaz yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm tesisi doğru değildir.
Diğer yandan, 1880 parsel sayılı taşınmazın 35 m2’lik kısmına ilişkin, İçmeler Belediyesi’nden satın alındığına yönelik bir savunma bulunmakla, bu taşınmazın geldi kayıtları da nazara alınarak İçmeler Belediyesi’nden satın alındığı iddia edilen miktarın tevhit edilip edilmediği yönünde araştırma yapılması da gerekmektedir.
Mahkemece yapılması gereken, toplanan ve toplanacak tüm delillerin birlikte değerlendirilerek eski 742 (yeni 155 ada 1, 2 ve 3 parsel) sayılı taşınmaz yönünden mirastan mal kaçırılmadığı gerekçesiyle davanın reddine; 1880 parsel sayılı taşınmaz yönünden ise satın alma yolu ile bir tevhit işlemi var ise bu miktar yönünden de davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm tesisi isabetsizdir.
Davalıların bu yönlere değinen ve yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK’un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma sebeplerine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 02.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edenler vekilleri için 2.037.00.-‘şer TL duruşma vekâlet ücretinin temyiz edilenlerden alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 02.10.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.