Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2016/17020 E. 2020/2138 K. 03.06.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/17020
KARAR NO : 2020/2138
KARAR TARİHİ : 03.06.2020

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, davalı ile kardeş olduklarını, dava konusu 1662 ada 6 parsel sayılı taşınmazın 1/4 payının kendisine, 3/4 payının ise davalıya ait iken, zeminde kuyu ruhsatı açma izni alındıktan sonra payının kendisine iade edileceği inancı ile davalıya satış yolu ile temlik ettiğini, yine 1/4 oranında paydaş olduğu 1662 ada 5 parsel sayılı taşınmazda ise, 3/4 payı bulunan davalının, taşınmazda 10.875 m2’lik bölümün kendisine temlik edileceğine dair davalı ile anlaştıklarını, bu konuda 16.08.2011 tarihli yazılı belge düzenlemelerine rağmen davalının, 6 parsel sayılı taşınmazın 1/4 payını, 5 parsel sayılı taşınmazın ise 10.875 m2’lik bölümünü kendisine temlik etmediğini ileri sürerek davalı adına olan bu kayıtların iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davacının 6 parsel sayılı taşınmazdaki payını iradi olarak kendisine temlik ettiğini, 16.08.2011 tarihli belgede belirtilen taşınmazların taraflar arasında müşterek mülkiyete tabi diğer taşınmazlara ilişkin olduğunu, tutanakta belirtilen paylaşımın ise henüz yapılmadığını belirtip davanın reddini savunmuştur.
Davanın reddine ilişkin verilen karar Dairece; “…dava dilekçesindeki ifade biçimi ve tüm dosya içeriğinden davacının çekişme konusu iki parsel içinde 16.08.2011 tarihli belgeye dayandığı tartışmasızdır. Ne var ki, yargılama aşamasında bu belge yeterince değerlendirilmemiştir. Hal böyle olunca; yukarıda belirlenen ilkeler ışığında inançlı işlemin ispatına yarar nitelikte bir belge olup olmadığının değerlendirilmesi için, tarafların imzalarını inkar etmedikleri bu belge ile ilgili beyanlarının alınması, lüzumu halinde keşfe gidilerek belgenin kapsamının belirlenmesi, toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken, noksan soruşturma ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.” gerekçesiyle bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda iddianın ispat edildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, taraf vekillerince süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hâkimi …’ün raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR-
Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 25.20. TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 25.20. TL bakiye onama harcının da diğer temyiz eden davalıdan alınmasına, 03.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.