Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2016/13106 E. 2020/2846 K. 18.06.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/13106
KARAR NO : 2020/2846
KARAR TARİHİ : 18.06.2020

MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece asıl ve birleştirilen davanın reddine ilişkin olarak verilen karar bir kısım taraf vekilince süresinde ve duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi …’nin ‘ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, duruşma pullarının eksik olduğu Dairenin dosyada bulunan gider avansının pula çevirme imkanı bulunmaması nedeniyle eksik duruşma pulları uyap üzerinden mahkemesinden istenilmiş olmasına rağmen bugüne kadar istenen pulların fiziki olarak ya da uyap üzerinden gönderilmediği anlaşılmış olmakla sıra dosyası olarak işleme alınmasına karar verildi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Asıl ve birleştirilen dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacılar, çekişme konusu 3034, 224 ada 8, 193 ada 7 ve 200 ada 3, parsel sayılı taşınmazların öncesinde mirasbırakanları “… oğlu … (…)”a ait iken, davalılar … v.d. tarafından açılan tapu kaydında düzeltim davası sonucu … 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/31 Esas, 2008/195 Karar sayılı kararı ile kayıt maliki “ölü … oğlu … mirasçıları” kaydının “ölü … oğlu … mirasçıları” olarak düzeltilmesine karar verildiğini, intikal işlemlerinin ardından taşınmazların diğer davalı …’e muvazaalı olarak devredildiğini ileri sürerek, tapu kayıtlarının iptali ile mirasbırakan ve daha sonra miras payları oranında adlarına tescile, olmadığı takdirde 50.000,00 TL’nin … Dinç mirasçıları davalılardan tahsiline; birleştirilen davada ise davacılar, aynı hukuksal nedenlerle tapu kayıtlarının iptali ile “… oğlu … mirasçıları” olarak davacılar adına tescile karar verilmesini istemişlerdir.Davalılar, iddiaların yersiz olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, kesinleşen 1. Asliye Hukuk Mahkemesi kararı ve dinlenen tanık beyanlarına göre iddianın ispat edilmediği gerekçesi ile asıl ve birleştirilen davaların reddine karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerde; çekişme konusu 3034, 3422 (yeni 224 ada8, 193 ada 7 ve 200 ada 3) parsel sayılı taşınmazların 28.01.1964 tarihli tapulama işlemi ile “ölü … oğlu … mirasçıları” adına tescil edildiği, eldeki davanın davalıları … v.d. tarafından açılan tapu kaydında düzeltim davası sonucu … 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/81 Esas, 2008/105 Karar sayılı kararı ile “ölü … oğlu … mirasçıları” “kaydının “… oğlu … mirasçıları” olarak düzeltilmesine karar verildiği, anılan kararın temyiz edilmeksizin kesinleştiği, akabinde intikal, satış, ifraz işlemleri sonucu taşınmazların davalı … adına tescil edildiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, mahkemece hükme yeterli bir araştırma ve inceleme yapıldığını söyleyebilme olanağı yoktur.Şöyle ki; kayıt malikinin nüfus kaydı ve mirasçıları bulunup bulunmadığı Nüfus Müdürlüğünden araştırılmamış, birleştirilen davada davacılar tarafından sunulan 02.07.1973 tarihli tapulama komisyonu kararı tapu müdürlüğünden temin edilmeden sonuca gidilmiştir.Hal böyle olunca; öncelikle tarafların mirasbırakanlarına ilişkin veraset ilamlarının temin edilmesi, birleştirilen davada davacılar tarafından sunulan 02.07.1973 tarihli tapulama komisyonu kararının tapu müdürlüğünden araştırılarak değerlendirilmesi, getirtilecek belgelerdeki verilerden yararlanmak suretiyle kayıt malikinin nüfus kaydının (ölü … oğlu …) ve mirasçıları bulunup bulunmadığının Nüfus Müdürlüğünden araştırılması, mahallinde yeniden keşif yapılarak taraf tanıklarının yeniden dinlenmesi ve her bir taşınmazı kimin hangi tarihten beri ne şekilde tasarruf ettiğinin tereddüde yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi, ondan sonra hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken noksan soruşturma ile yetinilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.Tarafların değinilen yönlerden yerinde bulunan temyiz itirazının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK’un 428.maddesi gereğince, BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,18/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.