YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/8892
KARAR NO : 2018/8508
KARAR TARİHİ : 29.03.2018
MAHKEMESİ : …ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen … iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın davanın kısmen kabul ve reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi …’nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı pay oranında … iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacı, mirasbırakanı … Sayar’ın kayden maliki olduğu 214, 193, 401 ve 448 … sayılı taşınmazları davalıya satış suretiyle temlik ettiğini, yapılan işlemin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı, bedelsiz ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek miras payı oranında … iptali ve tescil istemiştir.
Davalı, mirasbırakanın sağlığında taşınmazlarını mirasçıları arasında paylaştırdığını belirtip davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davadan feragatin şarta bağlı olamayacağı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 193 …in … kaydının iptaliyle miras payı oranında davacı adına tesciline, diğer …ler yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı, çekişme konusu 193 … sayılı taşınmaz yönünden verilen karara hasren temyize gelmiştir.
Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; mirasbırakan … Sayar’ın kayden maliki olduğu 214 … sayılı taşınmaz ile 193 … sayılı taşınmazdaki 3/4 payının tamamını 28.09.2004 tarihinde, 448 … sayılı taşınmazdaki 2/5 payının tamamını ise 05.01.2006 tarihinde davalıya satış suretiyle temlik ettiği, ayrıca mirasbırakanın 28.09.2004 tarihli aynı akitle 401 … sayılı taşınmazda yer alan 3/4 payını davalı …’den olma dava dışı oğlu …’a satış suretiyle temlik ettiği, …’ın da temlik aldığı payın tamamını 22.08.2006 tarihli satışla davalı annesine devrettiği, 1924 doğumlu mirasbırakan … Sayar’ın 03.12.2011 tarihinde öldüğü, geriye mirasçıları olarak ilk eşi…’den olma davacı … ile 2. eşi davalı … ve …’den olma evlatları dava dışı… … ve …’ın kaldığı anlaşılmaktadır.
Hemen belirtilmelidir ki, 6100 sayılı HMK.’nın 313 vd. maddelerinde, “…, görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir. …, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri uyuşmazlıkları konu alan davalarda yapılabilir. Dava konusunun dışında kalan hususlar da …un kapsamına dâhil edilebilir. …, şarta bağlı olarak da yapılabilir. …, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. …, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar …e göre karar verilmesini isterlerse, … sözleşmesine göre; …e göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir. ” düzenlemelerine yer verilmiştir.
Somut olayda, taraflar yargılama sırasında ibraz ettikleri 08.12.2014 tarihli, kimlik tespiti yapılmış belgede aynen, “1-Davalı …, adına … da kayıtlı olan … … … Köyü kocadere mevkii 193 … olarak 11.850 m2 miktarlı taşınmazdaki hissesinin yarısını davacı …’e vermeyi onun adına Mahkeme kararı ile geçmesini kabul etmektedir. Davayı böylece kabul etmektedir. Davalı … … Köyü Kocadere mevkii 193 … sayılı iş bu taşınmazdaki üzerine olan toplam hissesinin ki her hal ve şartta toplam üzerine olan hissenin varışını 1/2 sini davacıya vermeyi kabul etmektedir.Bu taşınmazdaki davalı hissesinin yarısı davacıya geçecektir.2-Davacı ise buna karşılık diğer dava açtığı tüm …lere ilişkin davasından feragat etmekte diğer davalı …lerden bir hak ve talebinden feragat etmekte bir hak talep etmeyeceğini beyan etmektedir.” ifadelerine yer verilmiş olup, taraf vekilleri de duruşmada, 193 … sayılı taşınmazda bulunan davalının 3/4 payının yarısının davacıya verilmesi karşılığında dava konusu diğer taşınmazlar yönünden davadan feragat edileceği hususunda anlaştıklarını beyan etmişlerdir.
Hal böyle olunca tarafların yaptıkları … anlaşması uyarınca 193 … sayılı taşınmazdaki 3/4 davalı payının yarısının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
Davacının yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK’un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 29.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.