Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2015/8851 E. 2018/8507 K. 29.03.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/8851
KARAR NO : 2018/8507
KARAR TARİHİ : 29.03.2018

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : … ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen … iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddine ilişkin olarak verilen karar taraf vekillerinin tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi … Bademci’nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

-KARAR-

Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı … iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacı, mirasbırakan babası … Kolay’ın kayden maliki olduğu 187 … sayılı taşınmazı davalı …’ye, 172, 185, 1246, 1266, 1194, 1207, 1233, 1236, 1258, 1262, 1272, 2725 … sayılı taşınmazları ise diğer davalı …’e satış suretiyle temlik ettiğini, işlemin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı, bedelsiz ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek … kaydının iptali ile mirasçılar adına payları oranında tescilini istemiştir. Yargılama sırasında 3. kişiye devredilen 2725 … sayılı taşınmaz yönünden istemini tazminata çevirmiştir.
Davalılar, mirasbırakanın davacıya da taşınmaz devrettiğini belirtip davanın reddini savunmuşlardır.
Davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece, ” miras bırakandan tüm mirasçılarına intikal eden taşınır taşınmaz mallar ve hakların araştırılması, … kayıtları ve varsa öteki delil ve belgelerin mercilerinden getirtilmesi, her bir mirasçıya nakledilen malların ve hakların nitelikleri ve değerleri hakkında uzman bilirkişiden rapor alınması, böylece yukarda değinilen anlamda bir paylaştırma kastının bulunup bulunmadığı açıklığa kavuşturulması ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi, gerekirken eksik soruşturma ile yetinilerek yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru olmadığı gibi çekişmeye konu 1236 ve 1266 …ler bakımından; 1.4.1974 tarih 1/2 sayılı Yargıtay İnançları Birleştirme Kararı olayda uygulanamacağından, 1236, 1266 …ler bakımından davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması da isabetsizdir” gerekçesiyle bozulmuş, hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda yapılan yargılama neticesinde mahkemece muvazaa iddiasının sabit olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, hükmüne uyulan bozma ilamında da belirtildiği şekilde işlem yapılarak temliklerin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı olduğu saptanmak suretiyle dava konusu 172, 185, 1194, 1207, 1233, 1236, 1258, 1262, 1272 … sayılı taşınmazlara ilişkin olarak … iptali ve tescil kararı verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından davalı …’in bu yöne değinen temyiz itirazının reddine.
Ne var ki, 2725 … sayılı taşınmaz yönünden tazminata hükmedilmesine rağmen ayrıca … iptali ve tescile de karar verilmesi isabetsizdir.
Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
İlk kararda hüküm altına alınan 1.800,00 TL vekalet ücretinin davacı tarafından temyiz edilmemesi nedeniyle, bu miktar bakımından davalı yararına oluşan usûli kazanılmış hak gözetilerek ilk karardaki 1.800,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesinde bir isabetsizlik yoktur.
Davacı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazının reddine.
Ancak, bilindiği üzere, bozma kararı üzerine önceki hüküm tamamen ortadan kalkar. Bu sebeple bozma kararından sonra mahkemece 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297. maddesinde belirtilen unsurları içeren yeni bir karar verilmek zorundadır.
Somut olayda, bozmadan önce verilen ilk hükümde her ne kadar dava konusu 187 … sayılı taşınmazla ilgili olarak karar verilmiş ise de, karar bozulmakla hüküm tümden ortadan kalktığından, bu taşınmazla ilgili olarak yeniden hüküm tesis edilmemesi doğru değildir.
Tarafların yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK’un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 29.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.