Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2015/5066 E. 2017/6157 K. 06.11.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/5066
KARAR NO : 2017/6157
KARAR TARİHİ : 06.11.2017

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen paydaşlar arasında ecrimisil davası sonunda mahkemece, davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar … tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi …’in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

-KARAR-

Dava paydaşlar arasında ecrimisil istemine ilişkindir.
Davacı, 12 parsel no’lu taşınmaza davalılarla birlikte iştirak halinde malik olduklarını, taşınmazın bir bölümünün fiilen davalılarca kullanıldığını ve bir kısmının da kiraya verildiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile hissesine karşılık, geriye dönük 5 yıllık kiraya verilen kısımlar için şimdilik 1.000,00 TL, oturulan kısımlar için ise 500,00 TL ecrimisil bedelinin yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, bir savunma getirmemişlerdir.
Hemen belirtilmelidir ki, dava konu taşınmazda taraflar paydaştırlar. Paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan her zaman payına vaki elatmanın önlenilmesini ve/veya ecrimisil istiyebilir. Elbirliği mülkiyetinde de paydaşlardan biri öteki paydaşların olurlarını almadan veya miras şirketine temsilci atanmadan tek başına ortak taşınmazdan yararlanmasına engel olan ortaklar aleyhine ecrimisil davası açabilir. Ancak, o paydaşın, payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa açacağı ecrimisil davasının dinlenme olanağı yoktur. Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorununu, kesin sonuç getiren taksim veya ortaklığın satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözümlemesi gerekmektedir.
Kural olarak, men edilmedikçe paydaşlar birbirlerinden ecrimisil isteyemezler. İntifadan men koşulunun gerçekleşmesi de, ecrimisil istenen süreden önce davacı paydaşın davaya konu taşınmazdan ya da gelirinden yararlanmak isteğinin davalı paydaşa bildirilmiş olmasına bağlıdır. Ancak, bu kuralın yerleşik yargısal uygulamalarla ortaya çıkmış bir takım istisnaları vardır. Bunlar; davaya konu taşınmazın kamu malı olması, ecrimisil istenen taşınmazın (bağ, bahçe gibi) doğal ürün veren yada (işyeri, konut gibi) kiraya verilerek hukuksal semere elde edilen yerlerden olması, paylı taşınmazı işgal eden paydaşın bu yerin tamamında hak iddiası ve diğerlerinin paydaşlığını inkar etmesi, paydaşlar arasında yapılan kullanım anlaşması sonucu her paydaşın yararlanacağı ortak taşınmaz veya bölümlerinin belirli bulunması, davacı tarafından diğer paydaşlar aleyhine daha önce bu taşınmaza ilişkin, elatmanın önlenmesi, ortaklığın giderilmesi, ecrimisil ve benzeri davalar açılması veya icra takibi yapılmış olması halleridir. Bundan ayrı, taşınmazın getirdiği ürün itibariyle de, kendiliğinden oluşan ürünler; biçilen ot, toplanan fındık, çay yahut muris tarafından kurulan işletmenin yahut, başlı başına gelir getiren işletmelerin işgali halinde intifadan men koşulunun oluşmasına gerek bulunmamaktadır.
Yine paydaşlar arasında yapılan kullanım anlaşması sonucu her paydaşın yararlanacağı ortak taşınmaz veya bölümlerinin belli bulunması durumunda, davacı paydaş tarafından davalı paydaş aleyhine bu taşınmaza ilişkin elatmanın önlenmesi, ortaklığın giderilmesi, ecrimisil ve benzeri dava açılması hallerinde yine intifadan men koşulu aranmaz.
Bu nedenle, davaya konu taşınmazlar yönünden sayılan istisnalar dışında intifadan men koşulunun gerçekleşmesi aranacak ve intifadan men koşulunun gerçekleştiği iddiası, her türlü delille kanıtlanabilecektir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.02.2002 gün ve 2002/3-131 E, 2002/114 K sayılı ilamı)
25.05.1938 tarih ve 29/10 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ve Yargıtay’ın aynı yoldaki yerleşmiş içtihatları uyarınca ecrimisil davaları beş yıllık zamanaşımına tabi olup bu beş yıllık süre dava tarihinden geriye doğru işlemeye başlar.
Somut olaya gelince; dava konusu taşınmaz üzerinde 3 adet dükkanın kiraya verildiği, 4 konutun ise (1 no’lu daire …, 2 no’lu daire …, 3 no’lu daire …, 6 no’lu daire … olmak üzere ) davalılarca kullanıldığı saptanmıştır.
Bilindiği üzere kira hukuki semere niteliğinde olup intifadan men koşulu aranmaz.Ne var ki paydaşlar tarafından kullanılan yerler için ise intifadan men şartının aranması,kanıtlanması gerektiği açıktır.Konut niteliğindeki taşınmazlara ilişkin davacının 11.01.2010 tarihli … 10. Noterliğinin 00871 yevmiye no’lu ihtarnamesiyle konutlar yönünden intifadan men olgusu gerçekleşmiştir.Söz konusu ihtarname Davalılardan …l’a 15.01.2010 tarihinde , …i’ye 14.01.2010 tarihinde, …’ye 18.01.2010 tarihinde tebliğ edilmiştir.
Öte yandan ecrimisil haksız eylem niteliğinde olup her bir davalının kullandığı yerlere ilişkin ecrimisilin, her bir davalının sorumlu olduğu miktar üzerinden, kullandığı yer tespit edilerek konutlar için intifadan men olgusunun olduğu tarihten dava tarihine kadar,dükkanlar içinse geriye dönük 5 yıl için ecrimisil hesaplanması gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Davalı …, ’nin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK’un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 06.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.