Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2015/311 E. 2015/1693 K. 09.02.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/311
KARAR NO : 2015/1693
KARAR TARİHİ : 09.02.2015

MAHKEMESİ : UZUNKÖPRÜ 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/09/2014
NUMARASI : 2013/325-2014/378
Taraflar arasında görülen tapu kaydının düzeltilmesi davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ……………..’in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Talep, tapu kayıtlarında yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkin olup, davacı 460, 461, 462, 463,464 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespitinde düzenlenen kadastro tutanaklarında 8/288 pay sahibi olarak belirlenen ” ………..’un” miras bırakanı ………………duğunu ileri sürerek, kadastro tutanaklarındaki “………. adının nüfus kaydına uygun olarak “………” şeklinde düzeltilmesini istemiştir.
Bilindiği üzere, Tapu Sicili Tüzüğünün 28. maddesinde, kütükte bulunması zorunlu bilgiler; malikin adı, soyadı, baba adı, edinme nedeni, tarih ve yevmiye numarası olarak belirtilmiş olup, bu kayıtlarda yanlışlık olduğu taktirde talep üzerine nüfus kaydına uygun olarak düzeltme yapılacağında kuşku yoktur.
Ne varki, somut olayda, dava konusu 460, 461, 462, 463 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespitlerinin ………….. ve diğerleri adına yapıldığı, tespite itiraz üzerine Edirne Kadastro Mahkemesinin 2013/6 Esasında derdest dava olduğu, dolayısıyla taşınmazların mülkiyet durumunun henüz belli olmadığı gibi, çap (tapu) kayıtlarının da oluşmadığı görülmektedir.
Öyleyse, mahkemece, henüz oluşmayan kayıtlar üzerinden düzeltme yapılmış olmasının doğru olduğu söylenemez.
Hal böyle olunca; çekişme konusu taşınmazlar bakımından davacının dava açmakta hukuki yararı olmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile var olmayan kayıtlar bakımından düzeltme yönünde hüküm tesis edilmiş olması isabetsizdir.
Davalının bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK’un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 09.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.