Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2015/2203 E. 2015/5561 K. 16.04.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/2203
KARAR NO : 2015/5561
KARAR TARİHİ : 16.04.2015

MAHKEMESİ: İSTANBUL 20. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/12/2013
NUMARASI : 2012/544-2013/537

Taraflar arasında görülen tapu iptali, tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı ve davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ……….. raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

-KARAR-

Davacı Belediye, 6000 parsel sayılı taşınmazın imar uygulamasından oluşan 6160 ada, 3 parsel sayılı taşınmazın arsa vasfıyla, Hazine adına kayıtlı olup üzerlerinde imar affı müracaatlı ve tapu tahsisli gecekonduların bulunduğunu, 3290 sayılı yasa ile değişik 2981 sayılı yasanın 10/son fıkrası gereğince anılan taşınmazın Belediye’ye devri gerektiği halde davalı Hazine’nin gereğini yerine getirmediğini ileri sürerek tapu iptal ve tescile karar verilmesini istemiştir.
Davalı Hazine, tapu tahsis belgesinin mülkiyet belgesi olmayıp kişi lehine idareye karşı hak oluşturmayacağını ve söz konusu yerin re’sen tesciline imkân vermeyeceğini, tapu tahsis belgesi verilmiş ise de 21/07/2008 tarih, 1/1000 ölçekli ıslah imar planında konut alanında kaldığını ve binaların azami yüksekliğinin 12.50 metreyi geçmemek üzere konut alanı olarak ayrılan ve Kanunun 14. maddesinde belirtilen yerlerden olmadığını bu nedenle Belediyeye devredilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dava konusu taşınmazların 2981 sayılı Yasanın 3290 sayılı Yasa ile değişik 10/son maddesi uyarınca davacı Kağıthane Belediyesi adına devrine yönelik yasal koşulların gerçekleştiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, özellikle 2981 sayılı Yasanın 3290 sayılı Yasa ile değişik 10/son maddesi uyarınca davacı Kağıthane Belediyesi adına devrine yönelik yasal koşulların gerçekleştiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davalının temyiz itirazları yerinde değildir.
Davacının temyiz itirazlarına gelince;
Dava, 20.000,00 TL değer gösterilmek suretiyle açılmış olup, yargılama sırasında keşfen saptanan 271.500,00 TL üzerinden yargılama aşamasında harç ikmali suretiyle dava değeri yükseltilmiştir. Bu durumda, harcı tamamlanan değer üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 12. maddesi gözetilmek suretiyle avukatlık ücreti tayin ve takdir edilmesi gerekirken, dava dilekçesinde gösterilen değer üzerinden eksik vekâlet ücretine karar verilmesi doğru olmadığı gibi Hazine harçtan muaf olduğu halde harçtan sorumlu tutulması da doğru değildir.
Ne var ki; anılan bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden; hükmün 3 ve 5.bentlerinin tamamen hükümden çıkarılmasına; yerine 3.bent olarak “Davalı hazine harçtan muaf olduğundan karar ilam harcı alınmasına yer olmadığına” yazılmasına, 5.bent olarak “Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 20.740,00 TL. vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine ” ibaresinin yazılmasına,
Davacının bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK’nin geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 16.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.