Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2015/17538 E. 2019/546 K. 29.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/17538
KARAR NO : 2019/546
KARAR TARİHİ : 29.01.2019

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, oğlu olan davalı ile ½ şer oranda paydaş oldukları 2477 ada 14 parsel sayılı taşınmazla ilgili olarak yüklenici ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını, sözleşme uyarınca payları oranında birer daire verilmesi gerektiğini, ancak davalı …’in, işlemler için geniş yetkili bir vekaletname vermesini istediğini, oğluna güvenerek vekaletname verdiğini, vekalet verdikten sonra hiçbir işleme karışmadığını, ancak paraya ihtiyacı olması sebebi ile adına olduğunu düşündüğü söz konusu daireyi satmak istediğinde davalının bir daireyi tam 9 nolu dairenin ise yarı payını adına kaydettirdiğini öğrendiğini, oğlunu vekil teyin ettiğini zannederken gelinini vekil tayin ettiğini anladığını, hile ile alınan vekaletnamede vekili olarak görünen gelini Ümmühan’ın 26/10/2011 tarihinde 24.000 TL bedelle payını eşi olan davalıya temlik ettiğini, herhangi bir bedel ödenmediğini, vekili ile davalı oğlunun el ve işbirliği içerisinde hareket ederek kendisini zarara uğrattıklarını ileri sürerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiş, yargılama aşamasında sunduğu 23.06.2015 havale tarihli dilekçesinde ve 09.06.2015 tarihli duruşmadaki beyanında, dava konusu taşınmazın ½ payının iptali ile adına tescilini talep etmiştir.
Davalı, dava konusu 14 parsel sayılı taşınmazın 1/2’şer paylı olarak davacı annesi ile adına kayıtlı iken, 1998 yılında arsaya bina yapılması hususunda anlaşıldığını, ancak müteahhitin yarıdan fazlası Fatih Belediyesine ve Milli Emlak’a ait olan arsanın elektrik, su, emlak vergisi ve ecrimisil borçları olması nedeniyle, annesi ile kendisine önce bir daire vermek istediğini, anne oğul olarak borçları ödemeyi ve arsayı borçsuz olarak teslim etmeyi kabul etmeleri üzerine müteahhitten iki daire almak üzere anlaşıldığını, söz konusu borçların tamamının tarafından ödendiğini, müteahhitin apartmanı tamamlayıp, tapuları kendisine ve davacıya teslim etmesi üzerine, bu kez davacının tüm borçlarını ödediği için miras payının bir kısmına karşılık olmak üzere, daireyi vermek için, noterde, bir gayrimenkul satış vekaletnamesi düzenlediklerini, olayın bundan ibaret olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, vekilin vekalet ilişkisinden doğan yetkilerini, vekil edenin yararına kullanmadığının ve yapılan işlemin davacıyı zararlandırmaya yönelik olduğunun saptandığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 29.01.2019 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı vekili Avukat … ile temyiz edilen davacı vekili Avukat …geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

-KARAR-

Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davalının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 02.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen vekili için 2.037.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin ve aşağıda yazılı 5.963.38.TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 29.01.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.