Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2014/5694 E. 2015/5391 K. 13.04.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/5694
KARAR NO : 2015/5391
KARAR TARİHİ : 13.04.2015

MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 15. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/11/2013
NUMARASI : 2011/784-2013/624

Taraflar arasında görülen ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

-KARAR-

Dava, ecrimisil isteğine ilişkindir.
Davacı, davalının maliki olduğu .. parsel sayılı taşınmazda yer alan bodrum kat 1 nolu bağımsız bölümün duvar yıkılıp genişletilmesi ve kiraya verilmesi nedeniyle oluşan müdahalesinin menine, taşınmazın plan ve projeye uygun hale getirilmesine ve sığınağın dükkan olarak kiraya verilmesi nedeniyle belirlenecek ecrimisil miktarının davalıdan tahsiline yönelik olarak eldeki davayı açmıştır.
Mahkemece elatmanın önlenmesi talebi yönünden davanın 634 sayılı yasadan kaynaklandığı gerekçesiyle dosya tefrik edilip görevsizlik kararı verilmiş; ecrimisil isteği ise esastan kabul edilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; taşınmazda kat irtifakının kurulu olduğu ve çekişmeli yerin taşınmazın ortak alanı niteliğindeki sığınak olduğu görülmektedir.
Hemen belirtilmelidir ki, taşınmaz üzerinde kat irtifakının kurulu olması, istekler içerisinde projeye uygun hale getirilmesi isteğinin bulunması ve çekişmeli yerin de ortak alan niteliği taşıması nedeniyle meni müdahale yönünden 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerinin uygulanması gerekeceği açıktır.
Bilindiği üzere, bir uyuşmazlığın çözümünde hangi mahkemenin görevli olduğunun tespiti tamamen usulü bir meseledir. O nedenle görevli mahkemeyi belirlerken uygulanacak ilk kanun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu(HMK)’dur. 6100 sayılı Kanun’un 2. Maddesi asliye hukuk mahkemelerinin, 4. Maddesi de sulh hukuk mahkemelerinin görev alanını belirlemiştir. 4. Maddenin (ç) bendi “Bu Kanun ile diğer kanunların, sulh hukuk mahkemesi veya sulh hukuk hakimini görevlendirdiği davaları, görürler.” şeklindedir. Bu noktada 634 Sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun Ek 1. Maddesine baktığımızda “ Bu Kanunun uygulanmasından doğacak her türlü anlaşmazlık sulh mahkemelerinde çözümlenir.” şeklinde olduğu görülmektedir. Diğer yandan, aynı Kanun’un 19. Maddesi” Anagayrimenkulün bakımı, korunması ve zarardan sorumluluk” başlığıyla düzenlenmiş, son fıkrasında “Her kat maliki anagayrimenkule ve diğer bağımsız bölümlere, kusuru ile verdiği zarardan dolayı diğer kat maliklerine karşı sorumludur” hükmü getirilmiştir. Öte yandan, ecrimisilin ise taşınmazın kullanılamamasından doğan zararın bir çeşit karşılanması olduğu bilinmektedir. Bu nedenle dahi, ortak alana verilen zararın giderilmesi mezkur kanun kapsamında kalmaktadır.
Somut olaydaki uyuşmazlık, ecrimisil isteği açısından Kat Mülkiyeti Kanunu’nun Ek 1. maddesinin uygulanmasının mümkün olup olmadığı, bir başka ifadeyle bu uyuşmazlığın sulh hukuk mahkemesinde mi yoksa genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde mi görüleceği noktasında düğümlenmektedir.
Sonuç itibariyle; 634 sayılı Kanun hangi uyuşmazlıkları kapsamına aldığını tek tek saymamış ve ecrimisile ilişkin uyuşmazlığı ayırmamıştır. O halde, el atmanın önlenmesi ile birlikte talep edilen ecrimisile ilişkin uyuşmazlığın da ek 1. madde kapsamında kaldığı ve sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu kabul edilmelidir.
Hal böyle olunca, ecrimisil isteği bakımından da, işin Sulh Hukuk Mahkemesince değerlendirilmesi gerektiğinden bahisle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile esastan hüküm kurulması isabetsizdir.
Davalı vekilinin temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulüyle, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK’un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 13.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.