YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/5454
KARAR NO : 2015/5138
KARAR TARİHİ : 09.04.2015
MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/12/2013
NUMARASI : 2012/297-2013/711
Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece, elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı vekili ile davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
Davacı, davalıdan satın alma suretiyle malik olduğu kat mülkiyeti kurulu 2837 ada 11 parseldeki 19 nolu konutu, satın aldığının ertesi günü davalının teslim edeceğini bildirdiği halde teslim etmeyerek kullanmaya devam ettiğini, noter kanalı ile 12.04.2012 tarihinde ihtar gönderildiği halde sonuç alamadığını ileri sürerek, elatmanın önlenmesine ve 28.02.2011-15.05.2012 dönemi için şimdilik 5.000.-TL ecrimisilin dönem sonlarından itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiş, yargılama sırasında ıslahla ecrimisil miktarını 14.860.-TL’ye yükseltmiştir.
Davalı, çekişme konusu taşınmazı inanç sözleşmesi kapsamında davacıya devrettiğini, 01.08.2011 tarihinde borcun ödenmesi durumunda taşınmazın iade edileceğinin kararlaştırıldığını, bu konuda yazılı belgesinin bulunduğunu, işgalci olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacının maliki olduğu çekişme konusu taşınmazda inanç sözleşmesine göre davalının 01.08.2011 tarihinde oturma hakkının sona erdiği gerekçesi ile elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hemen belirtmek gerekir ki; davacının kayden maliki bulunduğu 19 nolu konutta davalının haklı ve geçerli bir neden olmaksızın oturduğu saptanmak, çap iptale kadar geçerli olduğundan kayda üstünlük tanınmak suretiyle elatmanın önlenmesine ve taraflar arasında düzenlenen 28.02.2011 tarihli ”Sözleşme” başlıklı belgede belirtilen 01.08.2011 tarihi esas alınmak suretiyle dava tarihine kadar uzman bilirkişilerce hesaplanan ecrimisile karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur.
Ancak; yargılama sırasında taşınmazın keşfen belirlenen 290.000.-TL değeri üzerinden 4.953.-TL tamamlama harcı yatırıldığı ve buna göre harçlandırılmış bu değer gözetilmek suretiyle davacı taraf yararına vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken, eksik vekalet ücretine hükmedilmiş olması doğru olmadığı gibi, davada istenen elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istekleri bakımından hükmedilen dava değeri toplamı üzerinden davacı taraf yararına tek bir vekalet ücreti tayini gerekirken, anılan istekler için ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmiş olması da isabetsizdir.
Davacı vekili ile davalı vekilinin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün belirtilen nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK’un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 09.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.