Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2014/5326 E. 2015/5661 K. 16.04.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/5326
KARAR NO : 2015/5661
KARAR TARİHİ : 16.04.2015

MAHKEMESİ: EDİRNE 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ: 14/11/2013
NUMARASI: 2013/233-2013/550

Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada;Davacılar, mirasbırakanlarından intikal eden paydaşı oldukları 25 adet taşınmazın tarımsal faaliyet yapmak suretiyle davalı tarafından kullanıldığını, kendilerine payları oranında herhangi bir ödeme yapılmadığını ileri sürerek, 2007 ve 2008 yılları için 55.000,00-TL; birleştirilen dosyada 2010 yılı için 30.000,00-TL ecrimisil bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemişler, yargılama sırasında taleplerini 160.513,44-TL olarak ıslah etmişlerdir.Davalı, tarlaları kullanıldığını, buna rağmen doğrudan gelir desteğinin davacılar tarafından alındığını, murisin bankaya ve icraya olan borçlarını ödediğini belirterek karşı dava dilekçesinde alacaklarının takas ve mahsubunu talep etmiş, davanın reddini savunmuştur.Asıl ve birleştirilen davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine ilişkin olarak verilen karar Yargıtay 3. Hukuk Dairesince, “Taraflar arasında 24 adet taşınmazın davalı tarafından işgal edilmesi nedeniyle 2004-2006 yılları için daha önce ecrimisil davası görüldüğü, Uzgaç ve Avarız Köylerindeki taşınmazların tamamı yönünden davanın kabul edildiği ve onama ilamı ile kesinleştiği anlaşılmaktadır. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı (k.davacı) vekilinin temyiz itirazlarının tümünün, davacılar (k.davalı) vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, gerek davacı tanıkları, gerekse davalının tanıklarının (eşi ve oğlu) ifadelerine göre Avarız Köyünde bulunan 6 adet taşınmazın dava konusu 2007- 2008 ve 2010 yıllarında davalı tarafından çeltik ekilmek suretiyle kullanıldığı ispatlanmasına rağmen, mahkemece; bu taşınmazlar yönünden davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu durumda mahallinde yeniden keşif yapılarak Avarız Köyünde bulunan taşınmazlar ile ilgili uzman bilirkişiden alınacak rapor sonucuna göre karar verilmelidir. Ayrıca her davanın kendi için ayrı ayrı değerlendirilmesi ve HUMK.nun 423 ve 424.maddeleri (HMK.nun 326 ve 330.maddeleri) gereğince ayrı ayrı vekalet ücreti ile yargılama giderine karar verilmesi gerekirken, mahkemece; tek vekalet ücretine hükmedilmesi de bozmayı gerektirmiştir.” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde, asıl ve birleştirilen davanın kısmen kabulüne, karşı dava yönünden yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ……………………’ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.

-KARAR-

Hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılarak, yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gibi özellikle mahkemece, davacılar vekilinin 18.04.2011 tarihli ıslah dilekçesinde talep edildiği şekilde asıl ve birleştirilen dava dilekçelerinde belirtilen miktarlara dava tarihinden, ıslah edilen miktara ise ıslah tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerektiği halde, hüküm altına alınan ecrimisilin tamamı için dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi ve dava konusu bütün taşınmazlar yönünden 2007 ve 2008 yılları için davacıların paylarına düşen toplam 87.561,14-TL yerine 87.235,16-TL; 2010 yılı için toplam 48.937,07-TL yerine 48.487,54-TL ecrimisile hükmedilmesi doğru değil ise de, anılan bu hususlar taraflarca açıkça temyiz edilmediğinden bozma sebebi yapılmamıştır. Davalı vekilinin temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 4.534.03.-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 16.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.