Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2014/22017 E. 2017/2672 K. 17.05.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/22017
KARAR NO : 2017/2672
KARAR TARİHİ : 17.05.2017

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, mirasbırakan …’in kayden maliki olduğu 377 parsel sayılı taşınmazı oğlu davalı …’e satış suretiyle devrettiğini, anılan temlikin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek miras payı oranında iptal ve tescil ile 2006-2010 yıllarına ilişkin ecrimisile karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
… Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/93 esas, 2010/190 karar sayılı kararı ile yetki yönünden davanın reddine karar verilmiş, karar kesinleştirilerek talep üzerine eldeki dosya esasına kaydedilmiştir.
Mahkemece, subût bulan davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hâkimi …’nün raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.

-KARAR-

Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali-tescil ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
Mahkemece, işlemin muvazaalı olduğu gerekçesiyle çekişme konusu 377 parsel sayılı taşınmazın Yusuf oğlu … adına olan tapu kaydının, Koçarlı Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2009/168 esas, 2009/148 karar sayılı ilamında belirtilen miras payı oranında iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, talep doğrultusunda 2.464,62 TL ecrimisile karar verilmiştir.
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davalının esasa yönelik temyiz itirazı yerinde değildir, reddine.
Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince,
Hemen belirtilmelidir ki; iddianın içeriği ve ileri sürülüş biçiminden, davanın taşınmaz malın aynına yönelik olduğu ve konusunu oluşturan hakkın para ile değerlendirilmesinin mümkün bulunduğu; böyle bir davada, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 120/1. (1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 413.) ve 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 16. maddeleri uyarınca dava değerinin ve buna göre alınacak harcın, dava konusu yerin değeri ile talep edilen tazminat toplamından ibaret olacağı kuşkusuzdur (4.3.1953 tarihli ve 10/2 sayılı İBK).
Öte yandan, muris muvazaası hukuksal sebebine dayalı davalarda dava değeri, davayı açan mirasçı ya da mirasçıların miras payına isabet eden değer olup, bu değer üzerinden yargılama gideri ve harca hükmedilmesi gerekir.
Somut olayda, çekişme konusu taşınmazın keşfen belirlenen değeri 85.459,83-TL olduğu, 15.10.2012 tarihli ziraat bilirkişi raporuna göre 29.575,47-TL ecrimisilin tespit edildiği, davacı tarafından toplam 115.035,30-TL’nin 1/12’si (miras payı) hesaplanmak suretiyle 9.586,27-TL üzerinden harç ikmal edildiği, ancak mahkemece hükümde sadece taşınmazın tamamının değeri üzerinden harç ve vekalet ücretine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Ne var ki; davanın kabulü halinde davacının miras payı oranında harç ve vekalet ücretine karar verilmesi gerektiği halde, sadece taşınmazın tamamının değeri üzerinden nisbi karar ilam harcı ve yargılama giderlerine hükmedilmiş olması doğru değil ise de bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; hükmün 1. bendinin 3. fıkrasının hükümden çıkarılarak, yerine 1. bent 3. fıkra olarak “Alınması gerekli 654,83-TL harçtan peşin alınan ıslah harcı ile birlikte 151,50-TL harcın mahsubu ile bakiye 503,33TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına” ibaresinin yazılmasına, yine hükmün 1. bendinin 6. fıkrasının hükümden çıkarılarak, yerine 1. bent 6. fıkra olarak “Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğin A.A.Ü.T. 3/1 maddesi uyarınca 1.500-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine” ibaresinin yazılmasına, davalının bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK’nin geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 17.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.