Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2014/21787 E. 2015/9567 K. 29.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/21787
KARAR NO : 2015/9567
KARAR TARİHİ : 29.06.2015

MAHKEMESİ : YUMURTALIK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/02/2014
NUMARASI : 2012/83-2014/47

Taraflar arasında görülen ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar, bir kısım davalılar tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hâkimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

-KARAR-

Dava, ecrimisil isteğine ilişkindir.
Davacılar, paydaşı oldukları 43 ve 483 parsel sayılı taşınmazların davalılar tarafından haksız olarak işgal edildiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 2003 ile 2007 yılları arasındaki dönem için 19.950,00 TL ecrimisil bedelinin tahsilini isteyip, yargılama sırasında ıslahla taleplerini 22.236,75 TL’ye yükseltmişlerdir.
Davalılardan M..A.., Gani, ve Y.. G.. davanın reddini savunmuşlar, davalı K.. G.., davacıların kendilerinin de paydaşı olduğu taşınmazları kullandıklarını ancak bu taşınmazların Hazine adına tescil edilmesinden sonra davacıların eldeki davayı açtıklarını belirterek davanın reddi gerektiğini bildirmiş diğer davalılar savunma getirmemişlerdir.
Davanın kısmen kabulüne dair verilen karar Yargıtay 3. Hukuk Dairesince; “…taraf teşkili sağlanmadan karar verilmesinin doğru olmadığı…” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davalı Z.. G.. bakımından davanın reddine diğer davalılar bakımından davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 483 parsel sayılı taşınmazın davacılardan Meryem, Zahide, Yaşar, diğer davacıların mirasbırakanı M.. A.., davalılardan Kerim, Mehmet Ali ve Ahmet ile dava dışı kişiler adına paylı mülkiyet üzere kayıtlı olduğu, çekişmeli 43 parsel sayılı taşınmazın ise 8.6.2006 tarihli ifraz işlemi ile 646, 647, 648, 649 ve 650 parsellere ayrıldığı, 647 ve 648 parsel sayılı taşınmazların su kanalı niteliğinde olduğu, 646, 649 ve 650 parsel sayılı taşınmazların da 483 parsel sayılı taşınmazda belirtilen kişiler adına kayıtlı olduğu, taşınmazların uzun yıllardır davalılar tarafından kullanıldığı, 2008 yılının başında davacıların tanıklar vasıtasıyla kullanma iradelerini davalılara ilettiği anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere; ecrimisil, diğer bir deyişle işgal tazminatı, kayıt malikinin, kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir bedeldir.
Somut olayda; davalıların kötüniyetli olduklarını söyleyebilme olanağı yoktur.
Şöyle ki; taşınmazlar uzun süredir davalılar tarafından kullanıldığı halde, davacılar ses çıkarmayarak kullanıma muvafakat etmişlerdir. Bu durumda ancak muvafakat geri alındıktan sonra davalıların kötüniyetli oldukları ve ecrimisilden sorumlu olacakları açıktır. Davacılar eldeki davada 2003 ila 2007 yılları için ecrimisil istemişlerdir. Ancak muvafakatlerini ecrimisil istedikleri dönemden sonra 2008 yılı başında geri almışlardır.
Hâl böyle olunca davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.
Bir kısım davalıların temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK’un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 29.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.