Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2014/21644 E. 2017/2084 K. 24.04.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/21644
KARAR NO : 2017/2084
KARAR TARİHİ : 24.04.2017

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen tapu iptal tescil davası sonunda yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hâkimi …’un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

-KARAR-
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı pay oranında tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacı; mirasbırakan anneleri …’in maliki olduğu 115 parseldeki 2 no’lu bağımsız bölümü 01/02/1996 tarihinde davalı …’e satış göstermek suretiyle temlik ettiğini, davalı …’in de 28/04/2006 tarihinde kayınbiraderinin eşi olan dava dışı …’ya, …’nin de 02/07/2010 tarihinde davalı …’in eşi olan diğer davalı …’e yine satış suretiyle ve muvazaalı olarak temlik ettiğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile miras payı oranında adına tescile, olmadığı taktirde taşınmazın değerinin miras payı oranında tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar ; çekişme konusu taşınmazın aslında davalı …’e ait olduğunu, parasının adı geçen tarafından ödendiğini, yurtdışında olması nedeniyle annesi adına tescil edilip, 1996 yılında da adına kayıtlandığını, adı geçenin kullandığı kredi nedeniyle banka ile arasında sorun yaşaması üzerine taşınmazlarını 2006 yılında güvendiği akrabasına devretmek zorunda kaldığını belirterek , davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, çekişme konusu taşınmazın davalı … tarafından satın alındığı,ancak davalının yurt dışında olması nedeniyle mirasbırakan anneleri adına tescil edildiği,daha sonra gerçek malik …’e devredildiği, muris muvazaası iddiasının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delilleden:,çekişme konusu 2 no’lu mesken niteliğindeki bağımsız bölümün tarafların mirasbırakanı adına kayıtlı iken 01/02/1996 tarihinde satış yoluyla davalıya ondan da 28/04/2006 tarihinde davalı …’e vekaleten diğer davalı … tarafından dava dışı …’ya, 02/07/2010 tarihinde de kayıt maliki … tarafından davalı …’e temlik edildiği davacının temliklerin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı yapıldığını ileri sürerek muris muvazaası hukuksal nedenine dayanarek eldeki davayı açtığı , davalının ise taşınmazın bedelinin kendisince ödendiği halde yurt dışında olması nedeniyle annesi adına kayıt edilip, bilahare kendisine deveredildiği savunmasında bulunduğu, mahkemenin davalıların savunmasına itibar edilerek davanın reddine karar veridiği anlaşılmıştır.
Hemen belirtilmelidir ki, davalının savunmasında ileri sürdüğü taraf muvazaaası niteliğindeki böylesi bir olgunun varlığının 5.2.1947 tarih 20/6 sayılı İçtihatları Birleştirme Kararında belirtildiği üzere ancak yazılı delille kanıtlanması mümkündür. Oysa ki davalı savunmasını kanıtlar mahiyyette herhangi bir yazılı belge ibraz etmemiştir.
Hal böyle olunca, mahkemece davacının muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı iddiasına yönelik yapılacak inceleme sonucu toplanan deliller değerlendirilip sonuca gidilmesi gerekirken noksan soruşturma ile yetinilerek hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetli olmamıştır.
Belirtilen nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK’nin 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 24.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar veri