Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2014/19022 E. 2015/2896 K. 26.02.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/19022
KARAR NO : 2015/2896
KARAR TARİHİ : 26.02.2015

MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 5. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/05/2014
NUMARASI : 2009/145-2014/229
Taraflar arasında görülen ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ……………….. raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Asıl ve birleşen dava; ecrimisil isteğine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; dava konusu arsa vasıflı, 2554 ada 4 parsel sayılı taşınmazın “Bezmi Alem Valide Sultan Vakfı” adında kayıtlı olduğu, davalının kayıttan ve mülkiyetten kaynaklı bir hakkının bulunmadığı, zemin oturumu 60 m² olan tek katlı yığma yapı ile birlikte toplamda 65 m² alanın davalı tarafından konut ve müştemilat olarak kullanıldığı, anlaşılmaktadır.
Davacı, asıl davasında, idaresindeki Vakıf adına tapuda kayıtlı 2554 ada 4 parsel sayılı taşınmazın davalı tarafından haksız bir şekilde konut ve bahçe amaçlı kullanıldığını, tebliğ edilen ecrimisil ihbarnamesine rağmen istenen miktarın ödenmediğini ileri sürerek, 01.05.1999 ile 30.04.2009 arasındaki dönem için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 20.302,00-TL ecrimisilin işgalin başladığını tarihten itibaren kademeli faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiş; birleşen Bakırköy 9. Asliye Hukuk Mahkmesi 2013/59E., 2013/421K., davasında davacı bu kez, aynı hukuki nedenle çekişmeli taşınmaza ilişkin olarak 01.05.2009 ile 31.12.2012 tarihleri arasındaki dönem için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 20.436,00-TL ecrimisilin dönem sonlarından itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili isteği ile dava açmış ve anılan dava dosyası 19.07.2013 tarihinde eldeki dava dosyası ile birleştirilmiştir.
Mahkemece, asıl dava yönünden hüküm kurulmuş, ancak birleşen dava yönünden ise olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiştir.
Hal böyle olunca, öncelikle birleşen dava yönünden olumlu yada olumsuz bir hüküm kurulması gerekirken, değinilen husus gözardı edilerek yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir.
Davacının, bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedene hasren (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK’un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki yönlerin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 26.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.