Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2014/10269 E. 2015/12604 K. 04.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/10269
KARAR NO : 2015/12604
KARAR TARİHİ : 04.11.2015

MAHKEMESİ : KEMALPAŞA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/02/2014
NUMARASI : 2012/201-2014/57

Taraflar arasında görülen elatmanı önlenmesi, yıkım davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ….’ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

-KARAR-

Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkin olup, mahkemece, 3573 sayılı Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerin Aşılanması hakkındaki Yasanın 20.maddesi gözetilerek davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı, 2116 parsel sayılı taşınmazı satın alma yoluyla edindiğini, yaptırdığı ölçüm neticesinde taşınmazın bir kısmını davalının kullandığının tespit edildiğini ve bu kısım üzerinde davalıya ait kiraz ve zeytin ağaçları bulunduğunu, kiraz ağaçlarını söküp davalının taşınmazına bıraktığını, zeytin ağaçlarını sökmesini davalıdan istediği halde bu ağaçları sökmediğini ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve zeytin ağaçlarının kal’i isteği ile eldeki davayı açmıştır.
Davalı, 1975’de yapılan tapulama çalışması sırasında kendi mülkü olan 2117 sayılı parsel içinde kaldığı düşüncesi ile kiraz ve zeytin fidanı dikip aşılayarak davacının satın almasına kadar uzun süre tasarruf ettiğini, satın aldıktan sonra davacının kiraz ağaçlarını söktüğünü, zeytin ağaçlarının kesilmesi ve köklenmesi izne bağlı bulunduğundan kesme işlemini durdurduğunu belirtip davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriğine ve toplanan delillere göre; çekişme konusu 2116 parsel sayılı bağ vasıflı taşınmazı davacının 01.04.2010 tarihinde satın alma yoluyla edindiği, yargılama sırasında yapılan uygulamalarda alınan bilirkişi raporuna göre davalıya ait 7 adet sağlıklı, 1 adet kurumuş zeytin ağacının ve muhtelif sayıda kiraz fidanlarının davacıya ait taşınmazın 392 m2’lik bölümünde dağınık vaziyette bulunduğu, taşınmazın vasfının zeytinlik vasfında olmadığı anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere, Medeni Kanunun 683.maddesi, bir şeye malik olan kimse hukuk düzeninin sınırları içinde o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir” hükmünü öngörmüştür. Zeytin ağaçlarının sökülüp kaldırılması 3573 Sayılı Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkındaki Yasa gereğince bazı usul ve esaslara bağlanmıştır. Ne varki, çekişme konusu taşınmaz zeytinlik vasfında olmayıp anılan yasanın burada uygulanmasına yasal olanak yoktur. Davalının eşi A.. T..’ın beyanlarından zeytinleri toplamak suretiyle taşınmaza elattığı sabit olup davacının mülkiyet hakkına değer verilerek elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğinin kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçelerle yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir.

Davacının temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK’un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 04.11.2015 arihinde oybirliğiyle karar verildi.