Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2013/21753 E. 2015/8534 K. 09.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/21753
KARAR NO : 2015/8534
KARAR TARİHİ : 09.06.2015

MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/06/2013
NUMARASI : 2013/223-2013/640

Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, paydaşı olduğu 1410 parsel sayılı taşınmazda yer alan binadaki 1, 2 ve 3 nolu bölümlere ilişkin belediye kayıtlarının, davalının kendisi ile evleneceği vaadi ile kandırılarak, baskı, tehdit sonucunda davalıya devrinin sağlandığını, daha sonra davalının dava dışı kişiden edindiği payın anılan bölümlere ilişkin olduğu şeklinde belediyede işlem yaptırdığını ileri sürerek, çekişmenin giderilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, iddiaların doğru olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Asli Müdahil; davalı Gülbeyaz ‘dan satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak payını ve binadaki 1, 2, 3 numaralı bölümleri satın aldığını, anılan sözleşmeye dayalı olarak açtığı davanın kabulle sonuçlanıp kararın kesinleştiğini belirterek, davanın reddini ve ihtiyati tedbir kararının kaldırılması isteğinde bulunmuştur.
Davanın kabulüne, Asli Müdahilin talebinin reddine ilişkin olarak verilen karar, Dairece; davada çekişmenin giderilmesi dışında istek bulunmadığı halde, HUMK’un 74. (HMK 26.) maddesi gözardı edilerek karar verilmiş olması, ayrıca kısa karara çelişkili olarak gerekçeli karar yazılması ve karardan sonra tedbirin karar kesinleşinceye kadar devamına şeklinde şerh konulmasının yerinde olmadığı gerekçeleriyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyulduktan sonra yapılan yargılama sonunda, davanın kabulü ile elatmanın önlenmesine, belediye kaydının düzeltilerek davacı M.. G.. mirasçıları adına yazılmasına, asli müahilin talebinin reddine karar verilmiştir.
Karar, asli müdahil vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 09.06.2015 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden asli müdahil N.. S.. vekili Avukat gelmedi, temyiz edilen davacılar H..D.. vd. vekili Avukat Ş..B.. geldi, davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen davalı G.. B.. vekili Avukat gelmedi, yokluğuda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

-KARAR-

Dava, çekişmenin giderilmesi isteğine ilişkindir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; elatmanın önlenmesine, belediye kaydının düzeltilerek davacı M.. G.. mirasçıları adına yazılmasına, asli müdahilin talebinin reddine karar verilmiştir.
Hemen belirtilmelidir ki, hükmüne uyulan bozma ilamında izlenmesi gereken yol açıkça belirtilmiş, mahkemece de bozma ilamına uyulduktan sonra yapılan yargılama sonunda yazılı şekilde karar verilmiştir.
Bilindiği üzere; Türk Medeni Kanununun 684. maddesinde; bir şeye malik olan kimse, o şeyin bütünleyici parçalarına da malik olacağı düzenlemesine yer verilmişmiştir.
Somut olayda; davacı 1410 parsel sayılı taşınmazın paydaşlarından olup, davalı G.. B.. da paydaş ise de, satış vaadi sözleşmesi ve ferağa icbar davasının kesinleşmesiyle payı asli müdahil N.. S..’ya geçmiştir. Çekişme konusu taşınmazda davalının kayda dayalı bir hakkı kalmamıştır. Bu hususlar gözetilerek davalı Gülbeyaz’ın çekişmeli taşınmaza elatmasının önlenmesine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur.
Ne var ki, hem istek olmadığı gözetilmeksizin 6100 sayılı HMK’nun 26. maddesi hükmüne aykırı olarak ve hem de paylı mülkiyet üzere kayıtlı taşınmazda tapu kayıtları dışında ikinci bir mülkiyet durumu oluşturacak şekilde belediye kayıtları üzerinde düzeltme kararı verilmiş olması doğru değil ise de, bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün buna ilişkin 4 numaralı bendinin hükümden çıkartılmasına, asli müdahilin temyiz itirazının kabulü ile 6100 sayılı HMK’nin geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HMK’nun 437/2 (6100 sayılı HMK’nun 370/2) maddesi uyarınca hükmün düzeltilmiş bu haliyle ONANMASINA, alının peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 31.12.2014 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz edilenler vekili için 1.100.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin temyiz edenden alınmasına, 09.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.