Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2013/18801 E. 2014/5878 K. 18.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/18801
KARAR NO : 2014/5878
KARAR TARİHİ : 18.03.2014

MAHKEMESİ : KAMAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/07/2013
NUMARASI : 2012/68-2013/210

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..’nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

-KARAR-

Dava , tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacı, kayden malik olduğu 4367 ada 1 parsel sayılı taşınmazını 04.08.2009 tarihinde eşi olan davalıya ölünceye kadar bakma koşulu ile temlik ettiğini, davalının edimlerini yerine getirmediğini ileri sürerek, tapu iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur.
Mahkemece, Kaman Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/69 esas sayılı boşanma dosyasında tarafların eşit kusurlu kabul edilerek boşanmalarına karar verildiği, boşanma davasının açılmasından önce davacının evden ayrıldığı, o tarihten bu yana biraraya gelmedikleri, her iki tarafın geçinemedikleri, geçimsizlikte ve ayrı yaşamakta eşit kusurlu oldukları, bakım akdinin devam etmesinin çekilmez hale geldiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan tüm delillerden; davacının kayden malik olduğu 4367 ada 1 parsel sayılı 745 m² yüzölçümlü bahçeli kargir ev cinsli taşınmazını tapuda 04.08.2009 tarihinde yapılan ölünceye kadar bakma akdi ile davalıya temlik ettiği, davacının 23.03.2012 tarihinde boşanma davası açtığı, Kaman Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/69 E – 2013/49 K sayılı kararıyla tarafların eşit kusurlu kabul edilerek boşanmalarına karar verildiği , kararın temyiz edildiği, henüz kesinleşmediği anlaşılmaktadır.
Boşanma davasının neticesinin TBK’nin 617 (BK’nin 517.) maddesi uyarınca eldeki davanın sonucuna etkili olacağı kuşkusuzdur.
6100 sayılı HMK’nin 165. maddesinde ” Bir davada hüküm verilebilmesi başka bir davaya, idari makamın tespitine yahut dava konusuyla ilgili bir hukuki ilişkinin mevcut olup olmadığına kısmen veya tamamen bağlı ise mahkemece o davanın sonuçlanmasına veya idari makamın kararına kadar yargılama bekletilebilir” hükmü yer almaktadır. Boşanma dava dosyasının sonucu görülmekte olan davanın esası yönünden önem arz ettiğinden o davanın eldeki dava bakımından bekletici sorun olarak kabul edilmesi gereklidir.
O halde Kaman Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/69E-2013/49K sayılı dava dosyasının sonucunun beklenmesi, anılan dava dosyasının içeriğinin toplanan ve toplanacak delillerle birlikte değerlendirilerek oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken değinilen hususlar gözardı edilerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
Davalı vekilinin, bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK’nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer konuların bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 18.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.