Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2013/15820 E. 2014/15595 K. 14.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/15820
KARAR NO : 2014/15595
KARAR TARİHİ : 14.10.2014

MAHKEMESİ : ÇEŞME ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/04/2013
NUMARASI : 2009/179-2013/236

Taraflar arasında görülen ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 14.10.2014 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat R..B.. ile temyiz edilen vekili Avukat C…D….geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakim….. tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Dava, ecrimisil isteğine ilişkindir.
Davacı, davalı ile İzmir 3. Aile Mahkemesi’nin 2006/477 Esas sayılı dosyası ile boşandıkları halde, 12 nolu dükkanı yıllardır tasarruf eden davalının kullanmaya devam ettiğini, boşanma davası açtıktan sonra kira ödemesi konusunda ihtarname gönderdiğini, ancak sonuç alamadığını, yine davalının kendisine ait 35 FH 360 plakalı aracı da ayrı yaşamaya ve boşanmaya rağmen teslim etmeyerek kullanmaya devam ettiğini ileri sürerek, dükkan için ihtar tarihinden itibaren 2 yıl 7 ay karşılığı şimdilik 15.500.-TL, araç için ise şimdilik 1 yıllık 5.000.-TL olmak üzere toplam 20.500.-TL ecrimisilin ihtarname tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesi istekli eldeki davayı açmış, yargılama sırasında vekili 08.05.2012 tarihli oturumda araçla ilgili davalarını atiye terk ettiklerini bildirmiştir.
Davalı ise, iddiaların doğru olmadığını, dükkanı 3. bir kişinin kullandığını, kaldı ki taşınmazın da aracın da gerçekte kendi kazancı ile alındığını, davacının imzasının yeraldığı ”Özel Anlaşmadır” başlıklı belge ile bu durumun sabit olduğunu, katkı payı sebebi ile İzmir 13. Aile Mahkemesi’nin 2006/602 Esas sayılı dosyasından açtığı tapu iptal tescil davasının sonucunun beklenmesi gerektiğini, talep edilen ecrimisilin de fahiş olduğunu belirterek davasının reddini savunmuş, yargılama sırasında araçla ilgili davanın atiye terk edilmesine itirazının bulunmadığını bildirmiştir.
Mahkemece, davacının araçla ilgili davasını atiye bıraktığı gerekçesi ile bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, dükkan yönünden açtığı dava da ise, 01.08.2002 tarihli yazı ve tüm dosya kapsamı neticesinde davacının çekişmeye konu dükkanın maliki olduğu, fakat imzasının yeraldığı belge ile davalıdan herhangi bir hak talep etmeyeceğini bildirdiği, mahkeme kararı ile de dükkanın davalının parası ile alındığının sabit olduğu gerekçesi ile dükkan yönünden ecrimisil isteğinin reddine karar verilmiştir.

Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; kat irtifakı kurulu 5520 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki ecrimisile konu 12 nolu dükkanın 10.02.1998 tarihinde satışa istinaden davacı adına kayıtlı olduğu, karı koca olan tarafların 10.11.2008 tarihinde kesinleşen dava neticesinde boşandıkları anlaşılmaktadır.
Hemen belirtmek gerekir ki; gerek öğretide gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere; ecrimisil, diğer bir deyişle işgal tazminatı, taşınmaz maliki olan hak sahibinin kötü niyetli zilyetten isteyebileceği bir bedeldir.
Somut olaya gelince; davacı kayıt maliki olup, davalının evrak arasına sunduğu altında davacının ismi ve imzasının yeraldığı, tarih yeralmayan ”Özel Anlaşmadır” başlıklı adi belgenin, içeriği itibariyle muvafakat niteliğinde olduğu, bu belge ile davacının ihtarname gönderdiği tarihe kadar davalının taşınmazda oturmasına muvafakat ettiği, ihtarname ile muvafakatini geri aldığı, öte yandan, toplanan delillerden çekişme konusu taşınmazın davalının tasarrufunda bulunduğu açıktır.
Hâl böyle olunca, davacının, davalıya gönderdiği 29.09.2006 tarihli ihtarnamenin tebliğ edildiği 16.10.2006 tarihinden itibaren dava tarihine kadar belirlenecek ecrimisil tutarı üzerinden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile dükkan yönünden ecrimisil isteğinin reddine karar verilmiş olması doğru değildir.
Davacı vekilinin belirtilen nedenlerle temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.’un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 28.12.2013 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 1.100.00.-TL. duruşma avukatlık parasının temyiz edilenden alınmasına, 14.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.