Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2012/5634 E. 2012/8337 K. 03.07.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/5634
KARAR NO : 2012/8337
KARAR TARİHİ : 03.07.2012

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ

Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, paydaşı olduğu 55 parsel sayılı taşınmazdaki binayı kısa bir süre kullanması için davalıya izin verdiğini, ancak davalının taşınmazı harabeye çevirip, vasfını değiştirecek şekilde tadilat ve ilave inşaatlar yaptığını, davalıya taşınmazı boşaltması için ayrıca ecrimisil ödemesi için yapılan uyarılara rağmen taşınmazı boşaltmadığını ileri sürerek, el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteminde bulunmuştur.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, müdahalenin sabit olduğu gerekçesiyle el atmanın önlenmesi davasının kabulüne ; Ecrimisil isteminin reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 3.7.2012 Salı günü saat 9.45’de daireye gelmeleri için taraf vekillerine tebligat yapıldığı halde gelmedikleri anlaşıldı, incelemenin dosya üzerinde yapılmasına, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra Tetkik Hakimi …’in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:

-KARAR-
Dava, çaplı taşınmaza el atamanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkin olup, mahkemece el atmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil isteminin reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacının çekişme konusu taşınmazda dava dışı kişilerle paylı mülkiyet üzere malik olduğu, davalının haklı ve geçerli nedeni bulunmaksızın çekişmeli taşınmazı olaylara dayalı tanık ifadelerine göre 15-20 yıldan beri kullandığı, bu kullanıma kayıt maliklerince karşı konulmadığı ve ihtarname de çekilmediği anlaşıldığına göre, davalının taşınmazı muvafakate dayalı olarak tasarruf ettiği şeklinde değerlendirilmek, başka bir ifade ile taraflar arasında Borçlar Kanununun 299 maddesi (6098 Sayılı T.B.K. 379 m.) hükmü uyarınca sözlü olarak ariyet akdi yapıldığı ve dava açılmakla muvafakatın geri alındığı yani aynı yasanın 304 maddesi gereğince akdin feshedildiği kabul edilmelidir. Buna göre fuzuli şağilin (haksız kullanımın) taşınmaz malikine tasarrufundan dolayı ödemekle yükümlü bulunduğu haksız işgal tazminatı ile sorumlu tutulmasına olanak bulunmadığı gözetildiğinde ecrimisil isteminin reddi bu gerekçe ile ve sonucu itibarıyla doğru olup, davacının temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddi ile hükmün ONANMASINA, 3.7.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.