Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2012/5376 E. 2012/11780 K. 23.10.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/5376
KARAR NO : 2012/11780
KARAR TARİHİ : 23.10.2012

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, murisleri olan … ile halen hayatta olan eşi Refika’nın yarı yarıya maliki oldukları 57 sayılı parsellerini satış suretiyle davalıya devrettiklerini ayrıca davalı ile aralarında kat karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlediklerini, satış işleminin hile, muvazaa ve ehliyetsizlik nedenleriyle geçersiz bulunduğunu ileri sürerek miras payları oranında tapu iptali tescile karar verilmesini istemişler; yargılama sırasında davacılardan Mustafa davadan feragat etmiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddiaların kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı … tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 23.10.2012 Salı günü saat 9.35 de daireye gelmeleri için taraf vekillerine tebligat yapıldığı halde gelmedikleri anlaşıldı, incelemenin dosya üzerinde yapılmasına, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra Tetkik Hakimi … raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Dava, ehliyetsizlik, hile ve muvazaa nedenlerine dayalı pay oranında iptal-tescil isteğine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Davacılar, miras bırakanlarının işlem tarihinde hukuki ehliyetinin olmadığı, hile ile kandırıldığı ve dava dışı kardeşleri ile davalı Kooperetif arasında muvazaalı anlaşma yapıldığı iddialarıyla eldeki davayı açmışlar ve miras payları oranında tapu iptali-tescil isteğinde bulunmuşlardır.
Bilindiği gibi, gerek miras bırakanın ehliyetsizliği ve hileye düşürüldüğü iddialarının, gerekse dava dışı mirasçının davalı ile yaptığı genel muvazaa sonucu terekeyi zarara uğrattığı iddiasının murisle bağlantılı olarak ve murise teban açılacak davalarla ileri sürülebileceği, bir ya da bir kaç mirasçının tek başına ve kendi miras payları oranında dava açabilmelerine TMK’nun 701 ve 702. maddeleri karşısında yasal olanak bulunmadığı kuşkusuzdur.

Hal böyle olunca, davanın başından itibaren dinlenemiyeceği göz önünde tutulduğunda, mahkemenin ret kararı sonucu itibariyle doğrudur.
Davacının temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerinde değildir. Reddiyle, hükmün ONANMASINA,23.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.