Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2012/13074 E. 2013/468 K. 21.01.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/13074
KARAR NO : 2013/468
KARAR TARİHİ : 21.01.2013

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasında görülen davada;
Davacı Hazine, Köy Yerleşim Komisyonu’nun 13.10.1997 tarih ve 31 sayılı kararı ile ilave köy yerleşim alanı uygulama sahası içerisinde kalan ve mera vasıflı iken 4342 sayılı Mera Kanunu’nun 14/1-D maddesi uyarınca tahsis amacı değişikliğinin uygun olduğu İl Mera Komisyonu tarafından 08.06.2007 tarihinde kabul edilerek Hazine adına tescil edilen taşınmazlardan 197 parsel sayılı taşınmazın ifraz edilip, 204 ada 1 ve 2 sayılı parsellerin oluşturulduğunu 05.02.2009 tarih ve 9 sayılı Köy Yerleşim Alanı Komisyonu’nun kararıyla davalı … adına tescillerinin yapıldığını, ancak yasa gereğince görüşü sorulan Maliye Bakanlığı’nın bildirmiş olduğu hususların yerine getirilmediğini, oysa taşınmazların Maliye Bakanlığı’nın değerlendirilmesi sonucunda verilecek onay doğrultusunda davalıya devrinin gerektiğini ileri sürerek, tapu iptali ve Hazine adına tescil isteğinde bulunmuştur.
Davalı, yasal hükümlere göre verilen idari kararlarla mera vasfı kaldırılarak Hazine adına tescil edilen taşınmazların köylünün ihtiyacı nedeniyle köy tüzel kişiliğine devredildiğini, idari karar tarihleri itibariyle mevcut kanuni düzenlenmelere uygun olarak işlem yapıldığını, tescil dayanağı idari kararın idari yargı yerinde iptal edilmedikçe tapu iptal ve tescil davası açılamayacağını, kaldı ki Hazine temsilcisinin karşı oyuyla verilen komisyon kararına karşı itiraz edilmediğinden tescilin illeti olan kararın kesinleştiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davanın kabulüne ilişkin karar Dairece;”… somut olayda, çekişmeli taşınmazların öncesi harman yeri olduğundan ve yasa uyarınca köy yerleşme planının onayı ile bu vasfını kendiliğinden kaybedeceğinden, 442 sayılı Köy Kanunu’nun Ek 12. maddesinin 2. fıkrasına göre uygulama için Maliye Bakanlığından görüş alınması gerekmez. Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, taşınmazların önceki niteliği gözardı edilerek ve Hazinenin özel mülkiyetindeki yerlerdenmiş gibi yanılgılı değerlendirmeyle yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir….” denilmek suretiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda ise davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı Hazine vekilince süresinde temyiz edilmiş olmakla;Tetkik Hakimi …’nun raporu okundu,düşüncesi alındı.Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-

Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Davacı Hazine’nin temyiz itirazı yerinde değildir. Reddi ile usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13. maddesinin j. Bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına, 21.1.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.