YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/9749
KARAR NO : 2011/13513
KARAR TARİHİ : 22.12.2011
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, 906 ada 2 parsel sayılı taşınmazda ½ oranında paydaşı olduğunu, ancak davalı hakkında yürütülen icra takibi nedeniyle Tapu Sicil Müdürlüğünce taşınmazın tamamının Fikret’e ait olduğu şeklinde bilgi verilmesi sonucunda tamamının cebri icra ile davalı …’ye satıldığını, davalı … adına oluşan sicilin yolsuz olduğunu ileri sürerek, çekişme konusu taşınmazın ½ payının iptali ile adına tesciline, olmadığı taktirde tazminata karar verilmesini istemiş, yargılama sırasında tazminat talebini ıslah etmiştir.
Davalı …, çekişme konusu taşınmazı tapu kayıtlarına ve ihale ilanlarına güvenerek iyiniyetle iktisap ettiğini, iyiniyetinin korunması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı …, kurumun ilk sırada sorumlu olmadığını belirterek davanın reddini savunmuş, davalı … ise davacının taşınmazda paydaşlığının doğru olduğunu belirtmiştir.
Mahkemece, davalı …’nin taşınmazı iyiniyetle iktisap ettiği ve iktisabının korunması gerektiği nedeniyle tapu iptal tescil isteğinin reddine, tazminat isteğinin kısmen kabulüne ve davalılar Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü ve Fikret’den müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
Karar, davacı … davalı … vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi …’in raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü.
-KARAR-
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, çekişmeli taşınmazda davacının gerçekte ½ payı bulunmasına karşın, diğer paydaşın borcundan ötürü taşınmazın tamamının ihaleye çıkartılarak davalı …’ye satıldığı, gerçek paydaşlık durumunun sicile yansıtılmamasında tapu memurunun kusurlu olabileceği gözetildiğinde, Hazine’nin kusursuz sorumlu olması nedeniyle ilgili kuruma husumet düşeceği, davalı …’nin ihaleye katılımında ve taşınmazı ediniminde herhangi bir dahli bulunmadığı ve bilen veya bilmesi gereken konumda olmadığı, böylece TMK’nun 1023. maddesinin koruyuculuğundan yararlanacağı, bilimsel yöntemlere uygun biçimde belirlenen tazminat miktarının ıslah ile artırılan bölümüne ıslah tarihinden geçerli olmak üzere faiz yürütülmesinde de yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gibi, icra ihalesi sonucu mülkiyetinin yitirildiği tarih esas alınarak tazminat miktarının tespit edilmesi de doğru olduğuna göre, davacı … davalı …’nün temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün (6100 sayılı HMK.’nın geçici 3/2. maddesi gereğince) ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13. maddesinin j. Bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına, 22.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.