Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2011/9500 E. 2011/12312 K. 06.12.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/9500
KARAR NO : 2011/12312
KARAR TARİHİ : 06.12.2011

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, miras bırakanları Mehmet …’in 285 ve 296 parsel sayılı taşınmazlardaki paylarını kız çocuklarından mal kaçırmak amacıyla davalı oğulları ve torunları tarafından kurulan davalı kooperatife satış suretiyle muvazaalı temlik ettiğini ileri sürerek, satışın iptali, birleşen dava ile de miras payları oranında tescil isteğinde bulunmuşlardır.
Davalılar, iddiaların yersiz olduğunu, taşınmazların bedeli karşılığı satın alındığını bildirip davanın reddini savunmuşlardır.
Davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, Dairece;”davada tapu kaydının iptali istenildiği, ancak tescil istenilmediği belirtilerek davacılara tescil bakımından dava açma konusunda imkan tanınması ve eldeki dava ile birleştirilerek karar verilmesi” gerekçesiyle esasa girilmeden bozulmuş, mahkemece bozma ilamı uyarınca açılan tescil davası bu dava ile birleştirilmiş ve yapılan yargılama sonucu davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalılar vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 06.12.2011 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz edenler vekili Avukat … ile temyiz edilenler vekili Avukat … geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-

Hükmüne uyulan bozma ilamı gereğince açılan tescil davası eldeki dava ile birleştirilmiş ve yapılan araştırma inceleme neticesinde miras bırakanın davalı mirasçıların üyesi olduğu kooperatife satış suretiyle yapmış olduğu temliki işlemlerin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu belirlenmek suretiyle tapu iptali ve tescil isteğinin kabul edilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. O halde davalıların sair temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine;
Ancak, asıl davada tapu iptali isteminin yanında sehven yer verilmeyen tescil talebine, bu defa birleşen davada yer verilerek bu eksikliğin giderildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda asıl dava ile birleşen davanın birbirini tamamlayan nitelik taşıdığı, tescil isteği olmaksızın tapu iptali davasının (bazı özel durumlar dışında) dinlenilmesine olanak bulunmadığı, ayrıca çekişmenin aynı hukuki nedene dayalı ve aynı taşınmazlara ilişkin bulunmasına nazaran, hukuk tekniği açısından bağlantılı ve tek dava olduğu gözetilerek, tek avukatlık parası alınmasıyla yetinilmesi gerekirken birleşen dava yönünden de avukatlık parasına hükmedilmiş olması isabetsizdir.
Anılan bu husus yeniden yargılamayı gerekli kılmadığından hüküm fıkrasındaki “Birleşen dava yönünden de 1200,00.-TL ücreti vekaletin davalılardan alınarak davacılara verilmesine” İbaresinin çıkarılmasına, hükmün bu şekliyle 6100 sayılı HMK.’nun 183.maddesi (HUMK.’nun 80.md.), 6100 sayılı HMK.’nın geçici 3/2. maddesi gereğince DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alının peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 03.12.2010 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz edilen vekili için 825.00.-TL. duruşma avukatlık parasının temyiz edenden alınmasına, 06.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.