Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2011/8512 E. 2011/11113 K. 31.10.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/8512
KARAR NO : 2011/11113
KARAR TARİHİ : 31.10.2011

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-YIKIM-ECRİMİSİL

Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, 18756 ada 10 parsel sayılı taşınmazda davalı ile imar uygulaması sonucunda paydaş olduklarını, davalının ağaç dikmek, kömürlük inşa etmek ve duvar örmek suretiyle taşınmaza müdahale edildiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisile karar verilmesi isteminde bulunmuştur.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın Kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, taraf vekilleri tarafından süresinde duruşma istemli temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi …’in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, duruşma istemi değer yönünden reddedilip, gereği görüşülüp, düşünüldü.

-KARAR-

Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil istekleriyle Sulh Hukuk Mahkemesine açılmış, mahkemece verilen görevsizlik kararı 14.01.2010 tarihinde kesinleşmiş, davacı tarafından 23.02.2010 tarihinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi istenilmiştir.
Bilindiği üzere; görevsizlik kararı veren mahkeme bu kararında dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesine karar vermekle yetinir. Dava dosyasını kendiliğinden (resen) görevli mahkemeye gönderemez. Dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi ve davaya görevli mahkemede devam edebilmesi için görevsizlik kararının kesinleşmesinden itibaren 10 gün içinde davacının görevli ya da görevsizlik kararı veren mahkemeye başvurarak davalıya tebligat yaptırması gerekir.(HUMK.nun 193 maddesi) 10 günlük süre hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece resen gözetilir. Nitekim 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK’nın 20.maddesi ile de buna mumasil hüküm getirilmiştir.
Somut olayda, görevsizlik kararının kesinleşmesinden itibaren 10 günlük hak düşürücü süre geçtikten sonra davacı tarafından 23.02.2010 tarihinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi için müracaat edilmiştir.
Hal böyle olunca; 1086 Sayılı HUMK.nun 193. (6100 sayılı HMK’nın 20.) maddesi dikkate alınarak davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken değinilen husus göz ardı edilerek işin esası bakımından yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
Tarafların bu yönlere ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesine göre) HUMK.’nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 31.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.