YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/1287
KARAR NO : 2011/6805
KARAR TARİHİ : 07.06.2011
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, miras bırakanları … …’in davalı oğlu …’e intikalini sağlamak amacıyla 170 ada 19 parsel sayılı taşınmazını aracı kıldığı akrabası diğer davalı …’e bedelsiz temlik ettiğini, taşınmazın … tarafından …’ya, …’dan da …’e devredildiğini, satışların muvazaalı olduğunu ileri sürüp, tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tescilini, olmazsa bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemişlerdir.
Davalı …, muris tarafından davalı …’in oğlu …’e bağış olarak verilmek istenen taşınmazı tapuda devraldığını, gerçek bir satış işlemi olmadığı için herhangi bir bedel ödemediğini, yine …’in isteği üzerine …’in işçisine vekalet verdiğini, işlemlerin muvazaalı yapıldığını, davacıların iddialarının doğru olduğunu, hiçbir bedel alıp vermediği için bedele yönelik davanın reddini savunmuş, davalı …, iddianın doğru olmadığını, kendisine husumet düşmediğini, davalılar … ve … ise tapuya güvenerek iyiniyetle satın alan kişiler olduklarını bildirip davanın reddini savunmuşlardır.
Davanın reddine dair verilen karar, Dairece; “…miras bırakan tarafından yapılan temlikin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu öte yandan son kayıt malikinin de iyiniyetli olmadığı ve T.M.K.’nun 1023. maddesinin koruyuculuğundan yararlanamayacağı, bu durumda davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle …”bozulmuş, mahkemece hükmüne uyulan bozma ilamı gereğince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalılar … ve … vekilleri tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 07.6.2011 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı asil … ile vekili Avukat … , temyiz edilen davacılardan … ile vekili Avukat … geldiler, davetiye tebliğine rağmen diğer temyiz eden davalı vekili avukat gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Mahkemece, hükmüne uyulan bozma ilamı gereğince miras bırakan tarafından davalıya yapılan temlikin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunun kabul edilmesi ve benimsenmesi suretiyle davacıların miras payları oranında tapunun iptal ve tesciline karar verilmiş olması doğrudur. Davalıların bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine. Ancak yargılama aşamasında keşfen saptanan ve iptaline karar verilen taşınmazın davacıların payına düşen değeri üzerinden noksan harç ikmal edilmediği ve dava dilekçesinde gösterilen dava değer üzerinden taraf yararına avukatlık ücreti tayin ve takdir edilmesi gerekirken keşfen saptanan ve harcı ikmal edilmeyen değer üzerinden fazla avukatlık ücreti tayin ve taktir edilmesi doğru değildir. Ne varki, anılan bu husus yargılamanın tekrarını gerektirmediğinden hüküm fıkrasının 4. bendinde “…1800. 00 TL …”avukatlık ücretinin “…1320.00.-TL …” olarak düzeltilmesine hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 03.12.2010 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz edilen vekili için 825.00.-TL. duruşma avukatlık parasının temyiz edenden alınmasına, 07.6.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.