Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2011/11730 E. 2012/381 K. 19.01.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/11730
KARAR NO : 2012/381
KARAR TARİHİ : 19.01.2012

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ VE ECRİMİSİL

Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, 07.12.2010 tarihinde satın aldığı mesken nitelikli 4 nolu bağımsız bölümü haksız yere davalının işgal ettiğini, noter kanalı ile ihtar gönderdiği halde sonuç alamadığını ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve ecrimisile karar verilmesini istemiş, yargılama sırasında taşınmazın tahliye edilerek anahtarın 28.03.2011 tarihinde teslim edildiğini, ecrimisil isteğinden de feragat ettiğini bildirmiştir.
Davalı, savunma getirmemiştir.
Mahkemece, ecrimisil isteğinin feragat sebebi ile reddine, yargılama sırasında taşınmazın davacıya teslim edildiği ve elatmanın önlenmesi talebinin konusuz kaldığı gerekçesi ile esas hakkında karar verilmesine yerolmadığına karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi …’ın raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü.

-KARAR-

Dava; çaplı taşınmaza elatmanı önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir.
Mahkemece, ecrimisil isteğinin feragat sebebi ile reddine, elatma isteğinin konusuz kaldığı gerekçesi ile esas hakkında karar verilmesine yerolmadığına karar verilmiştir.
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayanağı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle; çekişmeli yer boşaltılmış olsa bile, anahtarı davacıya teslim edilmemiş ise müdahale devam edeceğinden çekişme konusu yerin anahtarının dava açıldıktan sonra yargılama sırasında davacı tarafa teslim edildiği ve o tarihe kadar davalının elatmasının devam ettiği belirlenmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davalı vekilinin bu yönlere ilişkin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.
Ancak; deliller toplanmadan önce elatma isteğinin konusuz kalması sebebi ile karar verilmesine yerolmadığına karar verildiği halde, davacı taraf lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tanifesi’nin 6. maddesi hükmü uyarınca tarife hükümleriyle belirlenen vekalet ücretinin yarısı verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile tarifeyle belirlenen avukatlık parasının tamamına hükmedilmesi doğru olmadığı gibi, maktu karar ilam harcı yerine nispi karar ilam harcı alınması da isabetsizdir.
Ne varki, anılan bu hususlar yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından, yerel mahkeme kararının hüküm fıkrasının; 3. bendinde yeralan ” Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 7.630.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile kendisini vekil ile temsil ettiren davacıya verilmesine ” ibaresinin hüküm fıkrasından çıkartılarak, yerine ” karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6. maddesi dikkate alınarak hesaplanan 3.775.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile kendisini vekil ile temsil ettiren davacıya verilmesine ” ibaresinin yazılmasına, yine hükmün 4. bendindeki ” Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 4.276.-TL harçtan peşin alınan 1.081.-TL harcın mahsubu ile bakiye 3.195.-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına ” ibaresinin hüküm fıkrasından çıkartılarak, yerine ” Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 18,40.-TL harcın peşin alınan 1.081.-TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.062,60.-TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine ” ibaresinin yazılmasına, hükmün 5. bendinde yeralan ” Davacı tarafından peşin yatırılan 1.081.-TL harcın yargılama giderlerinden sayılarak davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine ” ibaresinin ise hüküm fıkrasından çıkartılmasına, hükmün bu şekliyle 1086 sayılı HUMY’nın 436/2 (6100 sayılı HMY’nın 370/2) ve 6100 sayılı HMK’nın geçici 3/2. maddesi yollaması ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 19.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.