Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2011/10382 E. 2012/207 K. 17.01.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/10382
KARAR NO : 2012/207
KARAR TARİHİ : 17.01.2012

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, miras bırakan babaları …’ın 715 ada 8 parsel sayılı taşınmazdaki payını mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla ikinci eşinden ölen davalı erkek çocuklarına satış suretiyle muvazaalı temlik ettiğini ileri sürerek tapu iptali, muris adına tescil,ecrimisil veya tenkis isteklerinde bulunmuşlardır.
Davalılar, iddiaların yersiz olduğunu bildirip davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, temliki işlemin gerçek iradeyi yansıtmadığını, danışıklı ve muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalılar ve bir kısım dahili davalılar vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 17.01.2012 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılar …,…,… vekili Avukat … geldi, davetiye tebliğine rağmen dahili davalılar, vekili Avukat … ile temyiz edilenler vekili,Avukat gelmediler, yokluklarında duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

-KARAR-

Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali, tescil, ecrimisil veya tenkis isteklerine ilişkin olup mahkemece yapılan araştırma ve inceleme sonucunda, miras bırakanın, çekişmeli 8 parsel sayılı taşınmazdaki payını davalı oğullarına mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı temlik ettiği ve ecrimisil koşullarının oluştuğu kanıtlanmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. O halde davalıların sair temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine;
Ancak, 4721 sayılı TMK. nun 28. maddesi uyarınca ölümle hukuki şahsiyet son bulur. Diğer taraftan kamu düzenine ilişkin bulunan sicil tutma ilkesi gözetildiğinde hâkimin doğru sicil tutmakla yükümlü bulunacağı da tartışmasızdır. O halde mahkemece dosyada bulunan muris …’a ait veraset ilamına göre tüm mirasçılar adına payları oranında tescil hükmü kurulması gerekirken ölü kişi adına tescil kararı verilmiş olması doğru değildir.
Ancak, anılan bu husus yeniden yargılamayı gerekli kılmadığından hüküm fıkrasının 1. bendinin sonundaki ‘……muris adına tesciline ’ İbaresi çıkarılarak yerine ‘……muris … mirasçıları adına miras payları oranında tesciline’ ibaresinin konulmasına, hükmün bu şekliyle hükmün bu şekliyle 1086 sayılı HUMY’nın 438/2. (6100 sayılı HMY’nın 370/2) ve 6100 sayılı HMK’nın geçici 3/2. maddesi yollaması ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 17.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.