Yargıtay Kararı 1. Hukuk Dairesi 2009/13958 E. 2010/2023 K. 25.02.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/13958
KARAR NO : 2010/2023
KARAR TARİHİ : 25.02.2010

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : VASİYETNAMENİN İPTALİ-TENKİS
Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, miras bırakanları …’ın tüm mal varlığını davalı kızına vasiyet ettiğini, vasiyetnamenin yasal koşulları taşımadığını ileri sürerek vasiyetnamenin iptali veya tenkis isteğinde bulunmuştur.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, vasiyetnamenin iptali isteminin reddine, tenkis isteğinin kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi …’un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.

-KARAR-
Dava vasiyetnamenin iptali veya tenkis isteğine ilişkindir.
Mahkemece tenkis isteği yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden, tarafların miras bırakanı …’ın tüm mal varlığını davalı kızına 02. 11. 2003 tarihinde el yazısı ile düzenlediği vasiyetname ile vasiyet ettiği, vasiyetnamenin Almanya’da Sulh Hukuk Mahkemesinde 20.1. 2006 tarihinde açıldığı, davacıların vasiyetnamenin yasal unsurları taşımadığını miras bırakanın iradesine uygun olarak düzenlenmediğini,saklı paylarının ihlal edildiğini ileri sürerek eldeki davayı açtıkları anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere, yabancı mahkemelerden hukuk davalarına ilişkin olarak verilmiş ve o devlet kanunlarına göre kesinleşmiş bulunan ilamların Türkiyede icra olunabilmesi Türk mahkemesi tarafından tenfiz kararı verilmesine bağlıdır.
Ne var ki, davaya konu vasiyetname Almanya’da açılmış, ancak Türkiye’de tenfiz edilmemiştir.
O halde, vasiyetnamenin tenfizi için önel verilmesi, vasiyetname açılmasına ilişkin Alman Sulh Hukuk Mahkemesine ait ilamın tenfizi sağlandıktan sonra işin esasına girilmesi ve tenkis hesaplamasının yapılması gerekirken değinilen yön üzerinde durulmaksızın yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir. Kabule görede 1 nolu parseldeki miras bırakanın payının değerlendirilmesinde hata yapılması, taşınmazların bölünüp bölünemeyeceği belirlenmeden tercih hakkının sorulması da yerinde değildir.
Davalının bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.’nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 25.2.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.