Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2023/964 E. 2023/4322 K. 19.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/964
KARAR NO : 2023/4322
KARAR TARİHİ : 19.06.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekilinin temyiz istemi yönünden; katılanın kadın, çocuk veya sanığın aile bireylerinden biri durumunda olmadığı belirlenmekle 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’un (6284 sayılı Kanun) 2 nci maddesi ile 20 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının suçtan zarar gören sıfatının bulunmadığı, bu itibarla sanık hakkında açılan kamu davasına 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 237 nci maddesinin birinci fıkrası gereği katılma hakkına sahip olmadığından temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerektiği belirlenmiştir.

Katılan … vekili ve sanık müdafiinin temyiz istemleri yönünden; sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 … maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 … maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Kanun’un 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve

yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, 1412 sayılı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. … 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 05.03.2014 tarihli kararının Yargıtay 1. Ceza Dairesi tarafından bozulması üzerine verilen, 28.06.2019 tarihli ve 2017/528 Esas, 2019/292 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, 87 nci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi ve aynı maddenin aynı fıkrasının son cümlesi, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

2. … 4. Ağır Ceza Mahkemesinin, 28.06.2019 tarihli ve 2017/528 Esas, 2019/292 Karar sayılı kararının katılan vekili ve sanık müdafii tarafından temyizi üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesinin, 07.06.2021 tarihli ve 2021/8613 Esas, 2021/9897 Karar sayılı ilâmıyla özetle sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin birinci fıkrası gereği belirlenen temel cezadan aynı Kanun’un aynı maddesinin üçüncü fıkrasının (e) bendi gereği arttırım yapılmayarak eksik ceza tayin edilmesi, gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.

3. … 4. Ağır Ceza Mahkemesinin, 18.01.2022 tarihli ve 2021/320 Esas, 2022/7 Karar sayılı kararıyla, sanık hakkında neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, aynı maddenin üçüncü fıkrasının (e) bendi, 87 nci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 3 yıl 9 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Vekilinin Temyiz Sebepleri
1. Sanık hakkında eksik ceza belirlendiğine,
2. Kurum lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğine,
İlişkindir.

B. Katılan … Vekilinin Temyiz Sebepleri
1. Sanığın eyleminin öldürmeye teşebbüs suçu kapsamında kaldığına,
2. Sanık hakkında haksız tahrik hükmünün uygulanmaması gerektiğine,
3. Vesaire,
İlişkindir.

C. Sanık Müdafiinin Temyiz Sebepleri
1. Sanığın yaralamaya yönelik eyleminin bulunmadığına,
2. Vesaire,
İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Aralarında husumet bulunan sanık ile katılanın olay günü karşılaşması neticesinde çıkan tartışmada, kendisine hakaret eden katılana silahtan sayılan bir sopa ile vurduğu ve katılanın adli raporda belirtildiği üzere basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek, yaşamını tehlikeye sokacak, kemik kırıklarının hayat fonksiyonlarını orta (2 nci) derece etkileyecek şekilde yaraladığı, sanığın eylemini engel sebep bulunmaksızın sona erdirdiği, sanık ile katılan arasındaki husumetin niteliği, olayın ani gelişmesi, engel sebep olmadığı halde sanığın eylemine devam etmemesi, katılanın yaralanmasının niteliği nazara alındığında sanığın suçta kullandığı cismin katılanın soruşturmadaki beyanından da anlaşılacağı üzere silahtan sayılan bir sopa olduğu dikkate alındığında sanığın eyleminin katılanın kendisine hakaret etmesi nedeniyle haksız tahrik altında katılanın yaşamını tehlikeye sokacak ve vücudunda kemik kırığı oluşacak şekilde neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçunu oluşturduğu kabul edilerek buna göre uygulama yapıldığı anlaşılmıştır.

2. Sanığın savunmaları, katılan beyanı, tanık anlatımları dava dosyasında bulunmaktadır.

3. Sanığın eylemi neticesinde katılanda meydana gelen yaralanmaya ilişkin olarak Adlî Tıp Kurumu Başkanlığı … Adlî Tıp Şube Müdürlüğünce tanzim olunan, 07.02.2013 tarihli adlî muayene raporunda özetle; sağ göz konjonktivasında hemoraji ile sağ şakakta şişlik, sağ periorbitalde hematom ve sağ orbita üst lateral duvarda (frontal kemik proçesindeki) kırıkla birlikte izlenen travmanın, kafa kubbe klemiklerinden frontal kemik sınırları içerisine girdiğinden kişinin yaşamını tehlikeye soktuğu, kemik kırıklarının hayat fonksiyonlarına etkisinin orta (2 nci) derecede etkileyecek nitelikte olduğu, sol göz kapağında hematom ve sıyrıklar, sol göz periorbitalde ekimoz olarak tespit ve tarif edilen lezyonların her birinin basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek nitelikte olduğu görüşünün bildirildiği tespit edilmiştir.

4. Mahkemece, Hukukî Süreç başlığı altında (2) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmına uyulmasına karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
A. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Vekilinin Temyiz İstemi Yönünden
Katılanın kadın, çocuk veya sanığın aile bireylerinden biri durumunda olmadığı belirlenmekle 6284 sayılı Kanun’un 2 nci maddesi ile 20 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının suçtan zarar gören sıfatının bulunmadığı, bu itibarla sanık hakkında açılan kamu davasına 5271 sayılı Kanun’un 237 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca katılma hakkını haiz olmadığı anlaşılmakla, aynı Kanun’un 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği sanık hakkındaki hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunmadığı anlaşılmakla, adı geçen Kurum’un temyiz isteğinin reddine karar vermek gerektiği anlaşılmıştır.

B. Katılan … Vekilinin Temyiz İstemi Yönünden
1. Suç Vasfı
Aralarında husumet bulunan sanık ile katılan karşılaştığında çıkan tartışmada, kendilerine hakaret eden katılana sanığın niteliği belirli olmayan cisimle vurduğu, katılanın göz bölgesine aldığı darbelerle sağ orbita üst lateral duvarda hayati fonksiyonlarını 2 nci derece etkileyen kemik kırığına ve hayati tehlike geçirmesine neden olduğu, eylemin engel sebep bulunmaksızın sona erdiği anlaşılan olayda, sanık ile katılan arasındaki husumetin niteliği, olayın ani gelişmesi, engel sebep olmadığı halde sanığın eylemine devam etmemesi, katılanın yaralanmasının niteliği dikkate alındığında, sanığın kastının yaralamaya yönelik olduğunun kabulünde isabetsizlik görülmediğinden, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2. Haksız Tahrik
Mahkemece bu durumun tartışıldığı, katılanın kendisine hakaret etmesi nedeniyle sanığın eylemini gerçekleştirdiğinin kabul edilerek sanık lehine haksız tahrik hükmünün uygulanmasında isabetsizlik görülmediğinden, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

C. Sanık Müdafiinin Temyiz İstemi Yönünden
Sanık müdafii sanığın katılana yönelik yaralama eylemi bulunmadığını, katılan ile birlikte yere düştüklerini savunmuş ise de; katılanın aşamalardaki beyanları ile bu beyanlar ile uyumlu adlî muayene raporunun içeriği karşısında sanığın eyleminin sübuta erdiği anlaşılmakla, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

D. Vesair
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşılmakla katılan … vekili ve sanık müdafiinin diğer temyiz sebepleri de yerinde görülmemiştir.

V. KARAR
A. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Vekilinin Temyiz İstemi Yönünden
Gerekçe bölümünde (A) paragrafında açıklanan nedenle, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekilinin temyiz isteğinin, 1412 sayılı Kanun’un 317 nci maddesi gereği, değişik gerekçe ile Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle REDDİNE,

B. Katılan … Vekili ve Sanık Müdafiinin Temyiz İstemleri Yönünden
Gerekçe bölümünde (B), (C) ve (D) paragraflarında açıklanan nedenlerle … 4. Ağır Ceza Mahkemesinin, 18.01.2022 tarihli ve 2021/320 Esas, 2022/7 Karar sayılı kararında katılan … vekili ve sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden

herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

19.06.2023 tarihinde karar verildi.