Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2023/7833 E. 2023/7203 K. 27.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/7833
KARAR NO : 2023/7203
KARAR TARİHİ : 27.11.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2022/543 E., 2023/12 K.
SUÇ : Kasten yaralama
KARAR : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması

… 15. Asliye Ceza Mahkemesinin, 09.01.2023 tarihli ve 2022/543 Esas, 2023/12 Karar sayılı kararı ile hükümlü hakkında basit yargılama usûlü uygulanması suretiyle kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (a) bendi, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 251 … maddesinin üçüncü fıkrası, 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin birinci fıkrası, 58 …

maddesinin altıncı fıkrası uyarınca 6 ay 22 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, cezanın ikinci kez mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ilişkin hükmün, itiraz edilmeksizin 14.03.2023 tarihinde usûlüne uygun şekilde kesinleştiği belirlenmiştir.

Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 17.08.2023 tarihli ve 2023/16179 sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 26.09.2023 tarihli ve KYB-2023/93773 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü:

I. İSTEM
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 26.09.2023 tarihli ve KYB-2023/93773 sayılı kanun yararına bozma isteminin;
“7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun (7201 sayılı Kanun) ‘Tebellüğ edecek şahsın hasım olması’ başlıklı 39. maddesindeki ‘Bu kanun hükümlerine göre kendilerine tebliğ yapılması caiz olan kimselerin o davada hasım olarak alakaları varsa muhatap namına kendilerine tebliğ yapılamaz.’ şeklindeki,
5271 sayılı Kanun’un 251/2. maddesinde, ‘Basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verildiği takdirde mahkemece iddianame; sanık, mağdur ve şikâyetçiye tebliğ edilerek, beyan ve savunmalarını on beş gün içinde yazılı olarak bildirmeleri istenir. Tebligatta duruşma yapılmaksızın hüküm verilebileceği hususu da belirtilir. Ayrıca, toplanması gereken belgeler, ilgili kurum ve kuruluşlardan talep edilir’ şeklindeki düzenlemeler nazara alındığında, mahkemesince sanığın savunmasının tespiti için yapılan tebligatın müşteki olan aynı konutta ikamet eden eşi Sena Öğe’ye 25.10.2021 tarihinde tebliğ edildiği, bu haliyle yapılan tebliğin usulsüz olduğu, mahkemesince kovuşturma aşamasında usûlüne uygun şekilde savunması tespit edilmeyen sanık hakkında savunma hakkı kısıtlanmak suretiyle yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.”
Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.

II. GEREKÇE
5271 sayılı Kanun’un, Basit yargılama usûlü başlıklı 251 … maddesinin inceleme konusu ile ilgili ikinci fıkrası; “Basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verildiği takdirde mahkemece iddianame; sanık, mağdur ve şikâyetçiye tebliğ edilerek, beyan ve savunmalarını on beş gün içinde yazılı olarak bildirmeleri istenir. Tebligatta duruşma yapılmaksızın hüküm verilebileceği hususu da belirtilir. Ayrıca, toplanması gereken belgeler, ilgili kurum ve kuruluşlardan talep edilir.” şeklinde düzenlenmiştir.

Bu kapsamda inceleme konusu dava dosyasının değerlendirilmesinde; hükümlü hakkında açılan davanın basit yargılama usulüne göre yürütülmesine karar verildiği belirlenmekle hükümlüye savunmasını bildirmesi için yapılan tebliğ işleminin 7201 sayılı Tebligat Kanunu (7201 sayılı Kanun) hükümlerine uygun olmadığı anlaşılmıştır.

Şöyle ki 7201 sayılı Kanun’un “Tebellüğ edecek şahsın hasım olması” başlıklı 39 uncu maddesinde belirtilen;
“Bu kanun hükümlerine göre kendilerine tebliğ yapılması caiz olan kimselerin o davada hasım olarak alakaları varsa muhatap namına kendilerine tebliğ yapılamaz.”
Şeklindeki düzenlemeye aykırı olacak şekilde hükümlü adına tebliğe çıkarılan ihtarın incelenen dosyada şikâyetçi olması nedeniyle hasım olan şikâyetçiye tebliğ edildiği belirlenmiştir.

Hükümlüye çıkarılan tebligatın usûlüne uygun yapılmadığı dikkate alınmadan yargılamaya devam edilerek savunma hakkının kısıtlanması suretiyle mahkûmiyet kararı verilmesi, Kanun’a aykırı olup kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür.

III. KARAR
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,

2. … 15. Asliye Ceza Mahkemesinin, 09.01.2023 tarihli ve 2022/543 Esas, 2023/12 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,

5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca gerekli işlemin yapılması için dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

27.11.2023 tarihinde karar verildi.