Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2023/7502 E. 2023/7169 K. 24.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/7502
KARAR NO : 2023/7169
KARAR TARİHİ : 24.11.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI 2023/669 değişik iş
KARAR :İtirazın reddine
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması

Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da kullanmak suçundan Bergama 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 09.12.2021 tarihli ve 2020/605 Esas, 2021/835 Karar sayılı kararı ile 1 yıl 8 ay hapis cezasına hükümlü …’in, bu cezasının infazı sırasında, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 105/A maddesi gereğince cezasının koşullu salıverilme tarihine kadar olan kısmının denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına dair Bergama İnfaz Hâkimliğinin 16.06.2022 tarihli ve 2022/1294 Esas, 2022/1289 Karar sayılı kararını müteakip, hükümlü hakkında alt sınırı bir yıl veya daha fazla hapis cezasını gerektiren kasıtlı bir suçtan dolayı Bergama Cumhuriyet Başsavcılığının 07.02.2023 tarihli ve 2023/460 sayılı iddianamesi ile kamu davası açıldığından bahisle, Bergama Cumhuriyet Başsavcılığınca

hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderilmesi hususunda değerlendirilme yapılmasına yönelik talepte bulunulması üzerine, hükümlünün Covid-19 tedbirleri kapsamında izne gönderildiği, iznin 31.07.2023 tarihine kadar uzatıldığı cihetle denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına başlanamadığı gerekçesiyle talebin reddine dair Bergama İnfaz Hâkimliğinin 21.03.2023 tarihli ve 2023/608 Esas, 2023/602 Karar sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Bergama Ağır Ceza Mahkemesinin 10.04.2023 tarihli ve 2023/669 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;

Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 12.07.2023 tarihli ve 94660652-105-35-11324-2023-Kyb sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 04.09.2023 tarihli ve 2023/86750 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü;

I. İSTEM
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 04.09.2023 tarihli ve 2023/86750 sayılı kanun yararına bozma isteminin;
“ 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 105/A maddesinin yedinci fıkrasında yer alan, “(Yeniden Düzenleme:14.4.2020-7242/46 md.) Hükümlü hakkında denetimli serbestlik tedbiri uygulanmaya başlandıktan sonra işlediği iddia olunan ve cezasının alt sınırı bir yıl veya daha fazla hapis cezasını gerektiren kasıtlı bir suçtan dolayı kamu davası açılmış olması hâlinde, denetimli serbestlik müdürlüğünün talebi üzerine infaz hâkimi tarafından, hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verilebilir. Kovuşturma sonucunda beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, davanın reddi veya düşme kararı verilmesi hâlinde, hükümlünün cezasının infazına denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak devam olunmasına infaz hâkimi tarafından karar verilir.” şeklindeki düzenleme nazara alındığında,
5275 sayılı Kanun’un geçici 9 uncu maddesinin beşinci fıkrası uyarınca Covid-19 salgın hastalığı sebebiyle, açık ceza infaz kurumlarında bulunanlar ile kapalı ceza infaz kurumunda bulunup da açık ceza infaz kurumlarına ayrılmaya hak kazanan hükümlüler, 105/A maddesi kapsamında denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak cezasının infazına karar verilen hükümlüler ve 106 ncı madde veya diğer kanunlar uyarınca denetimli serbestlik tedbirinden yararlanan hükümlülerin 31.05.2020 tarihine kadar izinli sayıldığı ve salgının devam etmesi hâlinde bu sürenin Sağlık Bakanlığının önerisi üzerine Adalet Bakanlığı tarafından her defasında iki ayı geçmemek üzere yedi kez uzatılabileceğinin belirtildiği, anılan düzenleme uyarınca Adalet Bakanlığınca söz konusu sürenin 2 aylık sürelerle uzatıldığı, yine bahse konu düzenleme uyarınca izinli sayılanlar hakkında anılan Kanun’un 95 ve 97 nci madde hükümlerinin uygulanacağı, bu itibarla Covid-19 sebebiyle izinli sayılan hükümlülerin izinde geçirdikleri sürenin infazdan sayıldığı gözetilerek yapılan incelemede,
Dosya kapsamına göre, hükümlü hakkında Bergama İnfaz Hâkimliğinin 16.06.2022 tarihli denetimli serbestlik kararının, hükümlünün 17.06.2022 tarihinde bizzat başvurması üzerine uygulanmaya başladıktan sonra 12.10.2022 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek, veya bulundurmak ya da kullanmak suçuna ilişkin olarak Bergama Cumhuriyet Başsavcılığının 07.02.2023 tarihli ve 2023/460 sayılı iddianamesi ile kamu davasının açıldığı,
Hükümlünün denetim süresi içinde işlemiş olduğu kasıtlı bir suçtan dolayı hakkında kamu davası açılmış olması sebebiyle Bergama Cumhuriyet Başsavcılığınca hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verilmesi talebi üzerine, hükümlünün Covid-19 tedbirleri kapsamında izne gönderildiği, izin süresinin 2023 yılına kadar uzatıldığı, bu haliyle denetimli serbestliğin uygulanamadığından açık ceza infaz kurumuna gönderilmesinin yasal koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle Bergama İnfaz Hâkimliğinin 21.03.2023 tarihli kararıyla talebin reddine karar verilmiş ise de,
5275 sayılı Kanun’un 105/A maddesinin yedinci fıkrasının birinci cümlesi gereğince denetimli serbestlik tedbiri uygulanmaya başlandıktan sonra işlediği iddia olunan ve cezasının alt sınırı bir yıl veya daha fazla hapis cezasını gerektiren kasıtlı bir suçtan dolayı kamu davası açılmış olan hükümlü hakkında denetimli serbestlik müdürlüğünün talebi üzerine infaz hâkimi tarafından, hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verilmesi hususunda İnfaz Hâkimliklerine takdir hakkı tanındığı, somut olayda, Bergama İnfaz Hâkimliğince belirtilen gerekçe gösterilmek suretiyle hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderilmesi talebinin reddine karar verilmiş ise de, Covid-19 sebebiyle izinli sayılan hükümlülerin izinde geçirdikleri sürenin infazdan sayıldığı, bu haliyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına başlandığı gözetilerek, itirazın bu yönden kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.”
Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.

II. GEREKÇE
1. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin, (1), (2) ve (3) üncü fıkraları;
(1) Hâkim veya mahkeme tarafından verilen ve istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümde hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün Yargıtayca bozulması istemini, yasal nedenlerini belirterek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirir.
(2) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, bu nedenleri aynen yazarak karar veya hükmün bozulması istemini içeren yazısını Yargıtayın ilgili ceza dairesine verir.
(3) Yargıtayın ceza dairesi ileri sürülen nedenleri yerinde görürse, karar veya hükmü kanun yararına bozar.

2. 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 105/A maddesinin konu ile ilgili yedinci fıkrası;
“(7) (Yeniden Düzenleme:14.4.2020-7242/46 md.) Hükümlü hakkında denetimli serbestlik tedbiri uygulanmaya başlandıktan sonra işlediği iddia olunan ve cezasının alt sınırı bir yıl veya daha fazla hapis

cezasını gerektiren kasıtlı bir suçtan dolayı kamu davası açılmış olması hâlinde, denetimli serbestlik müdürlüğünün talebi üzerine infaz hâkimi tarafından, hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verilebilir. Kovuşturma sonucunda beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, davanın reddi veya düşme kararı verilmesi hâlinde, hükümlünün cezasının infazına denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak devam olunmasına infaz hâkimi tarafından karar verilir.
Şeklinde düzenlenmiştir.

3. Hükümlü hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da kullanmak suçundan verilen ve kesinleşen 1 yıl 8 ay hapis cezasının infazına 13.06.2022 tarihinde başlandığı ve 16.06.2022 tarihli İnfaz Hakimliğinin kararı ile hükümlünün cezasının şartla tahliye tarihi olan 21.07.2023 tarihine kadar denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına karar verildiği, hükümlünün Covid 19 sebebiyle izinli sayıldığı dönemde 12.10.2022 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da kullanmak suçundan cezalandırılması istemi ile 24.02.2023 tarihinde Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı, hükümlü hakkında dava açıldığını öğrenen yetkili ve görevli Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün, İnfaz İşleri Değerlendirme Komisyonu’nun kararını da ekleyerek hükümlünün işlediği iddia olunan kasıtlı suçun cezasının alt sınırının bir yıldan fazla olduğu gerekçesiyle açık ceza infaz kurumuna gönderilmesi için dosyasını Cumhuriyet Başsavcılığı aracılığıyla İnfaz Hakimliğine gönderdiği anlaşılmaktadır.

4. 5275 sayılı Kanun’un 105/A maddesinin yedinci fıkrasına göre, hükümlü hakkında denetimli serbestlik tedbiri uygulanmaya başlandıktan sonra işlediği iddia olunan ve cezasının alt sınırı bir yıl veya daha fazla hapis cezasını gerektiren kasıtlı bir suçtan dolayı kamu davası açılmış olması hâlinde, denetimli serbestlik müdürlüğünün talebi üzerine infaz hâkimi tarafından, hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verilebilecektir.

5. Somut olayda, hakkında denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verilen, denetimli serbestlik altında bulunacağı süre içerisinde uyması gereken kural ve yükümlülükler kendisine tebliğ edilen hükümlünün, Covid-19 sebebiyle izinde geçirdiği sürenin infazından sayılması nedeniyle infazının denetimli serbestlik tedbiri kapsamında devam ettiğinin kabulü gerektiği ve şartla tahliye tarihinden önce işlediği iddia olunan ve cezasının alt sınırı bir yıl veya daha fazla hapis cezasını gerektiren kasıtlı bir suçtan dolayı kamu davası açılmış olmasından dolayı, 5275 sayılı Kanunu’nun 105/A maddesinin yedinci fıkrasına göre hükümlü hakkında denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına devam edilmesi ya da hükümlünün açık ceza infaz kurumuna gönderilmesi konusunda İnfaz hakimliğinin kendisine tanınan takdir hakkını kullanarak yasal ve yeterli gerekçesini de göstermek suretiyle bir karar vermesi gerekirken, denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına başlanmadığından bahisle verdiği karara karşı yapılan itirazın kabulü yerine reddine dair itiraz mercince verilen karar Kanun’a aykırı olup, kanun yararına bozma talebi bu sebeple yerinde görülmüştür.

III. KARAR
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,

2. Bergama Ağır Ceza Mahkemesince verilen 10.04.2023 tarihli ve 2023/669 değişik iş sayılı kararın 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

24.11.2023 tarihinde karar verildi.