Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2023/5825 E. 2023/7002 K. 20.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/5825
KARAR NO : 2023/7002
KARAR TARİHİ : 20.11.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2022/1889 Değişik İş
SUÇ : Kasten yaralama
KARAR : Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karara yönelik itirazın reddine dair karar
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması

Karşıyaka 8. Asliye Ceza Mahkemesinin, 21.06.2022 tarihli ve 2021/327 Esas, 2022/613 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 2.000,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 231 … maddesinin beşinci fıkrası uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara yönelik yapılan itirazın reddine dair merci Karşıyaka 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 28.09.2022 tarihli ve 2022/1889 Değişik İş sayılı kararının kesin olmakla 28.09.2022 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.

Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 13.05.2022 tarihli ve 2022/28807 sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 22.06.2021 tarihli ve KYB-2023/59101 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyasının onaylı sureti Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü:

I. İSTEM
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 22.06.2021 tarihli ve KYB-2023/59101 sayılı kanun yararına bozma isteminin;
“Dosya aslının, diğer sanık yönünden istinaf kanun yoluna başvurulması nedeniyle … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderildiğinin 29.09.2022 tarihli istinaf formundan anlaşıldığından suret dosya üzerinden yapılan incelemede;
1) Katılan…’ın soruşturma aşamasında alınan 29.12.2020 tarihli beyanında sanık …’in kendisine bir şey yapmadığını …’a yumruk attığını beyan ettiği, tanık sıfatı ile beyanı alınan …’ın da benzer anlatımlarda bulunduğu gözetilerek, sanığın katılan…’a yönelik kasten yaralama suçundan beraati yerine yazılı şekilde karar verilmesinde;
2) Karşıyaka 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 21.06.2022 tarihli gerekçeli kararının başlık kısmında sanık …’in gösterilmemiş olmasının gözetilmemesinde,
3) Karşıyaka 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 21.06.2022 tarihli kararına sanık …müdafii tarafından itiraz edilmesine karşılık Karşıyaka 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 28.09.2022 tarihli kararında dava ile ilgisi bulunmayan sanık … müdafiinin itirazının reddine karar verilerek çelişki oluşturulmasında,
İsabet görülmemiştir.”
Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.

II. GEREKÇE
1. Öğretide olağanüstü temyiz olarak adlandırılan kanun yararına bozma olağanüstü kanun yolunun koşulları ve sonuçları, 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesi ile aynı Kanun’un 310 uncu maddesinde düzenlenmiştir. 5271 sayılı Kanun’un, Kanun yararına bozma başlıklı 309 uncu maddesinin inceleme konusu ile ilgili birinci, ikinci ve üçüncü fıkralarında yer alan; “(1) Hâkim veya mahkeme tarafından verilen ve istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümde hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün Yargıtayca bozulması istemini, yasal nedenlerini belirterek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirir.
(2) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, bu nedenleri aynen yazarak karar veya hükmün bozulması istemini içeren yazısını Yargıtayın ilgili ceza dairesine verir.
(3) Yargıtayın ceza dairesi ileri sürülen nedenleri yerinde görürse, karar veya hükmü kanun yararına bozar.” şeklindeki düzenlemeler uyarınca, hâkim veya mahkemece verilip istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümlerde, maddi hukuka veya yargılama hukukuna ilişkin hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün Yargıtayca
bozulması istemini yasal nedenlerini açıklayarak, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirecektir. Bunun üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı da hükmün veya kararın bozulması istemini içeren yazısına bu nedenleri aynen yazarak Yargıtay ceza dairesine verecek, ileri sürülen nedenlerin Yargıtayca yerinde görülmesi halinde karar veya hüküm kanun yararına bozulacak, yerinde görülmezse istem reddedilecektir.

Buna göre hâkim veya mahkemece verilen karar veya hükümlerin kanun yararına bozma konusu yapılabilmesi için, bu karar veya hükmün hukuken geçerli olması, istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşmesi ve başka bir yolla çözümünün mümkün olmaması gerekmektedir.

Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulunun, 14.11.1977 tarihli ve 3-2 sayılı kararında da açıkça vurgulandığı üzere, bu kanun yolunun olağanüstü bir kanun yolu olması nedeniyle, her türlü hukuka aykırılık iddiası, kanun yararına bozma konusu yapılamayacak, bu kapsamda hakimlerin takdir hakkı alanına giren ve suç işleyenler için bir hak teşkil etmeyen hususlar ile mahkemenin takdirine bağlı istekler ve uygulamadaki takdir yanılgıları veya takdirin yerinde olup olmadığının denetlenmesine ilişkin başvurular, temyiz yolundan farklı olarak kanun yararına bozma konusu yapılamayacağından, bu yolla denetlenemeyecektir. (Ceza Genel Kurulunun 23.03.2010 tarihli ve 2/29-56 sayılı kararı da bu doğrultudadır.)

2. Bu açıklamalar ışığında inceleme konusu dava dosyasının değerlendirilmesinde; sanık hakkında Mahkemece yargılama yapılarak deliller usulünce değerlendirilerek kasten yaralama suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, anılan karara yönelik itirazın merci tarafından reddedildiği, kanun yararına bozmaya konu edilen hukuka aykırılığın 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesindeki hâllere dahil olmayıp hakimin takdir hakkına ilişkin olduğu, Mahkemenin de olayda delilleri değerlendirerek sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdiği takdir hakkını bu yönde kullandığı anlaşılmakla Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının (1) numaralı kanun yararına bozma isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.

3. Bununla birlikte gerekçeli karar başlığında sanık gösterilmemiş ise de bu eksikliğin mahallinde giderilmesi mümkün olduğundan ve merci kararında inceleme konusu dosya ile irtibatı tespit edilemeyen … isimli şahıstan bahsedilmesine ilişkin hukuka aykırılık ciddi boyutta olmadığından olağanüstü kanun yolu olan kanun yararına bozma talebine konu edilemeyeceği belirlenmekle, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının (2) ve (3) numaralı kanun yararına bozma istemleri de yerinde görülmemiştir.

III. KARAR
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, kanun yararına bozma istemi doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesindeki koşulları taşımayan KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİNİN oy birliğiyle REDDİNE, Dava dosyasının, Mahkemesine sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 20.11.2023 tarihinde karar verildi.