Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2023/5177 E. 2023/5400 K. 18.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/5177
KARAR NO : 2023/5400
KARAR TARİHİ : 18.09.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2022/108 E., 2022/394 K.
SUÇ : Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama
KARAR : Hükmün açıklanması suretiyle mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması

… 6. Asliye Ceza Mahkemesinin, 28.06.2022 tarihli ve 2022/108 Esas, 2022/394 Karar sayılı kararı ile hükümlünün, tabi tutulduğu denetim süresi içinde yeni bir kasıtlı suç işlediğinin ihbarı üzerine 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 231 … maddesinin on birinci fıkrası uyarınca hükmün açıklanması ile hükümlü hakkında neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, 87 nci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 1 yıl 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ilişkin hükmün, istinaf edilmeksizin 14.11.2022 tarihinde usûlüne uygun şekilde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 13.05.2023 tarihli ve 2023/1414 sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 16.06.2023 tarihli ve KYB-2023/57479 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü:
I. İSTEM
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 16.06.2023 tarihli ve KYB-2023/57479 sayılı kanun yararına bozma isteminin;
“Dosya kapsamına göre, sanığın eylemine uyan kasten yaralama suçunun 5237 sayılı Kanun’un 66/1-e ve 67/4. maddeleri gereğince 12 yıllık olağanüstü dava zamanaşımı süresine tabi olduğu, somut olayda suç tarihinin 02.06.2005 olduğu ve sanık hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının 03.02.2016 tarihinde kesinleştiği, sanığın denetim süresi içerisinde 01.04.2020 tarihinde yeniden suç işlediği, 5271 sayılı Kanun’un 231/8-son cümlesi gereğince 03.02.2016 ile 01.04.2020 tarihleri arasında dava zamanaşımı süresinin duracağı, bu itibarla suç tarihi olan 02.06.2005 gününden hükmün açıklanmasına ilişkin kararın verildiği 28.06.2022 tarihine kadar geçen 17 yıl 26 günlük süreden, sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 03.02.2016 tarihi ile denetim süresi içerisinde işlenen suçun suç tarihi olan 01.04.2020 tarihleri arasında geçen 4 yıl 1 ay 29 günlük durma süresi çıkarıldığında, bakiye kalan 12 yıl 10 ay 27 günlük sürede 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresinin tamamlandığı cihetle, dava zamanaşımı süresinin dolması nedeniyle düşme kararı verilmesi gerekirken yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.”
Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.
II. GEREKÇE
1. 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (d) bendinin;
“Hükümlünün cezasının kaldırılmasını gerektiriyorsa cezanın kaldırılmasına, daha hafif bir cezanın verilmesini gerektiriyorsa bu hafif cezaya Yargıtay ceza dairesi doğrudan hükmeder.”
Şeklinde düzenlendiği belirlenmiştir.
2. Hükümlünün mağduru hayat fonksiyonlarına etki derecesi orta (2 nci) derece kemik kırığına neden olacak şekilde yaraladığı anlaşılmıştır.
3. 5237 sayılı Kanun’un Dava zamanaşımı başlıklı 66 ncı maddesinin inceleme konusu ile ilgili birinci fıkrasının (e) bendine göre;
“(1) Kanunda başka türlü yazılmış olan haller dışında kamu davası;
(e) Beş yıldan fazla olmamak üzere hapis veya adlî para cezasını gerektiren suçlarda sekiz yıl,
Geçmesiyle düşer.”
4. 5237 sayılı Kanun’un Dava zamanaşımı süresinin durması veya kesilmesi başlıklı 67 nci maddesinin dördüncü fıkrası; “Kesilme halinde, zamanaşımı süresi ilgili suça ilişkin olarak Kanunda belirlenen sürenin en fazla yarısına kadar uzar.” şeklinde düzenlemeye haizdir.
5. Hükümlü hakkında açılan kamu davasına konu suçun, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, 87 nci maddesinin üçüncü fıkrası kapsamında bulunduğu ve suç tarihi itibariyle zamanaşımı yönünden lehine olan 8 yıllık olağan, 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı sürelerine tabi olduğu belirlenmiştir.
6. Hükümlünün atılı suçu 02.06.2005 tarihinde işlediği, 03.12.2015 tarihinde verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın 03.02.2016 tarihinde kesinleştiği, hükümlünün 01.04.2020 tarihinde yeniden suç işlediği, 5271 sayılı Kanun’un 231 … maddesinin sekizinci fıkrasının son cümlesi uyarınca zamanaşımının 03.02.2016 ilâ 01.04.2020 tarihleri arasında 4 yıl 1 ay 28 gün süreyle durduğu, deneme süresinde işlenen suç tarihi olan 01.04.2020 tarihinden itibaren yeniden işlediği anlaşılmakla; 02.05.2005 tarihinden itibaren durma süresi de gözetildiğinde hükmün açıklandığı 28.06.2022 tarihine kadar 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresinin 30.07.2021 tarihinde dolması nedeniyle davanın düşürülmesine karar verilmesi gerektiğinden kanun yararına bozma talebi yerinde görülmekle, 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (d) bendi uyarınca bahse konu hukuka aykırılık Yargıtay tarafından giderilmiştir.
III. KARAR
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,
2. Hükümlü hakkında neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan verilen … 6. Asliye Ceza Mahkemesinin, 28.06.2022 tarihli ve 2022/108 Esas, 2022/394 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,
3. 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (d) bendi uyarınca bozma nedeninin hükümlünün cezasının kaldırılmasını gerektirdiğinden, hükümlü hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereği gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
18.09.2023 tarihinde karar verildi.