Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2023/5006 E. 2023/5627 K. 25.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/5006
KARAR NO : 2023/5627
KARAR TARİHİ : 25.09.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2022/201 Değişik İş
SUÇ : Kasten yaralamaya teşebbüs
KARAR : Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karara yönelik itirazın kabulüne dair
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması

… 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 22.03.2022 tarihli ve 2021/257 Esas, 2022/217 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kasten yaralamaya teşebbüs suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu (5237 sayılı Kanun) 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası, aynı maddenin üçüncü fıkrasının (e) bendi, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 1.680,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 231 … maddesinin altıncı fıkrası ve beşinci fıkrası uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara yönelik katılan vekili tarafından yapılan itirazın kabulüne ilişkin merci … 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 16.05.2022 tarihli ve 2022/201 Değişik İş sayılı kararının kesin olmakla 16.05.2022 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 02.05.2023 tarihli ve 2022/20962 sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 06.06.2023 tarihli ve KYB-2023/54016 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyasının sureti Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü:
I. İSTEM
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 06.06.2023 tarihli ve KYB-2023/54016 sayılı kanun yararına bozma isteminin;
“Dosya aslının diğer sanık yönünden istinaf incelemesi için … Bölge Adliye Mahkemesine gönderildiği anlaşılmakla dosya sureti üzerinden yapılan incelemede;
Dosya kapsamına göre, … 2. Ağır Ceza Mahkemesince; sanık hakkında daha önce … 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 2020/231 Esas, 2020/615 sayılı kararı ile verilmiş bir hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı bulunduğundan, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/8. maddesinin 2. cümlesinde yer alan ‘denetim süresi içinde kişi hakkında kasıtlı suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilemeyeceği’ düzenlemesi uyarınca, yeniden hükmün açıklamasının geri bırakılmasına karar verilemeyeceğinden bahisle itirazın kabulüne karar verilmiş ise de sanığın adli sicil kaydında yer alan … 8. Asliye Ceza Mahkemesinin hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının 08.09.2020 tarihinde kesinleştiği, sanığın ise … 1. Ağır Ceza Mahkemesinin Ceza Mahkemesinin hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına konu olan suçu 10.12.2019 tarihinde işlediği, 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/8. maddesinde ‘Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez.’ şeklindeki düzenleme karşısında suç tarihi olan 10/12/2019 tarihi itibariyle sabıkası bulunmayan sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanmasına engel bulunmadığından 5271 sayılı Kanun’un 231. maddesi gereğince mahkemesince sanık hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının usul ve yasaya uygun olduğu cihetle, itirazın reddi yerine yazılı gerekçeyle kabulüne karar verilmesinde isabet görülmemiştir.”
Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.
II. GEREKÇE
1. 5271 sayılı Kanun’un 231 … maddesinde düzenlenen Hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesinin uygulanabilmesi için,
a) Sanık hakkında kurulan mahkûmiyet hükmünde, hükmolunan cezanın iki yıl veya daha az süreli hapis veya adlî para cezasından ibaret olması,
b) Suçun 5271 sayılı Kanun’un 231 … maddesinin on dördüncü fıkrasında yazılı suçlardan olmaması,
c) Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması,
d) Mahkemece, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması,
e) Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tamamen giderilmesi,
f) Sanığın hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına itirazının bulunmamasına ilişkin koşulların birlikte gerçekleşmesi gerekmektedir. Ayrıca, mezkûr maddenin sekizinci fıkrasında “Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilmesi halinde sanık, beş yıl süreyle denetim süresine tâbi tutulur. (Ek cümle: 18/06/2014-6545 S.K./72. md) Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez.” şeklinde düzenlenme yer almaktadır.
Bu düzenlemeye ilişkin 6545 sayılı Kanun’un 72 … maddesinin gerekçesinde bu durum; “Maddeyle, Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231 nci maddesinin sekizinci fıkrasında değişiklik yapmak suretiyle, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi halinde sanığın tabi tutulacağı denetim süresi içinde sanık hakkında bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemeyeceği düzenlenmektedir. Söz konusu maddenin uygulanmasında, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen sanıklar hakkında işledikleri diğer suçlardan dolayı da birçok kez hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiği görülmektedir. Yapılması öngörülen değişiklikle, bu uygulamaya son verilmesi ve denetim süresi içinde sanık hakkında bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilememesi amaçlanmaktadır. Kişinin işlediği ikinci suçun denetim süresi içinde işlenip işlenmediğinin önemi bulunmamaktadır. Daha önceden işlenen suçlar bakımından da bu yasak uygulanacaktır.” şeklinde ifade edilmiştir. Buna göre 6545 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği 24.06.2014 tarihinden sonra işlenen suçlar için, hakkında daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı bulunan sanıklarla ilgili aynı denetim süresi içerisinde bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilemeyecektir.
2. Bu açıklamalar ışığında inceleme konusu dava dosyasının değerlendirilmesinde; Mahkemece hükümlü hakkında kasten yaralamaya teşebbüs suçundan adlî para cezası ile cezalandırılmasına ve hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verildiği anlaşılmakla, hükümlünün adlî sicil kaydının incelenmesinde; kasten yaralama suçundan verilen … 8. Asliye Ceza Mahkemesinin, 07.07.2020 tarihli ve 2020/231 Esas, 2020/615 Karar sayılı hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının 08.09.2020 tarihinde kesinleşmiş olduğu belirlenmiştir. Bu tarihten itibaren hükümlü hakkında denetim süresi başlamıştır. Hükümlü 10.12.2019 tarihinde inceleme konusu suçu işlemiştir. 5271 sayılı Kanun’un 231 … maddesinin sekizinde fıkrasının ilgili bölümünde yer alan “Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez” şeklindeki düzenleme uyarınca inceleme konusu kasten yaralamaya teşebbüs suçu yönünden hükümlü hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemeyecektir. Hükümlünün kasten yaralamaya teşebbüs suçunu adlî sicil kaydındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşme tarihinden önceki bir tarihte gerçekleştirmiş olmasının önemi bulunmamaktadır. Zira hükümlünün bu suçtan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının denetim süresi 08.09.2020 tarihinde başlamış ve kasten yaralamaya teşebbüs suçundan Mahkemece 22.03.2022 tarihinde karar verilmiştir. 08.09.2020 tarihinden sonra hükümlü hakkında kasıtlı bir suçtan yeni bir hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinin mümkün olmadığı dikkate alındığında Mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığından, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
III. KARAR
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, kanun yararına bozma istemi doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesindeki koşulları taşımayan KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİNİN oy birliğiyle REDDİNE,
Dava dosyasının, Mahkemesine sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
25.09.2023 tarihinde karar verildi.