YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/4651
KARAR NO : 2023/4572
KARAR TARİHİ : 03.07.2023
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten yaralama
Erzurum 5. Asliye Ceza Mahkemesinin, 25.11.2020 tarihli ve 2020/412 Esas, 2020/560 Karar sayılı kararı ile hükümlü hakkında kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası, 58 … maddesinin altıncı fıkrası uyarınca 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ilişkin hükmün, istinaf edilmeksizin 04.12.2020 tarihinde usûlüne uygun şekilde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 11.04.2023 tarihli ve 2022/24685 sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 25.05.2023 tarihli ve KYB-2023/46393 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü:
I. İSTEM
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 25.05.2023 tarihli ve KYB-2023/46393 sayılı kanun yararına bozma isteminin;
“Dosya kapsamına göre, sanığın müştekiyi darp etmesi sonucu üç adet dişini kırdığı olayla ilgili hakkında kemik kırığına sebebiyet verecek şekilde kasten yaralama suçundan açılan kamu davası sonunda, diş kırığının kemik kırığı olarak değerlendiremeyeceğinden bahisle Mahkemesince sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 86/1. maddesi gereğince cezalandırılmasına karar verildiği anlaşılmış ise de, sanığın değişen suç vasfı itibariyle mahkûmiyetine karar verilen kasten yaralama suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğunun anlaşılması karşısında, 5271 sayılı Kanun’un 254/1. maddesinde yer alan, “Kamu davası açıldıktan sonra kovuşturma konusu suçun uzlaşma kapsamında olduğunun anlaşılması halinde, kovuşturma dosyası, uzlaştırma işlemlerinin 253 üncü maddede belirtilen esas ve usûle göre yerine getirilmesi için uzlaştırma bürosuna gönderilir.” şeklindeki düzenleme uyarınca uzlaştırma işleminin yapılması için dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayin edilmesi gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.”
Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.
II. GEREKÇE
1. 5271 sayılı Kanun’un “Uzlaştırma” başlıklı 253 üncü maddesinin birinci fıkrasında ve aynı fıkrasının (a) bendinde yer verilen;
“(1) Aşağıdaki suçlarda, şüpheli ile mağdur veya suçtan zarar gören gerçek veya özel hukuk tüzel kişisinin uzlaştırılması girişiminde bulunulur:
a) Soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı suçlar,
b) Şikâyete bağlı olup olmadığına bakılmaksızın, Türk Ceza Kanununda yer alan;
1. Kasten yaralama (üçüncü fıkra hariç, madde 86; madde 88),
…”
Şeklindeki düzenleme karşısında, uzlaştırma kurumunun, şikâyet şartına bağlı suçlar yönünden uygulanabileceği ön koşul olarak belirlenmiştir. Aynı hükmün (b) bendinde şikâyete bağlı olup olmadığına bakılmaksızın 5237 sayılı Kanun’da yer alan bazı suçlar yönünden de uzlaştırma hükümlerinin uygulanması öngörülmüş ise de sanığın yargılama konusu eyleminin, 5237 sayılı Kanun’un 87 nci maddesinin üçüncü fıkrası kapsamında kemik kırığına neden olduğu iddiası ile kamu davası açıldığı anlaşılmıştır.
2. Sanığın eylemi neticesinde katılanda meydana gelen yaralanmaya ilişkin olarak Erzurum Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesince tanzim olunan 19.12.2019 tarihli adlî muayene raporunda özetle katılanda üç adet diş kaybı olduğu şeklinde tarif edilen yaralanmasının;
a) Basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek derecede hafif nitelikte olmadığı,
b) Duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına ya da yitirilmesine neden olmadığı,
c) Yüzde sabit ize veya yüzün sürekli değişikliğine neden olmadığı,
d) Vücutta kemik kırığına neden olmadığı,
e) Konuşmada sürekli zorluğa ya da konuşma yeteneğinin kaybına neden olmadığı,
Görüşünün bildirildiği tespit edilmiştir.
Bu kapsamda inceleme konusu dava dosyası değerlendirildiğinde; hükümlünün yargılama konusu eylemi neticesinde katılanda kemik kırığı meydana gelmediğinin belirlenmesi nedeniyle Mahkemece hükümlü hakkında belirlenen cezadan 5237 sayılı Kanun’un 87 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca artırım yapılmamıştır. Bu hâli ile hükümlünün kasten yaralama eyleminin 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca 5271 sayılı Kanun’un 253 üncü maddesi kapsamında uzlaşmaya bağlı suçlardan olduğu, bu itibarla uzlaştırma hükümlerinin uygulanması gerektiği anlaşılmıştır.
3. 5271 sayılı Kanun’un 254 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer verilen;
“(1) Kamu davası açıldıktan sonra kovuşturma konusu suçun uzlaşma kapsamında olduğunun anlaşılması halinde, kovuşturma dosyası, uzlaştırma işlemlerinin 253 üncü maddede belirtilen esas ve usûle göre yerine getirilmesi için uzlaştırma bürosuna gönderilir.”
Şeklindeki düzenleme karşısında, hükümlü ile katılan arasında uzlaştırma işleminin yapılması için dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilmesi ve sonucuna göre hükümlünün hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği dikkate alınmadan karar verilmesi, Kanun’a aykırı olup kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür.
III. KARAR
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,
2. Erzurum 5. Asliye Ceza Mahkemesinin, 25.11.2020 tarihli ve 2020/412 Esas, 2020/560 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,
5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (b) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
03.07.2023 tarihinde karar verildi.