Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2023/4210 E. 2023/6937 K. 09.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/4210
KARAR NO : 2023/6937
KARAR TARİHİ : 09.11.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2022/1931 E., 2022/2004 K.
SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs
HÜKÜM : İstinaf başvurularının esastan reddi kararı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz başvurusunun esastan reddi ile hükmün onanması

İlk Derece Mahkemesince sanık hakkında sanık hakkında katılanlar…ile …’a yönelik kasten yaralama ve katılan …’ye yönelik tehdit suçlarından kurulan hükümlerin 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendinde yer verilen; “İlk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezaları ile miktarı ne olursa olsun adlî para cezalarına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair bölge adliye mahkemesi kararları”nın temyiz incelemesine tabi olmadığına ilişkin düzenleme karşısında, temyiz edilemez nitelikte olduğu belirlenmiştir.

İlk Derece Mahkemesince sanık hakkında katılan …’a karşı kasten öldürmeye teşebbüs suçundan verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararların; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü

temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 … maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 … maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Hınıs Ağır Ceza Mahkemesinin 10.02.2022 Tarihli ve 2021/119 Esas, 2022/7 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında;
a. Katılan …’a karşı kasten öldürmeye teşebbüs suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 81 nci maddesinin birinci fıkrası, 35 … maddesinin ikinci fıkrası, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası, 54 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 63 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 8 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, müsadereye ve mahsuba,
b. Katılanlar … ve …’a karşı kasten yaralama suçlarından, ayrı ayrı 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası, 63 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 3 ay 10’ar gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve mahsuba,
c. Katılan …’ye yönelik tehdit suçundan 5137 sayılı Kanun’un 106 ncı maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası, 63 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve mahsuba karar verilmiştir.

4. Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 02.06.2022 Tarihli ve 2022/1931 Esas, 2022/2004 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik katılan vekili, katılan kurum vekili ve sanık müdafiinin istinaf başvurusu üzerine hükme
“Katılan kurumun kendisini vekille temsil ettirmesi nedeniyle hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre 10.250,00 TL maktu vekalet ücretinin sanıktan alınarak katılan kuruma verilmesine” ibaresinin eklenmesi suretiyle, hükmün 5271 sayılı Kanun’un 280 … maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca ve 303 üçüncü maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi uyarınca istinaf başvurularının düzeltilerek esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan kurum vekilinin temyiz sebepleri eksik ceza tayin edildiğine, takdiri indirime, sanık müdafiinin temyiz sebepleri sanığın suç kastının bulunmadığına, beraatine karar verilmesi gerektiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1. Sanık ile katılanın 26.04.2017 tarihinde resmî nikâhla evlendikleri, bu evliliklerinden 2018 doğumlu müşterek çocukları …’nin bulunduğu, sanık ve katılanın boşandıkları, müşterek çocuklarının velayetinin anne katılana verildiği, olay tarihi öncesinde katılan ile sanık arasında müşterek çocukları … ile babası sanık … arasında şahsi ilişki tesisine ilişkin anlaşmazlık bulunduğu, olay günü Hınıs Asliye Ceza Mahkemesinde tarafların duruşmalarının olduğu, duruşmanın öğleden sonraya

sarkması üzerine sanık, katılan, katılan …’ın öz annesi…ve müşterek çocuklarının öğle yemeği yemek için Hınıs ilçe merkezine gittikleri, yemek sonrasında dönüşe geçtikleri, müşterek çocuklarıyla görüşme meselesinden katılan ile sanık arasında yaşanan tartışma üzerine sanık, kucağında 2 yaşındaki müşterek çocuğu ile yürüyen katılanın arkasından elinde bıçak ile koşarak katılana doğru yaklaştığı ve bıçağı katılanın boğazına dayadığı, tam bu sırada katılanın bıçağı eliyle tuttuğu ve kucağındaki çocuk ile birlikte yere düştüğü ve yine katılan …’ın yanında bulunan …’nin ise araya girerek sanığı durdurmak amacıyla elindeki nesne ile sanığa vurduğu ve elleriyle sanığı tuttuğu, hemen akabinde çevreden gelen vatandaşlar tarafından sanığın katılandan uzaklaştırılmaya çalışıldığı ve sanığın eylemine bu şekilde son verdiği kabul edilmiştir.

2. Sanığın savunmaları katılanın ve olaya ilişkin bilgi sahibi olan tanıkların beyanları dosya içerisinde mevcuttur. Katılanın yaralanmasına ilişkin Adli Tıp Kurumu Kocaeli Şube Müdürlüğünün 31.12.2021 tarihli raporu, kolluk tarafından tanzim edilen 19.04.2021 tarihli tutanak, olaya ilişkin görüntüleri içeren CD ve buna ilişkin 10.04.2021 tarihli görüntü inceleme tutanağı, sanığın olayda kullandığı bıçağın incelendiği Erzurum Kriminal Polis Laboratuvarlığı tarafından düzenlenmiş 25.05.2021 tarihli uzmanlık raporu dosya içerisinde mevcuttur.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
A. Katılan kurum vekilinin takdiri indirime, sanık müdafiinin sanığın suç kastının bulunmadığına, beraatine karar verilmesi gerektiğine ilişkin temyiz sebepleri yönünden;
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından kasten gerçekleştirildiğinin katılanın beyanları ile uyumlu adli muayene raporları, tanık beyanları ve olayın oluşuna ilişkin kamera görüntüleriyle saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfının doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, Mahkemenin takdir yetkisi kapsamında, yasal, yerinde ve yeterli gerekçelerle uygulanmasına karar verildiği anlaşılmakla anılan temyiz sebeplerinin incelenmesinde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

B. Ceza miktarı;
Sanık hakkında temel cezanın belirlenmesi sırasında suçun işleniş biçimi ve kastın yoğunluğu dikkate alınarak 5237 sayılı Kanun’un 81 nci maddesi uyarınca müebbet hapis cezası belirlendikten sonra teşebbüs nedeniyle 9 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası öngören 5237 sayılı Kanun’un 35 … maddesi ile yapılan uygulama sırasında, sanığın eylemi neticesinde meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı, katılanın hayati tehlike geçirmediği de birlikte gözetilerek makul oranda bir ceza belirlenmesi yerine, yeniden “kastın yoğunluğu” şeklindeki yasal olmayan gerekçeyle yazılı şekilde 13 yıl hapis cezasına hükmedilmesi suretiyle fazla ceza tayin edilmesi, hukuka aykırı bulunmuştur.

C. Haksız tahrik;
Katılan ile sanık arasında müşterek çocukları … ile babası sanık arasında şahsi ilişki tesisine ilişkin anlaşmazlık bulunmasının hukuki uyuşmazlık niteliğinde bulunduğu sanık lehine haksız tahrik sebebi kabul edilemeyeceği, katılandan kaynaklanan ve sanığa yönelen haksız söz ve davranış da bulunmadığı dosya kapsamından anlaşılmakla sanık hakkında koşulları oluşmadığı halde haksız tahrik indirimi yapılması hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
A. Sanık hakkında katılanlar…ve …’a yönelik kasten yaralama ve katılan …’ye yönelik tehdit suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik:
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendinde yer verilen; “İlk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezaları ile miktarı ne olursa olsun adlî para cezalarına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair bölge adliye mahkemesi kararları”nın temyiz incelemesine tabi olmadığına ilişkin düzenleme ile incelemeye konu suçların, aynı Kanun’un 286 ncı maddesinin üçüncü fıkrası kapsamında da bulunmadığı dikkate alındığında, sanık müdafiinin temyiz istemlerinin, 5271 sayılı Kanun’un 298 … maddesinin birinci fıkrası uyarınca oy birliğiyle REDDİNE,

B. Sanık hakkında katılan …’a yönelik kasten öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan mahkumiyet hükmü yönünden;
Gerekçe bölümünde (B) bendinde açılanan fazla ceza tayini ve (C) bendinde açıklanan koşulları oluşmadığı halde haksız tahrik hükümlerinin uygulanması nedenle katılan kurum vekilinin ve sanık müdafiinin temyiz istemleri yerinde görüldüğünden Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 02.06.2022 Tarihli ve 2022/1931 Esas, 2022/2004 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Hınıs Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

09.11.2023 tarihinde karar verildi.