YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/4080
KARAR NO : 2023/3864
KARAR TARİHİ : 02.06.2023
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
Kasten yaralama ve muhtelif suçlardan … 1. İnfaz Hâkimliğinin 18.12.2020 tarihli ve 2020/1536 değişik … sayılı kararı ile 17 yıl 27 ay 7 gün hapis cezasına hükümlü …’un, bu cezasının infazı sırasında, denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak cezasının infazına esas olmak üzere 5275 sayılı Kanun’un 89 uncu maddesi ve Gözlem ve Sınıflandırma Merkezleri ile Hükümlülerin Değerlendirilmesine Dair Yönetmelik uyarınca hükümlünün infaz sürecinde 5 kez disiplin cezası almış olması, açık ceza infaz kurumuna ayrıldıktan sonra 08.03.2019 tarihinde firar ederek 22 ay süre ile firari kalması, hükümlünün tekrar suç işleme riskinin devam etmesi, samimiyetinde tereddüt oluşması
gerekçeleriyle iyi halli olmadığına dair anılan Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü İdare ve Gözlem Kurulu Başkanlığının 16.03.2022 tarihli ve 2022/1828 sayılı kararına karşı yapılan şikayetin hükümlünün tutuklandıktan sonraki aşamada disiplin cezasının bulunmaması ve Covid 19 iznindeyken başka suçtan tutuklanmış olmasının tek başına iyi hali etkileyen sebep olarak kabul edilemeyeceği, bu yöndeki gerekçenin yetersiz olduğundan bahisle kabulüne ve anılan kararın kaldırılmasına ilişkin … İnfaz Hâkimliğinin 21.03.2022 tarihli ve 2022/1308 Esas, 2022/1303 Karar sayılı kararına yönelik itirazın reddine dair merci … 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 05.04.2022 tarihli ve 2022/275 değişik … sayılı kararı ile ilgili olarak;
Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 21.03.2023 tarihli ve 94660652-105-19-24943-2022-Kyb sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 28.04.2023 tarihli ve 2023/37545 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü;
I. İSTEM
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 28.04.2023 tarihli ve 2023/37545 sayılı kanun yararına bozma isteminin;
“Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Yönetmeliğin “İdare ve gözlem kurulunun görevleri” başlıklı 22 nci maddesinde yer alan, “(1) İdare ve gözlem kurulu; kurum müdürünün başkanlığında, gözlem ve sınıflandırmadan sorumlu ikinci müdür, idare memuru, cezaevi tabibi, psikiyatrist, bir psikolog ve psiko-sosyal yardım servisinde görevli diğer unvandan bir personel, öğretmen, infaz ve koruma başmemuru ile kurum müdürü tarafından teknik personel arasından seçilen bir görevliden oluşur.
(2) Birinci fıkrada sayılan personelin tamamının kurumda bulunmaması hâlinde idare ve gözlem kurulu, mevcut olanlarla oluşturulur.
(3) (Ek:RG-12.11.2021-31657-CK-4773/9 md.) 5275 sayılı Kanun’un 89 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereğince iyi hâl değerlendirmesi yapacak olan kurula, Cumhuriyet Başsavcısı veya belirleyeceği Cumhuriyet savcısı başkanlık eder. Bu kurula birinci fıkrada sayılan üyelerin yanı sıra Cumhuriyet Başsavcısı tarafından belirlenen bir izleme kurulu üyesi ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı il veya ilçe müdürlükleri tarafından görevlendirilen birer uzman da katılır.” şeklindeki,
Gözlem ve Sınıflandırma Merkezleri ile Hükümlülerin Değerlendirilmesine Dair Yönetmeliğin tanımlar başlıklı 1-i maddesinde yer alan ” İyi hâllilik: Hükümlü hakkında ceza infaz kurumlarında bulundukları tüm aşamalarda, ceza infaz kurumlarının düzen ve güvenliği amacıyla konulmuş kurallara uyup uymadığı, haklarını iyi niyetle kullanıp kullanmadığı, yükümlülükleri eksiksiz yerine getirip getirmediği, uygulanan iyileştirme programlarına göre toplumla bütünleşmeye hazır olup olmadığı, tekrar suç işleme ve mağdura veya başkalarına zarar verme riskinin düşük olup olmadığına ilişkin olarak yapılacak işlemlerde; katıldığı eğitim-öğretim ve iyileştirme programları ile sosyal ve sportif faaliyetler, kültür ve sanat programları, aldığı sertifikalar, kitap okuma alışkanlığı, diğer hükümlü ve tutuklular ile ceza infaz
kurumu görevlileri ve dışarıyla olan ilişkileri, işlediği suçtan dolayı duyduğu pişmanlığı, ceza infaz kurumu kuralları ile kurum bünyesindeki çalışma kurallarına uyumu, aldığı ödüller ve disiplin cezaları dikkate alınmak suretiyle idare ve gözlem kurulunca yapılan ve iyileşme düzeyini gösteren değerlendirmeyi..” şeklindeki ve
Gözlem ve Sınıflandırma Merkezleri ile Hükümlülerin Değerlendirilmesine Dair Yönetmeliğin idare ve gözlem kurulunun görevleri başlıklı 14 ncü maddesinin birinci fıkrasının ikinci bendinde yer alan, ” (1) İdare ve gözlem kurulu; mevzuatta verilen diğer görevlerinin yanında hükümlünün kademeli olarak toplumla bütünleştirilmesi ile ilgili aşağıda sayılan görevleri yapar: a) Hükümlüleri sınıflandırır. b) Hükümlüleri gruplandırır. c) Hükümlülerin durumlarına uygun infaz kurumlarına ayrılmalarına karar verir. ç) Uygulanacak infaz ve iyileştirme rejimini saptar. d) Mevzuatta iyi hâlliliğin arandığı diğer durumlar ile ilgili değerlendirmeleri yapar. e) 5275 sayılı Kanun’un 89 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca bütün hükümlüler hakkındaki ara değerlendirmeleri en geç altı ayda bir yapar…” şeklindeki düzenlemeler karşısında,
İdare ve gözlem kurulunun çalışma esasları ve yetkilerinin düzenlendiği, bahsi geçen yönetmeliğin kurulun inceleme ve değerlendirme esasları başlıklı 16 ncı maddesinin birinci fıkrasının ikinci bendinde yer alan, ”(1) Hükümlüler ceza infaz kurumlarında bulunduğu tüm aşamalarda; ceza infaz kurumlarının düzen ve güvenliği amacıyla konulmuş kurallara uyup uymadığı, haklarını iyi niyetle kullanıp kullanmadığı, yükümlülükleri eksiksiz yerine getirip getirmediği, uygulanan iyileştirme programlarına göre toplumla bütünleşmeye hazır olup olmadığı, tekrar suç işleme ve mağdura veya başkalarına zarar verme riskinin düşük olup olmadığı hususlarında; idare ve gözlem kurulu tarafından, iyi hâlin belirlenmesine esas olmak üzere bir değerlendirmeye tabi tutulur. (2) Yapılan değerlendirmede; infazın tüm aşamalarında hükümlülerin katıldığı eğitim-öğretim, psiko-sosyal yardım ve destek programları ile sosyal ve sportif faaliyetler, kültür ve sanat programları, aldığı sertifikalar, kitap okuma alışkanlığı, diğer hükümlü ve tutuklular ile ceza infaz kurumu görevlileri ve dışarıyla olan ilişkileri, işlediği suçtan dolayı duyduğu pişmanlığı, ceza infaz kurumu kuralları ile kurum bünyesindeki çalışma kurallarına uyumu, yükümlülüklerine riayeti, kurum güvenlik ve düzenine katkısı, aldığı disiplin cezaları ve ödüller dikkate alınır.” şeklindeki düzenleme ile de idare ve gözlem kurulu tarafından hükümlülerin iyi halinin belirlenmesine ilişkin kriterlerden söz edildiği, idare ve gözlem kurulunun bu kararları verme aşamasında, hükümlünün cezaevine girdiği tarihten itibaren hükümlü üzerinde yapılan gözlemler ve tutulan raporlar dikkate alınarak bir karar vereceği, verilen bu kararlarında bahsi geçen yönetmeliğin 39 ncumaddesi gereğince itiraz ve şikayet yoluna tabi olduğu nazara alındığında,
… İnfaz Hâkimliğinin 21.03.2022 tarihli kararı ile hükümlünün tutuklandıktan sonraki aşamada disiplin cezasının bulunmaması ve Covid 19 iznindeyken başka suçtan tutuklanmış olmasının tek başına iyi hali etkileyen sebep olarak kabul edilemeyeceği, bu yöndeki gerekçenin yetersiz olduğundan bahisle kabulüne ve anılan kararın kaldırılmasına, hükümlünün önceki disiplin cezalarının kaldırıldığı ve bu durumun hükümlü hakkında iyi hallilik kararının verildiğini gösterdiği, iyi hallilik kararı verildikten sonra yeni bir disiplin cezası almadığı ve iyi halin ortadan kalktığına ilişkin bir bilginin dosyada bulunmadığından bahisle şikayetin kabulüne karar verilmiş ise de; infaz sürecinde 5 kez disiplin cezası almış olması, açık ceza infaz kurumuna ayrıldıktan sonra 08.03.2019 tarihinde firar ederek 22 ay süre ile
firari kalması, hükümlünün tekrar suç işleme riskinin devam etmesi, samimiyetinde tereddüt oluşması gerekçeleriyle iyi halli olmadığına dair karar verildiği, hükümlünün firar etmiş olması ve geçmiş disiplin cezaları nedeniyle toplumla bütünleşmeye hazır olmadığı, tekrar suç işleme riskinin düşük olmadığı, ceza infaz kurumunun düzen ve güvenliği amacıyla konulmuş kurallara uymadığı gözetilmeksizin, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde ile reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.
II. GEREKÇE
1. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin, (1), (2) ve (3) üncü fıkraları;
(1) Hâkim veya mahkeme tarafından verilen ve istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümde hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün Yargıtayca bozulması istemini, yasal nedenlerini belirterek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirir.
(2) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, bu nedenleri aynen yazarak karar veya hükmün bozulması istemini içeren yazısını Yargıtayın ilgili ceza dairesine verir.
(3) Yargıtayın ceza dairesi ileri sürülen nedenleri yerinde görürse, karar veya hükmü kanun yararına bozar.
Şeklinde düzenlenmiştir.
2. 5275 sayılı Kanun ile Gözlem ve Sınıflandırma Merkezleri ile Hükümlülerin Değerlendirilmesine Dair Yönetmelikte, İdare ve Gözlem Kurulunun iyi hâl değerlendirmelerini yapacağının ve bu değerlendirmelerin 5275 sayılı Kanun’un 89 uncu maddesi ile Gözlem ve Sınıflandırma Merkezleri ile Hükümlülerin Değerlendirilmesine Dair Yönetmeliğin 16 ncı maddesindeki düzenlemeler esas alınarak yapılması gerektiği hüküm altına alınmıştır.
3. İyi halliliğe ilişkin değerlendirmenin hükümlünün ceza infaz kurumlarının düzen ve güvenliği amacıyla konulmuş kurallara uyup uymadığı, haklarını iyi niyetle kullanıp kullanmadığı, yükümlülükleri eksiksiz yerine getirip getirmediği, uygulanan iyileştirme programlarına göre toplumla bütünleşmeye hazır olup olmadığı, tekrar suç işleme ve mağdura veya başkalarına zarar verme riskinin düşük olup olmadığı hususlarında, infazın tüm aşamalarında katıldığı eğitim-öğretim, psiko-sosyal yardım ve destek programları ile sosyal ve sportif faaliyetler, kültür ve sanat programları, aldığı sertifikalar, kitap okuma alışkanlığı, diğer hükümlü ve tutuklular ile ceza infaz kurumu görevlileri ve dışarıyla olan ilişkileri, işlediği suçtan dolayı duyduğu pişmanlığı, ceza infaz kurumu kuralları ile kurum bünyesindeki çalışma kurallarına uyumu, yükümlülüklerine riayeti, kurum güvenlik ve düzenine katkısı, aldığı disiplin cezaları ve ödüller dikkate alınmak suretiyle yapılması, yapılan değerlendirme sonucunda somut ve denetlenebilir, dosya içeriğine uygun takdir hakkının objektif ve yerinde kullanıldığını gösterecek nitelikte yeterli ve yasal gerekçe gösterilmesi ve karar verilmesi gerekmektedir.
4. Somut olayda; hükümlünün denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak cezasının infazı yönünde talepte bulunması üzerine, 5275 sayılı Kanun’un 89 uncu maddesi ile Gözlem ve Sınıflandırma Merkezleri ile Hükümlülerin Değerlendirilmesine Dair Yönetmeliğin 13 üncü maddesi uyarınca oluşturulan kurul tarafından hükümlüye ait infaz evrakları ile gözlem ve değerlendirme dosyasında bulunan raporlar ve belgelerin incelenmesi sonucunda, “….hükümlünün daha önce birden çok disiplin cezası aldığı, 08.03.2019 tarihinde açık ceza infaz kurumuna ayrıldıktan kısa bir süre sonra ceza infaz kurumundan firar etmesi nedeniyle tekrar suç işleme riskinin devam ettiği, hükümlünün denemeye tabi tutularak iyileştirme planının yapılmasının, tutum ve davranışlarına olumlu yönde etki edeceğinin değerlendirildiği, Açık Ceza İnfaz Kurumlarına Ayrılma Yönetmeliğinin 13 üncü maddesinin ikinci fıkrasına göre açık ceza infaz kurumunda iken firar edip yakalanan hükümlünün tekrar açık ceza infaz kurumuna ayrılabilmesi için firar etmeyeceği yönünde kanaatin oluşması gerektiği, gözlem değerlendirme raporlarına göre ceza infaz kurumunda kaldığı süre içerisinde tutum ve davranışlarının olumsuz yönde olduğu, salıverilmesi sonrası planlarının ve motivasyonunun düşük olduğu,….” gerekçesiyle iyi halli olmadığına dair karar verildiği, şekli yönden yapılan değerlendirme sırasında hükümlünün durumunu açıklama mahiyetinde hükümlünün başka bir suçtan tutuklandığından bahsedildiği ancak bu durumun esas yönden yapılan değerlendirme sırasında İnfaz Hakimliğinin gerekçesinin aksine iyi halliliğini etkilediğine dair bir kabul yapılmadığı, İdare ve Gözlem Kurulunun kararında gösterilen gerekçelerden biri olmadığı anlaşılmakla, İnfaz Hakimliğinin yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile verdiği karar usul ve yasaya aykırı olup, bu karara karşı yapılan itirazın kabulü yerine reddine dair itiraz mercince verilen karar Kanun’a aykırı olup, kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür.
III. KARAR
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,
2. … 1. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 05.04.2022 tarihli ve 2022/275 değişik … sayılı kararın 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
02.06.2023 tarihinde karar verildi.