Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2023/2773 E. 2023/3058 K. 12.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/2773
KARAR NO : 2023/3058
KARAR TARİHİ : 12.05.2023

MAHKEMESİ:Ağır Ceza Mahkemesi
KARAR: İtirazın kabulüne

Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 06.07.2017 tarihli ve 2017/207 Esas, 2017/231 Karar sayılı kararı ile 6 yıl 3 ay hapis cezasına hükümlü …’ın bu cezasının Afyonkarahisar 1 Nolu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda infazı sırasında, FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne herhangi bir mensubiyeti bulunmadığını beyan ederek tarafsız koğuşa geçmek ve denetimli serbestlik tedbirinden yararlanmak üzere samimiyetinin tasdiki talebi hakkında, mensup olduğu örgütten ayrıldığına dair talebinin samimi görülmemesi nedeniyle 60 gün süreyle denemeye tabii tutulmasına dair anılan Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü İdare ve Gözlem Kurulu Başkanlığının 31.08.2020 tarihli ve 2020/3616 sayılı kararına karşı yapılan şikayetin reddine ilişkin Afyonkarahisar

İnfaz Hâkimliğinin, 15.09.2020 tarihli ve 2020/2670 Esas, 2020/2662 Karar sayılı kararına yönelik itirazın kabulü ile anılan kararın kaldırılmasına dair mercii Afyonkarahisar 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 25.09.2020 tarihli ve 2020/1933 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;

Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 30.01.2023 tarihli ve 94660652-105-03-16176-2021-Kyb sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 07.03.2023 tarihli ve 2023/16330 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü;

I. İSTEM
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 07.03.2023 tarihli ve 2023/16330 sayılıkanun yararına bozma isteminin;
“5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un “Hükümlülerin gruplandırılması” başlıklı 24 üncü maddesinde yer alan, “ (1) Hükümlüler; a) İlk defa suç işleyenler, mükerrirler, itiyadî suçlular veya suç işlemeyi meslek edinenler, b) Aklî ve bedensel durumları nedeniyle veya yaşları itibarıyla özel bir infaz rejimine tâbi tutulması gerekenler, c) Tehlike hâli taşıyanlar, d) Terör suçluları, e) Suç örgütlerine veya çıkar amaçlı suç örgütlerine mensup olan suçlular gibi gruplara ayrılırlar.” şeklindeki,
Gözlem ve Sınıflandırma Merkezleri ile Hükümlülerin Değerlendirilmesine Dair Yönetmeliğin hükümlülerin gruplandırılması başlıklı 19 uncu maddesinde yer alan, ”Hükümlüler, bulundukları veya gönderildikleri ceza infaz kurumlarında; a) İlk defa suç işleyenler, mükerrirler, itiyadî suçlular veya suç işlemeyi meslek edinenler, b) Zihinsel ve bedensel durumları nedeniyle veya yaşları itibarıyla özel bir infaz rejimine tâbi tutulması gerekenler, c) Tehlike hâli taşıyanlar, ç) Terör suçluları, d) Suç örgütlerine veya çıkar amaçlı suç örgütlerine mensup olan suçlular, e) Gözlem sürecinin devamına karar verilenler, gibi gruplara ayrılırlar.” şeklindeki,
Anılan Yönetmeliğin 24 üncü maddesinde yer alan, ”..19 uncu maddenin birinci fıkrasının (ç) ve (d) bentlerinde belirtilen suçlular ayrıca; a) Örgüt lideri olanlar, b) Aktif örgüt üyesi olanlar, c) Örgütten ayrılanlar, ç) Tarafsız olanlar şeklinde gruplandırmaya tâbi tutulurlar..” şeklindeki,
Adı geçen Yönetmeliğin 36 ncı maddesinde yer alan, ” Hükümlülerin açık ceza infaz kurumuna ayrılmalarına, denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak cezalarının infaz edilmesine ve ceza infaz kurumlarından doğrudan koşullu salıverilmelerine ilişkin talebi üzerine, ilgili talebin mevzuatta belirtilen süre ve kaldırılmamış disiplin cezasının bulunmaması gibi şartları taşıyıp taşımadığı idare tarafından araştırılır, gerekli şartları taşımayan talep reddedilerek hükümlüye tebliğ edilir. Talebin bulunması, süre şartını sağlaması ve kaldırılmamış disiplin cezası bulunmaması gibi mevzuatta belirtilen şekil şartlarını taşıyan dosyalar; idare ve gözlem kurulu sekretaryası tarafından işleme alınarak ilgili hakkında gözlem ve değerlendirme dosyası hazırlanır. Dosyanın 5275 sayılı Kanun’un 89 uncu maddesinin üçüncü fıkrası kapsamında bulunup bulunmadığı belirlenerek müteakip işlemlerin ikmali sağlanır…” şeklindeki,
Açık Ceza İnfaz Kurumlarına Ayrılma Yönetmeliğinin 6 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (ç) bendinde yer alan, “Terör ve örgütlü suçlardan hükümlü olup, mensup oldukları örgütten ayrıldıkları idare ve gözlem

kurulu kararıyla tespit edilenlerin koşullu salıverilme tarihine bir yıldan az süre kalması şartı aranır.” şeklindeki düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde,
Somut olayda, hükümlünün silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan Afyonkarahisar 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 06.07.2017 tarihli ve 2017/207 Esas, 2017/231 Karar sayılı kararı ile 6 yıl 3 ay hapis cezasına mahkum edildiği, hükümlünün koşullu salıverilmesi için Açık Ceza İnfaz Kurumlarına Ayrılma Yönetmeliğinin 6 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (ç) bendi uyarınca mensup olduğu örgütten ayrıldığının idare ve gözlem kurulu kararıyla tespit edilmesi gerektiği, Afyonkarahisar 1 Nolu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu İdare ve Gözlem Kurulu Başkanlığının 31.08.2020 tarihli ve 2020/3616 sayılı kararı ile hükümlünün terör örgütünden ayrıldığına dair somut bir verinin bulunmadığı, bu suretle tarafsız koğuşa geçme talebi beyanlarının samimi olmadığından 60 gün deneme süresine tabi tutulmasına karar verildiği, her ne kadar merci kararında, hükümlünün beyanının aksini kanıtlayan somut bilgi ve belge bulunmadığından bahisle itirazın kabulüne karar verilmiş ise de, hükümlünün cezaevine girdiği tarihten itibaren belirli periyotlarla yapılan değerlendirmelerin cezaevi idaresi tarafından yeterli görülmemesi halinde, koşullu salıverilme tarihine 1 yıl kalana kadar olan süreye ve bu tarihi geçmeyecek şekilde tekrar gözleme tabi tutulmasının İdare ve Gözlem Kurulunun takdirinde olduğu, terör suçundan hükümlü olanların açığa ayrılmaları için gerekli olan mensup oldukları örgütten ayrıldıkları idare ve gözlem kurulu kararıyla tespit edilmesi şartının sağlanması için hükümlünün bulunduğu koğuştan bağımsız bir koğuşa alınmasının da gerekli olmadığı, bu yönde kanuni bir zorunluluk bulunmadığı gözetilmeden, itirazın reddi yerine, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet görülmemiştir.”
Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.

II. GEREKÇE
1. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin, (1), (2) ve (3) üncü fıkraları;
(1) Hâkim veya mahkeme tarafından verilen ve istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümde hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün Yargıtayca bozulması istemini, yasal nedenlerini belirterek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirir.
(2) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, bu nedenleri aynen yazarak karar veya hükmün bozulması istemini içeren yazısını Yargıtayın ilgili ceza dairesine verir.
(3) Yargıtayın ceza dairesi ileri sürülen nedenleri yerinde görürse, karar veya hükmü kanun yararına bozar.
Şeklinde düzenlenmiştir.

2. Hükümlülerin gruplandırılarak cezaevinde barındırılmalarında, cezaevi idaresinin takdir hakkına sahip olduğu, terör ve örgütlü suçlardan hükümlü olanların açık ceza infaz kurumuna ayrılabilmesi için, koşullu salıverilme tarihlerine bir yıldan az süre kalması, mensup oldukları örgütten ayrıldıklarının idare ve gözlem kurulu kararıyla tespit edilmesi ve iyi halli olmaları şartlarının birlikte gerçekleşmesi gerektiği, hükümlünün örgütten ayrıldığına ilişkin samimi beyan ve eylemlerinin yanında, ceza infaz kurumu yetkilileri tarafından yapılacak gözlem ve denetimler sonucu hükümlünün örgütten ayrıldığına dair yeterli kanaatinde oluşmasının gerektiği, hükümlü hakkında yasal mevzuat gereği yapılması ve

hükümlü hakkında yapılacak tüm işlemlerin ve kararların alınması aşamasında mutlaka değerlendirilmesi gereken gözlem ve denetimlerin yapılması açısından hükümlünün bulunduğu koğuştan bağımsız bir koğuşa alınmasının gerekli olmadığı anlaşılmakla, itiraz merciince itirazın reddi yerine kabulüne dair verilen karar Kanun’a aykırı olup, kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür.

III. KARAR
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,

2. Afyonkarahisar 1. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 25.09.2020 tarihli ve 2020/1933 değişik iş sayılı kararın 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
12.05.2023 tarihinde karar verildi.