Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2023/2769 E. 2023/1330 K. 27.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/2769
KARAR NO : 2023/1330
KARAR TARİHİ : 27.03.2023

MAHKEMESİ:Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten yaralama
KARAR : Mahkûmiyet

Çarşamba 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 14.12.2021 tarihli ve 2021/587 Esas, 2021/1923 Karar sayılı kararı ile hükümlü hakkında mağdur …’ya karşı kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası, aynı maddenin üçüncü fıkrasının (e) bendi, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 2.240,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin netice cezanın türü ve miktarı itibarıyla 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 272 nci maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi uyarınca kesin nitelikte olması sebebiyle 14.12.2021 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.

Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 20.01.2023 tarihli ve 2022/3585 sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 07.03.2023 tarihli ve KYB-2023/15097 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü:

I. İSTEM
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 07.03.2023 tarihli ve KYB-2023/15097 sayılı kanun yararına bozma isteminin;
“Dosya kapsamına göre, sanık hakkında müşteki …’ya yönelik silahla kasten yaralamaya teşebbüs suçundan dolayı kamu davası açıldığı, iddianamede de 5237 sayılı Kanun’un 35. maddesinin uygulanması talep edildiği ve yapılan yargılama sonunda mahkemesince, sanığın silahtan sayılan baltayı müşteki İsa’ya salladığı ama yaralama neticesinin gerçekleşmediği kabul edilerek hükmün gerekçesinde bu kabule yönelik açıklamalar yapıldığı halde, hükmolunan cezadan teşebbüs hükümleri uyarınca indirim yapılmayarak, gerekçe ile hüküm arasında çelişki oluşturulmasında isabet görülmemiştir.”
Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.

II. GEREKÇE
1. Olay günü mağdur ile inceleme dışı sanık … …. arasında aynı kahvehanede oyun oynadıkları sırada tartışma çıktığı, …’ın mağdurun kafasına sehpa ile vurarak mağduru yaraladığı, bu olayın hemen sonrasında …’ın kahvehaneden ayrıldığı, inceleme dışı diğer sanık … . ile karşılaşan … durumu …’e anlatınca …’in mağdur ile konuşmaya karar verdiği, ilk tartışmanın olduğu kahvehaneye geldikleri, mağdurun …’i görüp küfür etmesi üzerine …’in de mağdura kafa atarak onu burnundan yaraladığı, çevredekilerin müdahalesi ile tarafların kahvehane önünden uzaklaştıkları, aynı gün kısa süre sonra mağdur bu olayların etkisi ile sanık …’ın evinin yakınında küfürlü konuşunca …’ın eşi hükümlü … mağdurun üzerine balta ile koşarak onu yaralamaya kalkışsa da çevredekilerin müdahalesi ile hükümlünün eylemini tamamlayamadığı anlaşılmıştır.

2. Mahkemece hükümlünün eyleminin kasten yaralamaya teşebbüs suçunu oluşturduğu kabul edildiği hâlde hükümlünün cezasından teşebbüs nedeniyle 5237 sayılı Kanun’un 35 inci maddesinin ikinci fıkrası gereği indirim yapılmadan hüküm kurulduğu belirlenmiştir.

3. 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (d) bendinin;
“Hükümlünün cezasının kaldırılmasını gerektiriyorsa cezanın kaldırılmasına, daha hafif bir cezanın verilmesini gerektiriyorsa bu hafif cezaya Yargıtay ceza dairesi doğrudan hükmeder.”
Şeklindeki düzenlenme dikkate alınarak inceleme konusu hükümde, hükümlünün eyleminin teşebbüs aşamasında kalması nedeniyle Mahkemece, 5237 sayılı Kanun’un 35 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca indirim uygulanmadan hüküm kurulması Kanun’a aykırı olup kanun yararına bozma talebi yerinde görülmekle, 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (d) bendi uyarınca bahse konu hukuka aykırılık Yargıtay tarafından giderilmiştir.

III. KARAR
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,

2. Hükümlü … hakkında mağduru kasten yaralama suçundan Çarşamba 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 14.12.2021 tarihli ve 2021/587 Esas, 2021/1923 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,

3. 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (d) bendi uyarınca bozma nedeninin daha hafif bir cezayı gerektirdiği belirlendiğinden;
“Sanık …’nun mağduru kasten yaralamaya teşebbüs suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası gereği 120 gün karşılığı adlî para cezası ile cezalandırılmasına,
Sanığın eylemini silahtan sayılan balta işlemesi nedeniyle sanık hakkında belirlenen temel cezadan 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin üçüncü fıkrasının (e) bendi gereği (1/2) oranında artırım uygulanarak 180 gün adlî para cezası ile cezalandırılmasına,
Sanığın eyleminin teşebbüs aşamasında kalması nedeniyle teşebbüs indirim sebebi uygulanarak sanık hakkında belirlenen cezadan 5237 sayılı Kanun’un 35 inci maddesinin ikinci fıkrası gereği (3/4) oranında indirim uygulanarak 45 gün adlî para cezası ile cezalandırılmasına,

Sanığın eylemi tahrik altında gerçekleştirmesi nedeniyle haksız tahrik indirim sebebi uygulanarak sanık hakkında belirlenen cezadan 5237 sayılı Kanun’un 29 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği (1/4) oranında indirim uygulanarak 33 gün adlî para cezası ile cezalandırılmasına,
Sanığın lehine takdiri indirim sebebi uygulanarak sanık hakkında belirlenen cezadan 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin birinci fıkrası gereği (1/6) oranında indirim uygulanarak 27 gün adlî para cezası ile cezalandırılmasına,
Sanık hakkında belirlenen gün karşılığı adlî para cezasının, 5237 sayılı Kanun’un 52 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği günlüğü 20,00 TL’den olmak üzere paraya çevrilmesiyle 540,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına, hukuka aykırılığın bu şekilde giderilmesine, infazın belirlenen şekilde yapılmasına, kararın diğer kısımların aynen bırakılmasına,”

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

27.03.2023 tarihinde karar verildi.