Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2023/2712 E. 2023/5181 K. 12.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/2712
KARAR NO : 2023/5181
KARAR TARİHİ : 12.09.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2022/3535 E., 2022/3317 K.
SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs
HÜKÜMLER : İstinaf başvurularının esastan reddi kararları
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz başvurularının esastan reddi ile hükümlerin onanması

İlk Derece Mahkemesince sanıklar hakkında verilen hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararların; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 … maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 … maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. … 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 17.06.2022 tarihli ve 2021/458 Esas, 2022/333 Karar sayılı kararı ile;
a) Sanık … hakkında kasten öldürmeye teşebbüs suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 37 nci maddesi delaletiyle 81 … maddesinin birinci fıkrası, 35 … maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 63 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 13 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve mahsuba,
b) Sanık … hakkında kasten öldürmeye teşebbüs suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 37 nci maddesi delaletiyle 81 … maddesinin birinci fıkrası, 35 … maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 63 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 13 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve mahsuba,
Karar verilmiştir.
2. … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 08.11.2022 tarihli ve 2022/3535 Esas, 2022/3317 Karar sayılı kararı ile; sanıklar hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlere yönelik katılan vekilinin, o yer Cumhuriyet savcısının, sanık … müdafiinin, sanık … müdafiinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 … maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Katılan Vekilinin Temyiz Sebepleri
Sanıklar hakkında 5237 sayılı Kanun’un 35 … maddesinin ikinci fıkrasının uygulanması sırasında daha fazla ceza verilmesi gerektiğine ilişkindir.
B. Sanık … Müdafiinin Temyiz Sebepleri
Sanığın diğer sanık ile arasında iştirak iradesi bulunmadığına, atılı suçu işlediğine dair delil bulunmadığından beraatine karar verilmesi gerektiğine, suç vasfında hataya düşüldüğüne, öldürme kastının bulunmadığına ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1. Katılan ile sanık …’in yaklaşık 10 yıldır birbirlerini tanıdıkları, sanık …’ın ise bir süre katılanın işletmekte olduğu kahvehanede çalıştığı, katılanın yanından ayrıldıktan sonra sanık … ile çalışmaya başladığı, sanık …’ın katılanın yanından ayrıldıktan sonra katılanın arkasından konuşması ve kendisini hırsızlık ile suçlaması nedeniyle katılana yönelik husumet duymaya başladığı, sanıkların 15.05.2021 tarihinde buluşup iş görüşmesi yaptıkları, daha sonra birlikte sanık …’in annesinin … ilçesi … Mahallesi’nde bulunan evine gittikleri, bir süre oturduktan sonra sanık …’in sevk ve idaresindeki 35 (…) (…) plaka numaralı araçla … ilçe merkezine doğru yola çıktıkları, sanık …’in telefonla katılanı aradığı, sanıkların birlikte katılanın … ilçe merkezinde bulunan evine gittikleri, sanık …’in, katılanı telefonla arayarak aşağıya çağırdığı, katılanın evinden çıktıktan sonra sanık … ile birlikte görüşmeye başladığı, sanık …’ın ise araçtan yarı otomatik av tüfeğini alıp çıkarak katılana doğru yapılan keşifte katılanın gösterdiği yere göre 5 metre, sanıkların gösterdiği yere göre 4.40 metre mesafeden katılanın bacaklarına doğru iki el ateş ettiği, yapılan ateş nedeniyle katılanın bacağından toplu saçma girişiyle yaralandığı, kamera görüntülerine göre olay yerinden önce sanık …’in yönlendirmesi ile sanık …’ın, ardından da bir süre olay yerinde bekleyen sanık …’in, sanık …’ın uzaklaştığı yöne doğru olay yerinden uzaklaştığı, Adli Tıp Kurumu raporuna göre katılandaki yaralanmanın yaşamını tehlikeye sokacak ve hayat fonksiyonlarını ağır (6) derecede etkileyen femur şaft kırığına neden olacak nitelikte olduğu belirtilmiştir.
2. Dosyada mevcut kamera görüntülerine göre sanıklar … ile …’ın olay yerine aynı araç ile gelmeleri, sanık …’in telefon ile katılanı arayıp evden aşağı inmesini istemesi, ardından katılanın ikamet ettiği apartmanın giriş kapısına doğru hareket etmesi, katılanın evden aşağıya iner inmez sanık …’ın bulunduğu aracın içerisinden ön kapıyı açıp katılana tüfeği doğrultması ve ardından ateş etmesi, daha sonra ikinci defa ateş etmesi, ardından araçtan inip katılana doğru yönelmesi ve elindeki tüfek ile nişan almaya devam etmesi, buna rağmen sanık …’in sanık …’ı engellemeye yönelik herhangi bir davranış içerisine girmemesi, aksine sanık …’ın eylemlerini tamamladıktan sonra sanık …’ı gideceği yeri yönlendirmesi, sanık …’ın olay yerinden elinde tüfek ile uzaklaştıktan sonra onun arkasından olay yerinden uzaklaşması, katılanın yaralanmasına rağmen herhangi bir yardımda bulunmaması nedeniyle sanık …’in kendisini, sanık …’ın da sanık …’i atılı suçtan kurtarmaya yönelik savunmalarına itibar edilmediği, sanık …’in sanık … ile 5237 sayılı Kanun’un 37 nci maddesinin birinci fıkrası anlamında iştirak ilişkisi içerisinde olduğu sonucuna varıldığı, katılanın yaralanmasını sonuçlayan hareketi sanık … yapmamış ise de meydana gelen yaralanma neticesinden müşterek fail olarak sorumlu olduğu belirtilmiştir.
3. Sanık … katılanı bacak bölgesinden yaralamış ise de birden fazla ateş ettiğinin kamera görüntülerinden anlaşılması, olay yerinde bulunan 2 adet boş kartuşun bu silahtan atıldığının tespit edildiği, kullanılan tüfeğin etkili ve kısa olan mesafeden vahim sonuçlar meydana getirmeye elverişli olması, atış mesafesinin kısa olması, meydana gelen yaranın niteliği, katılanın hayati tehlike geçirmiş olması birlikte değerlendirildiğinde, sanıkların kastlarının öldürmeye yönelik olduğu kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
4. Sanıkların eylemi teşebbüs aşamasında kaldığından, katılanda meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı, 6. derecede en ağır şekilde kemik kırığı meydana gelmesi, yaralanma nedeniyle hayati tehlike geçirmesi, atış anı ile katılanın bulunduğu mesafenin yakınlığı dikkate alınarak, 5237 sayılı Kanun’un 35 … maddesinin ikinci fıkrası uyarınca sanıkların cezasının takdiren ayrı ayrı 13’er yıl hapis cezası olarak belirlendiği belirtilmiştir.
5. Sanık … yönünden, tahrik unsuru olarak ileri sürülen bir iddia, bir olgu bulunmamakla sanık hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasına yer olmadığı sonucuna varılmıştır.
6. Dosyada mevcut kamera görüntülerine göre olay sonrası etkili eylemi gerçekleştiren sanık …’ın, diğer sanık …’in işaret ettiği yöne doğru kaçarak uzaklaştığı, sanıklar tarafından 112’nin aranmadığı, yahut kan kaybını önlemek için turnike uygulama ve tampon yapma gibi tedbirlere başvurulmadığı, aksi yönde bir savunma ve iddiada da bulunmadığı anlaşılmakla hakkında gönüllü vazgeçme hükümlerinin uygulanmadığı belirtilmiştir.
7. Sanıkların savunmaları, katılan beyanı, tanıkların anlatımları dava dosyasında mevcuttur.
8. Sanık …’e ait arama kaydı ekran görüntüleri, kamera görüntüleri, katılana ait adlî raporlar, olay yeri inceleme raporu, uzmanlık raporları, sanıkların adlî sicil kayıtları dava dosyasında mevcuttur.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmemiştir.
IV. GEREKÇE
Katılan vekilinin; sanıklar hakkında 5237 sayılı Kanun’un 35 … maddesinin ikinci fıkrasının uygulanması sırasında daha fazla ceza verilmesi gerektiğine, sanık … müdafiinin; sanığın diğer sanık ile arasında iştirak iradesi bulunmadığına, atılı suçu işlediğine dair delil bulunmadığından beraatine karar verilmesi gerektiğine, suç vasfında hataya düşüldüğüne, öldürme kastının bulunmadığına yönelen temyiz sebepleri yönünden;
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, dava dosyası tekemmül ettirilerek karar verildiği, eksik incelemenin bulunmadığı, alınan tüm raporların yeterli ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, tüm beyanlar ve kamera görüntülerinden eylemin sanıklar tarafından fiil üzerinde müşterek hakimiyet kurmak suretiyle ve kasten gerçekleştirildiğinin saptandığı, av tüfeği ile yakın mesafeden bacağa yönelik yapılan atışlarda, toplu saçma girişi ile geniş doku ve kemik defekti (eksikliği, kaybı) yanında ana damar ve sinir paketinin tamamen parçalanıp ani ve bol miktarda kan kaybı sonucu kısa sürede ölümün meydana geldiğinin bilinen bir durum olması nedeniyle somut olayda av tüfeğiyle yakın mesafeden toplu saçma girişi meydana getirecek şekilde atış yapılması halinde muhakkak olan ölüm neticesinin gerçekleşeceğinin sanıklar tarafından bilinmesi gerektiği nitekim yapılan atışlar sonucu katılanın 6. derecede en ağır şekilde kemik kırığı meydana gelecek ve hayati tehlike geçirecek nitelikte yaralandığı, kullanılan silahın öldürmeye elverişli olması, atış sayısı, katılandaki yara yerlerinden hareketle hedef alınan vücut bölgesi, meydana gelen tehlike ve zararın ağırlığı dikkate alındığında sanıkların katılanı öldürme kastı ile hareket ettikleri anlaşıldığından, suç vasfının nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs olarak kabulünde isabetsizlik bulunmadığı, teşebbüsün ulaştığı aşama ile meydana gelen tehlike ve zararın ağırlığına göre belirlenen cezanın isabetli olduğu anlaşıldığından, anılan temyiz sebeplerinin incelenmesinde hukuka aykırılık bulunmamıştır.
V. KARAR
Gerekçe başlığı altında açıklanan nedenlerle … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 08.11.2022 tarihli ve 2022/3535 Esas, 2022/3317 Karar sayılı kararlarında katılan vekili ve sanık … müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca … 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
12.09.2023 tarihinde karar verildi