Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2023/220 E. 2023/2189 K. 25.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/220
KARAR NO : 2023/2189
KARAR TARİHİ : 25.04.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten öldürme
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet

Sanıklar hakkında bozma üzerine kurulan hükümlerin; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

Sanık … müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
A. Zile Ağır Ceza Mahkemesinin 16.01.2020 tarihli, 2019/183 Esas – 2020/9 Karar sayılı kararı ile;
1. Sanık … hakkında yerine getirilen kamu görevi nedeniyle öldürme suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 37 nci maddesinin birinci fıkrası, 82 nci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü madde ve 63 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

2. Sanık … hakkında yerine getirilen kamu görevi nedeniyle öldürme suçundan 5237 sayılı Kanun’un 37 nci maddesinin birinci fıkrası, 82 nci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü madde ve 63 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

3. … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 14.12.2020 tarihli ve 2020/2078 Esas, 2020/2534 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlere yönelik sanıklar müdafiinin ve katılanlar vekilinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

4. … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi kararının, sanıklar müdafiileri ve katılanlar vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 11.04.2022 tarihli ve 2021/7056 Esas, 2022/2751 Karar sayılı kararı ile sanıklara atfedilen suç vasfının kasten öldürme olması ve sanıklar hakkında asgari düzeyde haksız tahrik indirimi yapılması gerektiği gerekçesiyle hükümlerin bozulmasına ve dava dosyasının 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

5. Zile Ağır Ceza Mahkemesinin 12.10.2022 tarihli ve 2022/136 Esas, 2022/202 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında kasten öldürme suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 37 nci maddesinin birinci fıkrası, 81 inci maddesinin birinci fıkrası, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü madde ve 63 üncü maddeler uyarınca ayrı ayrı 15 yıl hapis cezası ile cezalandırılmalarına ve hak yoksunluklarına karar verilerek dava dosyası, 5271 sayılı Kanun’un 307 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca doğrudan temyiz merciine gönderilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Katılanlar …, … ve … vekilinin temyiz sebepleri, suç vasfının nitelikli kasten öldürme olduğuna, sanıklar hakkında haksız tahrik ve takdiri indirim yapılmaması gerektiğine ilişkindir.

B. Sanık … müdafiinin temyiz sebepleri, mahkumiyete yeter delil bulunmadığına, meşru savunmada sınırın aşılması hükmünün uygulanması gerektiğine, haksız tahrikin derecesine ilişkindir.

C. Sanık … müdafiinin temyiz sebepleri, meşru savunma ve meşru savunmada sınırın aşılması hükmünün uygulanması gerektiğine, haksız tahrikin derecesine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Maktul …’nin Zile İlçesi, Binbaşıoğlu Köyünde muhtar olarak görev yaptığı, olay günü sabah saatlerinde maktulün oğlu …’e seçmen kağıtlarını dağıtmak üzere verdiği, …’in, sanıkların evine seçmen kağıtlarını götürdüğü, …’nın bu seçmen kağıtlarını aldığı ve köyde ikamet etmeyen ağabeylerinin isimlerini de listede görmesi üzerine onların seçmen kağıtlarını da istediği, ancak …’in babasının bu duruma müsaade etmediğini söyleyerek evden ayrıldığı, aynı gün öğlen saat 12:30 civarında …’nın yeni yaptıkları eve giderek burada bulunan diğer sanıklara seçmen kağıtlarının geldiğini, ancak listede diğer abilerinin isimlerinin de olduğunu söylediği, temyiz dışı sanık Hamza’nın bunun üzerine maktulü aradığı, taraflar arasında 29 saniye süren bir konuşma gerçekleştiği, sonra Hamza’nın moralinin bozulduğu, bu sırada bahse konu yerde sanıklar …, … ve …’ın da bulunduğu, …’nın, … ile …’yı alarak yaylaya gitmelerini söylediği, …’ın önce diğer ikametlerine gittiği, abilerinin bulunduğu inşaat halindeki eve gittiğinde ağabeylerini orada göremediği, sanıklar … ile …’ın araca binerek yaylaya gittikleri sırada muhtara ait ikametin önünden geçerken …’ın aracı durdurduğu ve araçtan inerek muhtarın eşi olan …’e, komşusu … de bulunduğu sırada “bizim çocuklar buraya geldi mi?” diye sorduğu, maktulün de ikametinin balkonunda otururken yerinden kalkıp … ile konuşmaya başladığı, tarafların olaydan az önce gerçekleşen seçmen kağıdının verilip verilmemesi hususunda tartıştıkları, tartışma arasında maktulün ikametinin balkonundan inerek evin önünde … ile yüz yüze konuştuğu, kavganın bu meseleden dolayı büyüdüğü ve bir arbede yaşandığı, bu sırada …’ın yanında bulunan silah ile 3 kez ateş ettiği, kavgayı gören ve o sırada araçta bulunan …’nın arbedeyi görünce araçta bulunan tüfeği de almak suretiyle maktul ve …’ın yanlarına gittiği ve …’ın ateş ettiği sırada onun 3. kez silah tetiğine basmasının hemen ardından …’nın da tüfeği ateşlediği, bunun sonucunda maktulün hayatını kaybettiği anlaşılmıştır.

2. Maktulün ölü muayene işlemi sonrasında klasik otopsi işlemi yapılmak üzere Adlî Tıp Kurumuna gönderildiği, düzenlenen rapora göre ölüm nedeninin ateşli silah yaralanmasına bağlı iç organ hasarı ve iç–dış kanama sonucu meydana gelmiş olduğunun tespit edildiği anlaşılmıştır.

3. Mahkemece, Hukukî Süreç başlığı altında (4) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmına uyulmasına karar verilerek gereğinin yerine getirildiği tespit edilmiştir.

IV. GEREKÇE
Katılanlar vekilinin suç vasfının nitelikli kasten öldürme olduğuna, sanıklar hakkında haksız tahrik ve takdiri indirim hükümlerinin uygulanmaması gerektiğine; sanık … müdafiinin mahkumiyete yeter delil bulunmadığına, meşru savunmada sınırın aşılması hükmünün uygulanması gerektiğine, haksız tahrikin derecesine; sanık … müdafiinin meşru savunma ve meşru savunmada sınırın aşılması hükmünün uygulanması gerektiğine, haksız tahrikin derecesine yönelen temyiz sebepleri yönünden;

İleri sürülen iddia ve savunmaların toplanan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, alınan raporların yeterli ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, sanıkların suçu maktulün yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle değil maktulden kaynaklanan haksız tahrik altında ve ani kastla işlediklerinin anlaşıldığı, Hukukî Süreç başlığı altında (4) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmında belirtilen haksız tahrik kurumunun, gerek Yargıtay gerekse bozma ilâmına uyulmasına karar veren Mahkemece değerlendirildiği ve olayın çıkış sebebi ile gelişiminde maktulden kaynaklanan ve haksız tahrik oluşturan davranışların ulaştığı boyut da dikkate alınarak 5237 sayılı Kanun’un 29 uncu maddesinin birinci fıkrası gereğince asgari düzeyde haksız tahrik indirimi uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediği, takdiri indirimin Mahkemenin takdir yetkisi kapsamında, yasal, yerinde ve yeterli gerekçelerle uygulanmasına karar verildiği anlaşıldığından anılan temyiz sebeplerinin incelenmesinde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Zile Ağır Ceza Mahkemesinin 12.10.2022 tarihli, 2022/136 Esas, 2022/202 Karar sayılı kararında sanıklar müdafiileri ve katılanlar …, … ve … vekilince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda aykırılık görülmediğinden aynı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca Zile Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
25.04.2023 tarihinde karar verildi.