Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2023/1074 E. 2023/3645 K. 29.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/1074
KARAR NO : 2023/3645
KARAR TARİHİ : 29.05.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Kasten öldürme
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet, ceza verilmesine yer olmadığı

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükümlerin; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 307 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 … maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 … maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesinin, 05.11.2020 tarihli ve 2019/40 Esas, 2020/339 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında;
a. Maktul …’e yönelik kasten öldürme suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 27 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına,
b. Maktul …’a yönelik kasten öldürme suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 27 nci maddesinin birinci fıkrası delaletiyle 85 … maddesinin birinci fıkrası, ve 62 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca 4 yıl 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, karar verilmiştir.

2. … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 21.05.2021 tarihli ve 2021/158 Esas, 2021/1371 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlere ilişkin katılanlar vekilleri ile sanık müdafinin istinaf başvurularının kabulüne karar verilerek 5271 sayılı Kanun’un 280 … maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca duruşmalı yapılan inceleme neticesinde aynı Kanun’un 280 … maddesinin ikinci fıkrası uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile sanık hakkında ;
a. Maktul …’e yönelik kasten öldürme suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 81 … maddesinin birinci fıkrası, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 11 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,
b. Maktul …’a yönelik kasten öldürme suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 81 … maddesinin birinci fıkrası, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 15 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,karar verilmiştir.

3. … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi kararının, katılanlar vekilleri ile sanık müdafii tarafından temyizi üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 07.04.2022 tarihli ve 2021/11188 Esas, 2022/2687 Karar sayılı ilamı ile;
“Oluşa, dosya kapsamına ve kamera görüntülerine göre; olay tarihininden bir gün önce, sanığın oğlu olan … ’ın tanık …’ü katılan …’un uyuşturucu madde kullandığı ve uzak durması yönünde tembihte bulunduğu, tanık …’ün ise … ile aralarında geçen bu konuşmayı katılan … ve maktul …’na ilettiği, bunun üzerine katılan ve maktulün tanık … ’ı arayarak hakeret ve tehdit ettikleri, tanığın yerini öğrenmeye çalıştıkları, tanık … ’ın durumu abisi olan tanık …’a ileterek yanına gelmesini istediği, tanık …’ın da babası olan sanığa bu durumu anlatması üzerine birlikte tanık … ’ın çalıştığı işyerine gittikleri, burada durumu konuştukları, sanığın oğlu olan … ’dan katılan …’un telefon numarasını istediği, yaptığı arama sonucu katılan ve maktullerin bulunduğu kahvede buluşmayı kararlaştırdıkları, sanığın oğulları olan tanıkların kendisiyle gelmelerini engelleyerek ayrıldığı,

sonrasında katılan ve maktullerin bulunduğu kahveye gittiği, selamlaşıp tokalaşarak oturduğu, sanığın husumeti öğrenmeye çalıştığı, katılan ve maktul …’nun da karşılıklı hakaret ve tehdit olayından, bu noktaya nasıl gelindiğinden bahsettikleri, bu esnada herhangi bir tartışma ve gerginlik olmadığı halde maktul …’nun belinden çıkardığı ve kendine ait olan silahı masaya koyduğu, devamında sanığa “sen oğlunun terbiyesini veremiyorsun” dediği, bunun üzerine sanığın maktule “sen bu silahı masaya koydun, bu silahı masaya koyunca, bu işin sonu başka yerlere gider” dediği, bu sırada katılan …’un maktul …’na “sok o silahı beline” dediği, maktulün de silahı tekrar beline koyduğu, konuşma devam ederken kısa süre sonra sanığın oğlu tanık …’ın tarafların oturdukları masaya doğru geldiği ve “siz kimin anasını bacısını sinkaf ediyorsunuz, … kim?” diye bağırdığı, bunun üzerine babası olan sanığın …’ı sakinleştirmeye çalışmak amacıyla ayağa kalktığı, bu aşamadan sonra diğer taraflarında taburelerinden kalktığı, maktul …’nun elini belindeki silaha koyarak diğer maktul …’ın ise tanığı eliyle iterek, birlikte …’a yöneldiği, yaşanan tartışma sırasında maktul …’nun belindeki silahı çıkartarak atışa hazır hale getirdiği, sonrasında … … ’ın ayaklarına doğru bir el ateş ettiği, bu aşamadan sonra maktulde silah olduğunu bilen ve elini beline götürerek silahını çıkarttığını gören maktule karşı sanığın da yanında bulundurduğu silahı çıkarttığı, oğlunun atış sonrası ayağını da tuttuğunu gören sanığın önce ateş eden maktule silahıyla birden fazla defa ateş ettiği, devamında silahı yan yana yakın mesafede bulunan ve maktul …’nun vurulması ile birlikte kendisine doğru hamle yapan maktul …’a doğrulttuğu, maktul …’ın olay yerinde bulunan ve elinde olan bıçağı da kullanmayı düşünerek sanığa doğru hamle yaptığı, ancak sanığın bu maktule de birden fazla defa ateş ettiği, sonrasında silahı katılan …’a doğrultarak bir el ateş ettiği ve araya oğlu …’ın girmesi, sanığı olay yerinden uzaklaştırması nedeniyle bu katılana yönelik eylemine devam edemediği, atışlar sonrasında ağır yaralanan maktullerin yere düştükleri, katılan …’un ise yaralı olarak olay yerinden kaçtığı olayda;
a. Sanık hakkında maktul …’na yönelik kasten öldürme suçundan kurulan mahkumiyet hükmü yönünden ;
Sanığın maktul …’nda silah olduğunu bildiği, olayın anlık geliştiği, maktul …’nun silahını çıkararak sanığın oğlu olan …’ın ayaklarına doğru ateş ettiği, …’ında atış sonrası ayağını tuttuğu, bu durumu gören babası sanığın, oğlunun yaralandığı düşüncesiyle, ikinci bir atış için kolunu havaya doğru kaldıran ve atışına devam edeceğini düşündüğü maktule yönelik silahını doğrultarak, oğluna varolan ve kendisine de yönelme ihtimali bulunan, halen devam eden haksız saldırıyı defetmek amacıyla meşru savunmada TCK’nin 27/2. maddesinde belirtilen korku, kaygı ve heyecanla sınırın aşılması suretiye birden fazla ateş ettiği anlaşılmakla, sanık hakkında bölge adliye mahkemesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmesi yerine, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
b. Sanık hakkında maktul …’a yönelik kasten öldürme suçundan kurulan mahkumiyet hükmü yönünden;
Maktul …’ın, sanığın oğlu olan …’ı hakaret ve tehdit eden diğer maktul ve katılanla birlikte hareket ettiği, olay esnasında sanığın diğer oğlu olan …’ı ittiği,

olay yerinde bulunan ve elinde olan bıçağı da kullanmayı düşünerek sanığa doğru hamle yaptığı anlaşılmakla, maktulden sanığa yönelen ve haksız tahrik teşkil eden söz ile davranışların ulaştığı boyut dikkate alınarak, sanık hakkında cezadan indirim öngören TCK’nin 29. maddesi uyarınca makul oranda indirim yapılması gerekirken, yazılı şekilde asgari oranda indirim yapılmak suretiyle fazla cezaya hükmolunması,”
Nedenleriyle bozulmasına ve dava dosyasının 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

4. … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 07.07.2022 tarihli ve 2022/1184 Esas, 2022/1458 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında;
a. Maktul …’e yönelik kasten öldürme suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 27 nci maddesinin ikinci fıkrası delaletiyle 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin üçüncü fıkrasının (c) bendi uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına,
b. Maktul …’a yönelik kasten öldürme suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 81 … maddesinin birinci fıkrası, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 12 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilerek
dava dosyası, 5271 sayılı Kanun’un 307 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca doğrudan temyiz merciine gönderilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Katılanlar … ve … vekilinin temyiz sebepleri ; sanık hakkında maktul …’e yönelik eylemi nedeniyle kasten öldürme suçundan mahkumiyetine karar verilmesi gerektiğine, ilişkindir.

B. Katılan … vekilinin temyiz sebepleri;
1. Suç niteliğine,
2. Haksız tahrik indirim nedeni bulunmadığına,
3. Cezadan takdire bağlı indirim yapılmaması gerektiğine,
İlişkindir.

C. Sanık müdafiinin temyiz sebepleri ;
1. Meşru savunmaya,
2. Haksız tahrikin derecesine,
İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Olay tarihinden bir gün önce, sanığın oğlu olan … ’ın tanık …’ü katılan …’un uyuşturucu madde kullandığı ve uzak durması yönünde ikaz ettiği, tanık …’ün ise … ile aralarında geçen bu konuşmayı temyiz dışı katılan … ve maktul …’na ilettiği, bunun üzerine katılan ve maktulün tanık … ’ı arayarak hakaret ve tehdit ettikleri, tanığın yerini öğrenmeye

çalıştıkları, tanık … ’ın durumu abisi olan tanık …’a ileterek yanına gelmesini istediği, tanık …’ın da babası olan sanığa bu durumu anlatması üzerine birlikte tanık … ’ın çalıştığı işyerine gittikleri, burada durumu konuştukları, sanığın oğlu olan … ’dan katılan …’un telefon numarasını istediği, yaptığı arama sonucu katılan ve maktullerin bulunduğu kahvede buluşmayı kararlaştırdıkları, sanığın oğulları olan tanıkların kendisiyle gelmelerini engelleyerek ayrıldığı, sonrasında katılan ve maktullerin bulunduğu kahveye gittiği, selamlaşıp tokalaşarak oturduğu, husumeti öğrenmeye çalıştığı, katılan … ve maktul …’nun da karşılıklı hakaret ve tehdit olayından bu noktaya nasıl gelindiğinden bahsettikleri, bu esnada herhangi bir tartışma ve gerginlik olmadığı halde maktul …’nun belinden çıkardığı kendine ait olan silahı masaya koyduğu, devamında sanığa “sen oğlunun terbiyesini veremiyorsun” dediği, bunun üzerine sanığın maktule “sen bu silahı masaya koydun, bu silahı masaya koyunca, bu işin sonu başka yerlere gider” dediği, bu sırada katılan …’un maktul …’na “sok o silahı beline” dediği, maktulün de silahı tekrar beline koyduğu, konuşma devam ederken kısa süre sonra sanığın oğlu tanık …’ın tarafların oturdukları masaya doğru geldiği ve “siz kimin anasını bacısını sinkaf ediyorsunuz, … kim?” diye bağırdığı, bunun üzerine babası olan sanığın …’ı sakinleştirmeye çalışmak amacıyla ayağa kalktığı, bu aşamadan sonra diğer tarafların da taburelerinden kalktığı, maktul …’nun elini belindeki silaha koyarak diğer maktul …’ın ise tanığı eliyle iterek, birlikte …’a yöneldiği, yaşanan tartışma sırasında maktul …’nun belindeki silahı çıkartarak atışa hazır hale getirdiği, sonrasında da … … ’ın ayaklarına doğru bir el ateş ettiği, bu aşamadan sonra maktulde silah olduğunu bilen ve elini beline götürerek silahını çıkarttığını gören sanığın da maktule karşı yanında bulundurduğu silahı çıkartarak önce ateş eden maktul …’na birden fazla ateş ettiği, devamında silahı yakın mesafede bulunan ve maktul …’nun vurulması ile birlikte kendisine doğru hamle yapan maktul …’a doğrulttuğu, maktul …’ın elinde olan bıçağı kullanmayı düşünerek sanığa doğru hamle yaptığı, ancak sanığın bu maktule de birden fazla defa ateş ettiği, sonrasında silahı katılan …’a doğrultarak bir el ateş ettiği ve araya giren oğlu …’ın sanığı olay yerinden uzaklaştırması nedeniyle bu katılana yönelik eylemine devam edemediği, atışlar sonrasında ağır yaralanan ve yere düşen maktullerin otopsi raporunda belirtilen biçimde öldükleri, katılan …’un ise yaralı olarak olay yerinden kaçtığı olayda, sanığın maktul …’nda silah olduğunu bildiği, olayın anlık geliştiği, maktul …’nun silahını çıkararak sanığın oğlu olan …’ın ayaklarına doğru ateş ettiği, …’ın da atış sonrası ayağını tuttuğunu gören babası sanığın, oğlunun yaralandığı zannıyla ikinci bir atış için kolunu havaya doğru kaldıran ve atışına devam edeceğini düşündüğü maktule yönelik silahını doğrultarak, oğluna yönelen ve kendisine de yönelme ihtimali bulunan, halen devam eden haksız saldırıyı defetmek amacıyla meşru savunmada 5237 sayılı Kanun’un 27 nci maddesinde belirtilen korku, kaygı ve heyecanla sınırı aştığı, dolayısıyla sanığın bu maktule yönelik eylemi bakımından ceza verilmesine yer olmadığına dair karar verildiği, sanığın maktul …’a yönelik eyleminin ise tahrik altında kasten öldürme suçunu oluşturduğu anlaşılmıştır.

Haksız tahrik yönünden, maktul …’ın, sanığın oğlu olan …’ı hakaret ve tehditte bulunan diğer maktul ve katılanla birlikte hareket ettiği, olay esnasında sanığın oğlu olan …’ı ittiği, elinde ki bıçağı da kullanmayı düşünerek sanığa doğru hamle yaptığı anlaşılmakla, maktulden sanığa yönelen ve haksız tahrik teşkil eden söz ile davranışların ulaştığı boyut dikkate alınarak, sanık hakkında cezadan indirim öngören 5237 sayılı Kanun’un 29 uncu maddesi uyarınca makul oranda indirim yapıldığı, anlaşılmıştır.

2. Maktul … hakkında düzenlenen Adlî Tıp Kurumu … Grup Başkanlığı … Morg İhtisas Dairesi Başkanlığının 30.10.2018 tarihli; “Kişinin ölümünün ateşli silah mermi çekirdeği yaralanmalarına bağlı kemik kırıkları ile karakterli iç organ yaralanmalarından gelişen iç ve dış kanama sonucu meydana gelmiş olduğu”
Görüşünü içeren otopsi raporu dava dosyasında bulunmaktadır.

3. Maktul … hakkında düzenlenen Adlî Tıp Kurumu … Grup Başkanlığı … Morg İhtisas Dairesi Başkanlığının 30.10.2018 tarihli; “Kişinin ölümünün ateşli silah mermi çekirdeği yaralanmasına bağlı iç organ ve büyük damar harabiyetlerinden gelişen iç ve dış kanama sonucu meydana gelmiş olduğu”
Görüşünü içeren otopsi raporu dava dosyasında bulunmaktadır.

4. Olay yeri inceleme raporu ile basit krokisi, kamera görüntüsü inceleme tutanakları, kamera görüntüsünün çözümüne ilişkin bilirkişi raporları, uzmanlık raporu ile tutanaklar dava dosyasında bulunmaktadır.

5. Mahkemece, Hukukî Süreç başlığı altında (3) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmına uyulmasına karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
A. Katılanlar … ve … Vekilinin Temyiz Sebepleri Yönünden
Olaydan hemen önce maktul …’in üzerinde bulunan silahı çıkararak masaya koyması ve …’un zorlaması ile masadan kaldırması nedeniyle sanığın maktul …’nda silah olduğunu bildiği, olayın anlık geliştiği, maktul …’nun silahını çıkararak sanığın oğlu olan …’ın ayaklarına doğru ateş ettiği, …’ın da atış sonrası ayağını tuttuğunu gören babası sanığın, oğlunun yaralandığı zannıyla, ikinci bir atış için kolunu havaya doğru kaldıran ve atışına devam edeceğini düşündüğü maktule yönelik silahını doğrultarak, oğluna yönelen ve kendisine de yönelme ihtimali bulunan, halen devam eden haksız saldırıyı defetmek amacıyla meşru savunmada 5237 sayılı Kanun’un 27 nci maddesinde belirtilen korku, kaygı ve heyecanla sınırı aştığının sanığın aşamalardaki savunması ile uyumlu olan kamera görüntülerinin çözümüne ilişkin bilirkişi raporları ile anlaşıldığından, sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına dair verilen hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

B. Katılan … Vekilinin Temyiz Sebepleri Yönünden
1. Suç Niteliği
Tasarlama hâlinin varlığından söz edilebilmesi için failin eylemi gerçekleştirmeye olay tarihinden önce karar vermesinin, kararında sebat ve ısrar göstermesinin, karar ile icra arasında makul bir süre geçmesinin gerektiği, somut olayda sanık ile maktuller arasındaki olayın ani olarak geliştiği, önceye dayalı husumet bulunmadığının anlaşılması karşısında, sanığın maktul …’ı öldürme kararını önceden verdiğine, bu kararı verdikten sonra aradan soğukkanlılığa kavuşacak kadar makul bir süre geçmesine rağmen öldürme kararında sebat ettiğine ilişkin dava dosyasına yansıyan bir kanıtın bulunmadığı anlaşılmakla, Mahkemece sanığın eyleminin 5237 sayılı Kanun’un 81 … maddesinin birinci fıkrası kapsamında kabul edilmesinde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2. Haksız Tahrik İndirim Nedeni Bulunmadığı
Kamera görüntülerinin çözümüne ilişkin bilirkişi raporları uyarınca maktul …’ın olay esnasında sanığın oğlu …’ı ittiği ve elindeki bıçakla sanığa doğru yöneldiği, bu haliyle maktulden sanığa yönelen ve haksız tahrik teşkil eden davranışın bulunduğu anlaşılmakla, hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

3. Takdiri İndirim
5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca takdirî indirim sebebi uygulanması Mahkemenin takdirinde olup Mahkemece, “fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları ve cezanın geleceği üzerindeki etkileri” dikkate alınan sanık hakkında yeterli gerekçe ile takdirî indirim nedeni uygulanmasında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

C. Sanık Müdafiinin Temyiz Sebepleri Yönünden
1. Meşru Savunma veya Meşru Savunmada Sınırın Aşılması
Kamera görüntülerinin çözümüne ilişkin bilirkişi raporları uyarınca sanığın elindeki bıçakla kendisine yönelen ancak henüz fiili saldırı aşamasına geçmeyen maktul …’a karşı eylemini orantısız biçimde suçta kullandığı tabanca ile gerçekleştirdiğinin anlaşılması karşısında, meşru savunma veya meşru savunmada sınırın aşılmasına ilişkin koşulların oluşmadığı anlaşılmakla, hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2. Haksız Tahrikin Derecesi
Maktul …’ın olay esnasında sanığın oğlu …’ı ittiği ve elindeki bıçakla sanığa doğru fiili saldırıya geçmeksizin yöneldiği anlaşılmakla, maktulün haksız tahrik teşkil eden davranışlarının ulaştığı boyut dikkate alınarak yapılan indirim oranında isabetsizlik görülmediğinden, hükümde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 07.07.2022 tarihli ve 2022/1184 Esas, 2022/1458 Karar sayılı kararında katılanlar vekilleri ile sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci

fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda aykırılık görülmediğinden aynı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,

Hükmolunan ceza miktarı ve tutuklulukta geçirilen süre dikkate alınarak sanık müdafiinin tahliye talebinin REDDİNE,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

29.05.2023 tarihinde karar verildi.