Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2022/9857 E. 2023/983 K. 13.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/9857
KARAR NO : 2023/983
KARAR TARİHİ : 13.03.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama
HÜKÜM : Mahkûmiyet

Sanık hakkında bozma üzerine verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 … maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 … maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Aksaray 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 17.05.2019 tarihli ve 2018/183 Esas, 2019/174 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kasten öldürmeye teşebbüs suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 81 … maddesinin birinci fıkrası, 35 … maddesinin ikinci fıkrası, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 54 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 5 yıl 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve müsadereye karar verilmiştir.

2. Konya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 11.03.2020 tarihli ve 2020/128 Esas, 2020/588 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik katılan vekili ve sanık müdafiinin istinaf başvurularının kabulüne karar verilerek 5271 sayılı Kanun’un 280 … maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca duruşmalı yapılan inceleme neticesinde aynı Kanun’un 280 … maddesinin ikinci fıkrası uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile sanık hakkında neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (e) bendi, 87 nci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 54 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve müsadereye karar verilmiştir.

3. Konya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 11.03.2020 tarihli ve 2020/128 Esas, 2020/588 Karar sayılı kararının katılan vekili ve sanık müdafii tarafından temyizi üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesinin, 26.05.2021 tarihli ve 2020/4920 Esas, 2021/9131 Karar sayılı kararıyla özetle, suç tarihi itibarıyla 65 yaşını doldurduğu anlaşılan sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 51 … maddesi gereği erteleme müessesesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışmasız bırakılması nedeniyle bozulmasına ve dava dosyasının 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

4. Konya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 06.10.2021 tarihli ve 2021/1323 Esas, 2021/1633 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında, neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (e) bendi, 87 nci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 51 … maddesinin birinci ve üçüncü fıkraları, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 54 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, müsadereye, cezanın ertelenmesine ve sanığın 2 yıl 6 ay süreyle denetime tabi tutulmasına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Katılan Vekilinin Temyiz Sebepleri
1. Sanığın eyleminin tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs suçunu oluşturduğuna,
2. Sanık hakkında kurulan hükümde erteleme koşullarının oluşmadığına ve haksız tahrik, takdiri indirim nedenleri uygulanmak suretiyle usul ve yasaya aykırı şekilde eksik ceza tayin edildiğine,
İlişkindir.

B. Sanık Müdafiinin Temyiz Sebebi
Sanığın eylemini, zorunluluk hâli altında gerçekleştirdiği gözetilerek 5237 sayılı Kanun’un 25 … maddesinin ikinci fıkrası gereği ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
1. Katılanın, sanığın öz kızına karşı olaydan bir ay önce cinsel saldırı eylemi gerçekleştirdiği, katılan hakkında bu suçtan yapılan yargılamada 4 yıl 2 ay hapis cezası ile mahkûmiyet kararı verildiği, taraflar

arasında bu nedenle husumet bulunduğu, olay günü katılan cenaze namazı kılarken sanığın, ekmek bıçağıyla katılana arkadan yaklaşıp sol omzuna 3 cm.’lik ve sırt ortasına 2 cm.’lik kesi oluşacak şekilde 2 darbe vurduğu, katılanın kaçmaya başladığı, sanığın da katılanın peşinden gittiği, katılanın sırt orta kısmına isabet eden yaralanma nedeniyle gelişen pnömotoraks sebebiyle hayatî tehlike geçirdiği, bıçak darbelerinin birinin öldürücü nitelikte olmasına karşın hayatî önemi düşük olan omuz bölgesindeki yaralanmanın öldürücü olmadığı, katılanın olay yerinden kaçtığı sırada sanığın katılanı takip ettiği, bu sırada katılanı yere düşürerek peşpeşe öldürücü darbeler yapma imkânı bulunduğu hâlde tek öldürücü darbeden sonra bıçak hamlelerinin şiddetini azaltması nedeniyle sanığın kastının kasten yaralama suçuna yönelik olduğunun belirlenmesiyle buna göre uygulama yapıldığı anlaşılmıştır.

2. Sanık üzerine atılı suçlamayı ikrar etmiştir.

3. Katılanın aşamalardaki beyanları istikrarlıdır.

4. Tanık beyanı dava dosyasında mevcuttur.

5. Sanığın eylemi neticesinde katılanda meydana gelen yaralamaya ilişkin olarak Adlî Tıp Kurumu Başkanlığı Aksaray Şube Müdürlüğünce tanzim olunan, 11.02.2019 tarihli adlî muayene raporunda;
“Sol skapula üzerinde 3 cm.’lik nedbe dokusu, T7 orta hatta 2 cm.’lik nedbe dokusu olduğu, pnömotoraksa yol açan kesici delici alet yaralanmasına bağlı arızasının;
Şahsın yaşamını tehlikeye soktuğu,
Basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek derecede hafif nitelikte olmadığı,
Vücutta kemik kırığı tariflenmediği,
Duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına ya da yitirilmesine neden olmadığı,
Yüz sınırları içerisinde lezyon tariflenmediği,”
Görüşlerine yer verildiği belirlenmiştir.

6. Mahkemece, Hukukî Süreç başlığı altında (3) numaralı paragrafta bilgilerine ve içeriğine yer verilen Yargıtay bozma ilâmına uyulmasına karar verilerek gereğinin yerine getirildiği belirlenmiştir.

IV. GEREKÇE
A. Katılan Vekilinin Suç Vasfı, Erteleme ve Takdirî İndirim Sebebine Yönelen Temyiz Sebepleri
Sanığın, katılanın arkasından gelerek bıçakla sol omuz ve sırtının ortasından iki kez bıçakladığı, bu bıçak darbelerinin birinin öldürücü nitelikte olmasına karşın hayatî önemi daha düşük olan omuz bölgesindeki yaranın öldürücü olmaması, katılanın olay yerinden kaçtığı sırada sanığın katılanı takip ettiği, katılana sarılarak veya yere düşürerek peşpeşe öldürücü darbeler yapma imkânı bulunduğu hâlde tek öldürücü darbeden sonra bıçak hamlelerinin şiddetini azaltması hususları birlikte değerlendirildiğinde, sanığın kastının yaralamaya yönelik olduğunun tespiti ile buna göre uygulama yapılmasında, resmî nüfus kaydına göre 04.05.1945 doğumlu olan ve suç tarihinde 65 yaşını bitirmiş olduğu anlaşılan sanık hakkında, 5237 sayılı Kanun’un 51 … maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesi gereği erteleme kurumunun uygulanabilirliğinin üst sınırının 3 yıl hapis cezası olduğu ve güncel

adlî sicil kaydına göre sanığın ertelemeye engel herhangi bir mahkûmiyetinin bulunmadığı, Mahkemede sanık hakkında ileride bir daha suç işlemeyeceği konusunda olumlu kanaatin oluştuğu anlaşılmakla sanık hakkında erteleme hükümlerinin uygulanmasında ve yine sanığın yaşı dikkate alındığında hükmolunacak cezanın geleceği üzerindeki etkileri karşısında 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin birinci fıkrası gereği takdirî indirim sebebi uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediğinden, hükümde bu yönleriyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

B. Sanık Müdafiinin Temyiz Sebebi ile Katılan Vekilinin Haksız Tahrike İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden
Her ne kadar sanık müdafii sanığın eylemini, 5237 sayılı Kanun’un 25 … maddesinin ikinci fıkrası kapsamında zorunluluk hâli altında gerçekleştirdiğini öne sürmüş ise de mezkûr hükmün; “Gerek kendisine gerek başkasına ait bir hakka yönelik olup, bilerek neden olmadığı ve başka suretle korunmak olanağı bulunmayan ağır ve muhakkak bir tehlikeden kurtulmak veya başkasını kurtarmak zorunluluğu ile ve tehlikenin ağırlığı ile konu ve kullanılan vasıta arasında orantı bulunmak koşulu ile işlenen fiillerden dolayı faile ceza verilmez.
” şeklinde kaleme alındığı, zorunluluk hâlinin varlığı için ağır ve muhakkak tehlike ile işlenen fiil arasında eş zamanlılığın gerekli olduğu, sanığın eylemine sebep olan fiilin ise suç tarihinden yaklaşık bir ay önce gerçekleştiği, bu itibarla katılanın bu eyleminin ancak haksız tahrik kapsamında değerlendirilebileceği, nitekim Mahkemece de bu yönde tespit ve uygulama yapıldığı, sanık hakkında kurulan hükümde haksız tahrik indirimi uygulanmasında ve tatbik olunan indirim oranında bir isabetsizlik görülmediğinden, hükümde bu yönleriyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Konya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 06.10.2021 tarihli ve 2021/1323 Esas, 2021/1633 Karar sayılı kararında katılan vekili ve sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden aynı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Aksaray 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Konya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

13.03.2023 tarihinde karar verildi.