Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2022/8796 E. 2023/3656 K. 29.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/8796
KARAR NO : 2023/3656
KARAR TARİHİ : 29.05.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi

Sanık hakkında bozma üzerine verilen kararın; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 … maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 … maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. … 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 05.11.2014 tarihli ve 2014/345 Esas, 2014/387 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında eşini kasten öldürmeye teşebbüs suçundan açılan kamu davasının yapılan yargılaması

neticesinde, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 32 nci maddesinin birinci fıkrası ve 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına hükmedilerek 5237 sayılı Kanun’un 57 nci maddesinin birinci fıkrası gereği akıl hastalarına özgü güvenlik tedbiri uygulanmasına karar verilmiştir.

2. … 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 05.11.2014 tarihli ve 2014/345 Esas, 2014/387 Karar sayılı kararının şikâyetçi vekili ve sanık müdafii tarafından temyizi üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesinin, 18.10.2016 tarihli ve 2016/3485 Esas, 2016/3619 Karar sayılı ilâmıyla;
“Sanık … hakkında eşi olan mağdure …’i nitelikli öldürmeye teşebbüs suçundan açılan kamu davasında 6284 sayılı Yasa’nın 2/1-d ve 20/2 maddeleri uyarınca Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının bu suçun zarar göreni olduğu, bu sıfatının gereği olarak CMK’nin 233 ve 234. maddeleri gereğince kovuşturma evresinde sahip olduğu davaya katılma ve öteki haklarını kullanabilmesi için duruşmadan haberdar edilmesi gerektiği halde, usulen dava ve duruşmalar bildirilmeden, davaya katılma ve CMUK’un mağdur … katılanlar için öngördüğü haklardan yararlanma olanağı sağlanmadan yargılamaya devam edilerek yazılı biçimde hüküm kurulması,”
Nedeniyle, diğer yönleri incelenmeksizin bozulmasına karar verilmiştir.

3. … 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 20.06.2017 tarihli ve 2016/394 Esas, 2017/204 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında eşini kasten öldürmeye teşebbüs suçundan açılan kamu davasının yapılan yargılaması neticesinde, 5237 sayılı Kanun’un 32 nci maddesinin birinci fıkrası ve 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına hükmedilerek 5237 sayılı Kanun’un 57 nci maddesinin birinci fıkrası gereği akıl hastalarına özgü güvenlik tedbiri uygulanmasına karar verilmiştir.

4. … 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 20.06.2017 tarihli ve 2016/394 Esas, 2017/204 Karar sayılı kararının katılan vekili ve sanık müdafii tarafından temyizi üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesinin, 24.09.2018 tarihli ve 2018/2821 Esas, 2018/3620 Karar sayılı ilâmıyla;
“a) Sanığın cezai sorumluluğunun tespiti için Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Gözlem İhtisas Dairesine sevk edilerek gözlem altına alınmasından sonra, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 4. İhtisas Kurulundan rapor alınması gerektiği düşünülmeden eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
b) Vekille temsil edilen katılan … lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,”
Nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.

5. … 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 21.04.2021 tarihli ve 2018/439 Esas, 2021/243 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında eşini kasten öldürmeye teşebbüs suçundan açılan kamu davasının yapılan yargılaması neticesinde, 5237 sayılı Kanun’un 32 nci maddesinin birinci fıkrası ve 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına hükmedilerek 5237 sayılı Kanun’un 57 nci maddesinin birinci fıkrası gereği akıl hastalarına özgü güvenlik tedbiri uygulanmasına, katılan Kurum lehine vekâlet ücreti ödenmesine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin süre tutum dilekçesi sunmakla yetindiği, gerekçeli kararın tarafına usûlüne uygun şekilde tebliğine rağmen gerekçeli temyiz dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Resmî nüfus kayıtlarına göre suç tarihinde evli olduğu eşini bıçakla yaralayan sanığın, Adlî Tıp Kurumu 4. İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen rapor uyarınca cezai ehliyetinin bulunmadığı kabul edilerek ceza verilmesine yer olmadığına karar verildiği anlaşılmıştır.

2. Sanığın kısmen ikrar içeren savunmaları ile mağdur beyanları dava dosyasında mevcuttur.

3. Sanığın eylemi neticesinde mağdurda meydana gelen yaralanmaya ilişkin olarak; Adlî Tıp Kurumu Başkanlığı … Adlî Tıp Şube Müdürlüğünce tanzim olunan, 20.06.2014 tarihli adlî muayene raporunda, mağdurun yüzünde sabit ize neden olacak şekilde yaralandığı tespit edilmiştir.

4. Sanığın ceza sorumluluğunun tespiti yönünden Adlî Tıp Kurumu 4. İhtisas Kurulu tarafından tanzim olunan, 08.03.2021 tarihli adlî muayene raporu ile sanığa psikotik bozukluk tanısı konularak ve “sanığın mezkûr suçu işlediği sırada fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını anlama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğini ortadan kaldıracak derecedeki bu akıl hastalığının etkisi altında olduğunun anlaşıldığı, bu duruma göre; bu duruma göre …’in 01.05.2013 tarihinde sanığı bulunduğu suça karşı cezai sorumluluğunun olmadığı, ilgili kanun maddesi gereğince hakkında akıl hastalarına özgü koruma ve güvenlik tedbirlerinin tatbikinin uygun olduğu oy birliği ile mütalaa olunur.” şeklinde görüş bildirildiği anlaşılmıştır.

5. Mahkemece, Hukukî Süreç başlığı altında (4) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmına uyulmasına karar verilerek gereğinin yerine getirildiği tespit edilmiştir.

IV. GEREKÇE
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, cezai ehliyeti bulunmadığı anlaşılan sanık hakkında koruma ve güvenlik tedbirlerinin yasal bağlamda belirlendiği anlaşıldığından, sanık müdafiinin temyiz istemi yerinde görülmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle … 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 21.04.2021 tarihli ve 2018/439 Esas, 2021/243 Karar sayılı kararında sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanık müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

29.05.2023 tarihinde karar verildi.