Yargıtay Kararı 1. Ceza Dairesi 2022/8574 E. 2023/3740 K. 31.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 1. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/8574
KARAR NO : 2023/3740
KARAR TARİHİ : 31.05.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇLAR : Kasten öldürmeye teşebbüs, 6136 sayılı Kanun’a muhalefet
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet, beraat

Sanık … müdafiinin, kanunî süresi içinde temyiz talebini öne sürdükten sonra, sanığın 30.03.2023 tarihli beyanıyla temyiz isteminden vazgeçtiğini bildirdiği anlaşılmıştır.

İlk Derece Mahkemesince verilen hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararların; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 … maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 … maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. … 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 10.02.2022 tarihli ve 2021/643 Esas, 2022/57 Karar sayılı kararı ile;
a) Sanık … hakkında kasten öldürmeye teşebbüs suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 81 … maddesinin birinci fıkrası, 35 … maddesinin ikinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 58 … maddesinin altıncı fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 10 yıl 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine,
b) Sanık … hakkında kasten öldürmeye teşebbüs suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 81 … maddesinin birinci fıkrası, 35 … maddesinin ikinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 10 yıl 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,
c) Sanık … hakkında 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçundan, 6136 sayılı Kanun’un 13 üncü maddesinin birinci fıkrası, 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 10 ay hapis ve 500 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına, karar verilmiştir.

2. … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 09.05.2022 tarihli ve 2022/802 Esas, 2022/1200 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanıklar müdafiilerinin istinaf başvurularının kabulüne karar verilerek 5271 sayılı Kanun’un 280 … maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca duruşmalı yapılan inceleme neticesinde aynı Kanun’un 280 … maddesinin ikinci fıkrası uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile;
a) Sanık … hakkında kasten öldürmeye teşebbüs suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 81 … maddesinin birinci fıkrası, 35 … maddesinin ikinci fıkrası, 29 uncu maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 58 … maddesinin altıncı fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 8 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine,
b) Sanık … hakkında kasten öldürmeye teşebbüs suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraatine,
c) Sanık … hakkında 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraatine, karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Katılan … Vekilinin Temyiz Sebebi
Sanık … hakkında mahkûmiyet kararı verilmesi gerektiğine, sanık … hakkında haksız tahrik indirimi uygulanmaması gerektiğine, suç vasfına,

B. Sanık … Müdafiinin Temyiz Sebepleri
Vekâlet ücreti istemine,
İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1. Sanıklardan Nailcan’ın diğer sanık …’in oğlu olduğu ve katılan … ile aynı köyde yaşadıkları, sanık …’ın katılan …’nın evli olan kız kardeşi E.Y. ile gayri meşru ilişki yaşadığı, yaşadıkları bu ilişki sırasında …’ın E.Y.’den 23 adet altın ödünç aldığı, E.Y.’nin eşinin bu olaydan haberdar olmasından sonra, E.Y.’nin eşinden ayrıldığı ve çocuklarıyla yaşamaya devam ettiği, bu olaylardan sonradan haberdar olan İsa’nın kız kardeşinin sanığa vermiş olduğu altınları istediği, bu sebeple sanık … ile katılan … arasında gerek yaşanan bu gayri meşru ilişki, gerekse de iade edilmeyen altınlardan dolayı husumet oluştuğu, bu kapsamda dosya arasına alınan kayıtlardan anlaşılacağı üzere tarafların zaman zaman sürtüşme yaşadıkları, birbirlerini adliyeye yansıyacak şekilde şikayet ettikleri, olay tarihinde de, sanıklar … ve …’in ilk önce katılan …’yı sanayide gördükleri, daha sonra gece 22.30 sularında katılan …’nın köy yolunda kendi aracıyla giderken sol tarafta …’ın kullandığı aracın, ileride de sanık …’e ait aracın bulunduğu, …’nın aracı …’ın aracının yanından geçerken silahla araca doğru sol taraftan ateş edilmeye başlandığı, katılan aracıyla kaçarken kısa bir kesintiden sonra katılanın içinde bulunduğu araca tekrar ateş edildiği, daha sonra İsa’nın vurulduğunu anlayarak şartları zorlayarak evine kadar aracıyla gittiği, aracına karşı yapılan silahlı saldırı sonucu İsa’nın boyun kısmından ve sol sırt bölgesinden vurularak yaralandığı, katılan hakkında düzenlenen 20.09.2021 tarihli … Adli Tıp Şube Müdürlüğü raporunda katılanda ki yaralanmanın, basit bir tıbbi müdahale ile giderilemez, akciğer kontüzyonu nedeniyle kişinin yaşamını tehlikeye sokacak nitelikte, vücudundaki kemik kırıklarının ise hayat fonksiyonlarına etkisinin 5. derecede ağır şekilde yaralanmış olduğu belirlenmiştir.

2. Sanık …, üzerine atılı suçlamayı haksız tahrik altında işlediğini kabul etmiş, sanık … üzerine atılı suçlamayı inkar etmiştir.

3. Katılan …’nın beyanları dava dosyasında bulunmaktadır.

4. Tanık beyanları dava dosyasında bulunmaktadır.

5. Mağdurda meydana gelen yaralanmaya ilişkin olarak Adli Tıp Kurumu Başkanlığı … Adli Tıp Şube Müdürlüğü tarafından tanzim olunan 20.09.2021 tarihli rapora göre; ” Kişinin yaralanmasının, hayati tehlikeye ve 5. derece kemik kırığına neden olduğu

Görüşünü içeren adlî muayene raporu dava dosyasında bulunmaktadır.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
Bölge Adliye Mahkemesince yapılan istinaf incelemesinde, suç vasfı ve olayın gelişim süreci aynı kabul edilmekle; sanık … hakkında olay öncesi katılan tarafından tehdit edilmesi nedeniyle haksız tahrik indiriminin yapılması ve sanık … hakkında her türlü şüpheden uzak, somut, kesin ve inandırıcı deliller elde edilemediğinden beraatine karar verilmesi gerekçeleriyle İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlerin kaldırılmasına karar verildiği belirlenmiştir.

IV. GEREKÇE
A. Katılan … Vekilinin Sanık … Hakkında Mahkûmiyet Kararı Verilmesi ve Suç Vasfına Yönelik Temyiz Sebepleri Yönünden,
İleri sürülen iddia ve savunmaların toplanan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık … tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, alınan raporların yeterli ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, sanığın öldürme kararını ne zaman aldığının ve belli bir hazırlıkla eylemlerini gerçekleştirdiğinin kesin olarak saptanamadığı, oluşan şüpheli durumun sanık aleyhine yorumlanamayacağı, bu itibarla tasarlamanın koşullarının bulunmadığı, sanık … hakkında mahkûmiyetine yeter her türlü şüpheden uzak, somut kesin ve inandırıcı deliller elde edilemediği, anlaşıldığından anılan temyiz sebeplerinin incelenmesinde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

B. Katılan … Vekilinin Haksız Tahrike Yönelik Temyiz Sebepleri Yönünden,
Sanık …’ın aşamalarda farklılık gösteren, mahkemenin oluş kabulüyle uyumlu olmayan ve cezadan kurtulmaya yönelik somut deliller ile desteklenmeyen soyut beyanlarına itibar edilmeyerek, sanık hakkında haksız tahrik indirimi yapılmaksızın hüküm kurulması yerine yazılı şekilde indirim yapılarak eksik ceza tayin edilmesi nedeniyle, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmuştur.

C. Sanık … Müdafiinin Temyiz Sebebi Yönünden,
Beraat eden sanık lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi hukuka aykırı bulunmuş ise de; söz konusu hukuka aykırılık Yargıtay tarafından giderilmiştir.

V. KARAR
A. Sanık … Müdafiinin Temyiz İstemi Yönünden,
Sanığın temyiz isteminden vazgeçtiğini bildirdiği ve temyiz davasının istek şartına bağlı olduğu anlaşılmakla, 5271 sayılı Kanun’un 266 ncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminden vazgeçme nedeniyle dava dosyasının, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle İNCELENMEKSİZİN İADESİNE,

B) Sanık … Hakkında Kasten Öldürmeye Teşebbüs ve 6136 Sayılı Kanun’a Muhalefet Suçları Yönünden,
Gerekçe bölümünde yer alan (B) paragrafında açıklanan nedenle sanık … müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 09.05.2022 tarihli ve 2022/802 Esas, 2022/1200 Karar sayılı kararının, 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 303 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği hükmün mahsus yerine; “beraat eden sanık … lehine 10.250 TL maktu vekalet ücretinin hazineden alınarak sanık …’e ödenmesine” ibaresinin eklenmesi suretiyle, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKÜMLERİN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

C) Sanık … Hakkında Kasten Öldürmeye Teşebbüs Suçu Yönünden,
Gerekçe bölümünün (B) numaralı bendinde açıklanan nedenle katılan vekilinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 09.05.2022 tarihli ve 2022/802 Esas, 2022/1200 Karar sayılı kararının haksız tahrik yönünden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi uyarınca … Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
31.05.2023 tarihinde karar verildi.